- 9517 Okunma
- 31 Yorum
- 0 Beğeni
ÜÇ SİLAHŞÖRLER – ATHOS, PORTHOS, ARAMIS
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, eski dünya karalarının birbirlerine en çok yaklaştığı noktada bulunan Türkiye’de, üç erkek yaşarmış: Athos Tacettin, Porthos Secaattin ve Aramis Bedri.
Bu üç erkek, birbirlerinden habersiz, kendi dünyalarında yaşar, giderlermiş.
Athos Tacettin, ülkenin savunmasını üstlenmiş bir kurumda görev yapmaktaymış. Kurumda görevli üst rütbeli komutanlar ve onların eşleri, Athos Tacettin’in çalışmasından çok memnunlarmış. Hatta o kadar memnunlarmış ki komutanların eşleri, misafirlerini bile ona ağırlattırırlarmış. Athos Tacettin de misafirleri layığı ile ağırlayabilmek için, ellerini yakmak pahasına, ocaktan yeni inmiş hamura bile ellerini daldırırmış, korkusuzca.
Porthos Secaattin ise doğduğu günden beri isyankar bir ruha sahipmiş. Hatta doğumu sırasında: “ Bu ebeyi istemem, başka ebe çağırın “ diye isyan ettiği için, annesinin başına epey bir dert açmış. Büyüdükçe, içindeki isyan duygusu da büyümüş. Babasının, evi yönetimini eleştirmiş. Köy muhtarını, görevinden uzaklaştırıp kendisini seçtirmeye çalışmış. İsyanları yüzünden, sık sık, falakaya yatırılmış ve dayak yemiş, köy meydanında.
Annesinin tüm yalvarmalarına rağmen, ülke yönetimine de isyan edince, tutuklanıp zindana atılmış.
Aramis Bedri, Orta Karadeniz’in iç kesimlerinde yer alan Amasya’da dünyaya gelmiş, soğuk bir Ekim gününde. Çocukluğu, kuşları incelemekle geçmiş. Nasıl uçtuklarını araştırırmış, gün boyu. En büyük merakı; uçmakmış. Eve getirdiği kuşlar yüzünden sürekli dayak yermiş, annesinden. Annesi ve babası, ne yaptılarsa vazgeçirememişler, Aramis Bedri’yi ve ülke savunmasının Havacılar gurubuna girerek, hayata atılmış.
Bu birbirinden habersiz yaşayan üç erkeğin yollarının, nasıl kesiştiğine dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır.
Bir rivayete göre; memleketlerine haber göndermek için uçurdukları güvercinlerin, düşmeleri sonucu tanıştıkları söylenmektedir. Kulaktan kulağa aktarılan tanışma hikayeleri ise aynen şöyledir:
Athos Tacettin, komşu şehirde yaşayan Leyla’ya aşkını ilan etmeye karar verir. Haberci güvercinlerin en besilisini, sağlıklısını seçer. Leyla’ya yazdığı aşk mektubunu, güvercinin boynuna asar.
Aynı saatlerde, Porthos Secaattin’in de kendisi gibi düzene isyan eden arkadaşlarına, çok önemli bir haber göndermesi gerekir. O da aynı Athos gibi, bir güvercin seçer ve bildiriyi güvercinin boynuna asar.
Aramis Bedri’nin güvercin uçurtmakta ki amacı ise hiç değişmemiştir: Nasıl uçuyorlar? Sorusuna yanıt arıyordur, hala.
Birbirlerinden habersiz, aynı korunun farklı uçlarındadırlar ve aynı anda uçururlar, güvercinlerini. Ancak onlardan başka biri daha vardır, koruda: Dartanyan Habib.
Dartanyan Habib, uzun bir süredir, haberci güvercinlerin boyunlarındaki notları toplamaktadır. Güvercin Defteri adı altında ki etkinliği için bu notlara ihtiyacı vardır. Dartanyan Habib, önce kuşların düşmelerini sağlamakta sonra da sahiplerini, etkinliğinde görev almaları için, kandırmaktadır.
O gün, koruda bulunmasının amacı da bu dur: Güvercin düşürmek.
Aynı anda üç güvercinin havalandığını gören Dartanyan Habib, hemen harekete geçer. Elindeki sapanla, kuşları incitmemeye özen göstererek, üç-beş taş fırlatır, ard arda. Bir anda panikleyen güvercinler, neye uğradıklarını şaşırırlar ve birbirlerine çarparak düşmeye başlarlar.
Güvercinlerinin düşmekte olduğunu gören Athos Tacettin, Porthos Secaattin ve Aramis Bedri, ok gibi yerlerinden fırlarlar. Tam güvercinlerin düştükleri noktaya gelmişlerdir ki Athos Tacettin’in ayağı kayar. Dengesini sağlayabilmek için ellerini havaya kaldırır. Onun bu hareketini yanlış anlayan Porthos Secaattin, kendisine vuracağını düşünerek, elinin içi ile Athos’un eline vurur. “Çak” diye kuvvetli bir ses çıkar. Daha sonraki günlerde, çok iyi dost olacak olan bu iki yürekli erkek arasında, sürekli tekrarlanan bir hareket olacaktır bu.
“ Çak “
“ Çaktım “
Güvercinlerinin yerde yattığını gören üçlü, sözlü atışmaya başlarlar. O kadar dalmışlardır ki kendilerini seyretmekte olan Dartanyan Habib’i fark etmezler. Onları bu keyifli atışmalarını dinleyen Dartanyan Habib, üç mücevher bulduğunun farkındadır. İlerleyen zamanlarda, Güvercin Defteri’nin vazgeçilmez üyeleri olacaklarını anlamıştır.
Hemen yanlarına gider, kendisini tanıtır. Güvercin Defteri, üyeleri ve yaptıkları ile ilgili uzun uzadıya bilgiler verir. Saatler süren sohbetin ardından, el sıkışıp anlaşan dört kafadar, ileride Edebiyat Defteri olarak nam salacak etkinliğin, ayrılmaz dörtlüsü olurlar.
Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine.
Eser Akpınar
21.03.2011
İzmir.
YORUMLAR
Eser Akpınar
Saygılar.
Yazımı okuyarak, görüşe değer bulan ve değer katan tüm dostlarıma çok teşekkür ediyorum. Vınn'ın azizliğne uğrayarak, görüşlerinizi yanıtsız bıraktığım için; özür diliyorum. Bu konuda bana yardımcı olan Aysel Aksümer'e şükranlarımı gönderiyorum. Yazımı, güne değer bulan Seçki Kurulu'na saygılarımı gönderiyorum.
Sevgiler, saygılar.
Günün yazısını ve değerli yazarını kutluyorum...
:)) bu güvercinleri ben de tanıma şansına sahip oldum iyi ki yolları çakışmış ve gökyüzünde başlayan sefer
bir defter sayfası arasında yepyeni maceralarla yazılmaya devam etmiş...
bu masal burada bitmez.bitmesin de... kerevetine çıkalım ama oradan
izlemeye devam edlim bu muhteşem dörtlü eminim bu kadarla kalmayacak yolları bahtları açık olsun
tanımak kalemi ve bu muhteşem dörtlüyü onur verdi saygım ve sevgimle daima...
Merhabalar
Eser Hanım teknik imkansızlıklar nedeniyle siteye giremediğini belirterek, Seçki Kurulu'na ve yorumlarıyla yazısına değer katan bütün dostlara teşekkür ettiğini iletmemi istedi.
Ben de sevgili arkadaşımın güzel yazısını kutluyor, başarılarının devamını diliyorum.
Sevgi ve saygılarımla...
portüs ve aremisin yüzünden ben şövalyeliği bırakıp robin hooda katıldım.....tek amacımız kralı yenip bunların ünvanlarını fesetmek.... kurguda yazıda mükemmeldi....saygılar
Toynak
iyide eşeğe tersinden kim oturacak ben binmem vallahi:)))
Harika bir mizah, gülmekten azımı kapatamadım okuduğum sürece.
Başlığı görünce orijinal kitapla ilgili bir yorum zannettim.Okumaya başlayınca sitemizin değerli arkadaşlarımızı güzel anlatımınızla yazdığınızı beğenerek okudum.Tebrikler, çok başarılı bir anlatım, sizi okumayı seviyorum, selamlar.
Eser Akpınar
Saygılar, selamlar.
Masalların içindeki gerçeklik payı daha da güzelleştirir o masalları.
Dört arslan yürekli edebiyat cengaverlerinin kaleminizle can bulan ve gülümseten macerası keyif verdi sabahıma.
Tebrikler
Eser Akpınar
Sevgiler, selamlar.
Güzeldi...
Yaşananlarda güzeldi,yazınız da(usta kalemden de bu beklenirdi)
Eser Akpınar
Saygılar, selamlar.
Uzun zamandır bu kadar kendimi kaybetmemiştim gülerken. Teşekkürler Üç Silahşör ve Sevgili Eser.
O uzun geceden beri hala çok heyecanlıyım. Dokuz sekizlik atıyor kalbim derler ya hah işte tam o halde.
Tanışmaktan memnun olmakla birlikte, aynı kulvarda yürümekten dolayı gurur duydum. Selamlarımla...
Eser Akpınar
Yazmak, tarifi anlatılmaz güzellikte bir olay. Siz, bu güzelliğe bir amaç eklediniz.
Tekrar ve tekrar teşekkür ediyorum.
Sevgiler, selamlar.
Bu güzel masala ilavemdir ;
Athos,Pathos, Aramis in kavga eder gibi sohbetlerini bir amazon uzaktan hayranlıkla seyretmektedir.
Onu fark eden üçlü yanlarına çağırırlar.
Pathos:
"Gel aramıza katıl. Ancak 'çak' larımıza katlanacaksın" der.
Kendinden emin amazon:
"Denemek isterim"
Patos öyle bir 'çak' yaparki, amazon kolunun koptuğunu sanar. Yere düşmesini de Aramis son anda tutarak önler. Nerdeyse amazondan ESER kalmıyacaktır.
Athosun bu 'Çak' ma işine canı çok sıkılmış ve 'çak' mayı yasaklamıştır.
" Aramıza bir kraliçe katıldı. Bundan sonra üçümüzde kraliçenin emrindeyiz. Alexandre Dumas'a tez haber salın "ÜÇ SİLAHŞORLER KRALİÇENİN HİZMETİNDE" diye bir roman yazsın der...
Edebiyat tarihçilerine göre o romanın Athos un talimatıyla yazıldığı söylenir.
Eser Hanım;
Selam, Saygı ,minnet...
Müthiş bir kurgu....
Eser Akpınar
Şaka bir yana, gönüllerinizin yüceliğine teşekkür ediyorum Bedri Bey. Sizleri tanımış olmak, büyük ayrıcalık. İyi ki varsınız.
Saygılar, selamlar.
Müthiş bir yazıydı Eser Hanım. Bugüne kadar pek çok güzel yazınızı okudum ve takdir ettim. Ama bu çok daha farklı ve daha bir güzeldi. Kurgusuyla, anlatımıyla, güzel Türkçe'mize her zaman gösterdiğiniz büyük özenle nefisti. Habib Bey, Tacettin Bey, Toynak, Bedri Bey ve tabiki de siz bu siteye güç ve edebiyat zenginliği katıyorsunuz. İyi ki varsınız ve buradayım. Tebrikler. Sevgilerimle..
Eser Akpınar
Tekrar teşekkür ediyorum. Sevgiler, selamlar.
karın kaslarım ağırıyor...diyaframımda zedelenme varmış sağ yanımda da çürükler bereler mevcut..Mahkemeye verip tazminat davası açmayı düşünüyorum.Adamın eli yaba gibi vurduğu yeri çökertiyor.Bedri abiden zarar gelmez ama diğerini bertaraf etmek gerekiyor:)))
önemli olan paylaşımdı...Bir bardak çayı bir paket sigarayı yada bir kadeh rakıyı...Ve gülüşü..sevgiyi...yaşamı paylaşmak...İnsan olmanın erdemine ulaşmak için özel bir çaba gerekmez içten bir gülümseme yeter diye düşnüyorum..Biz aslında bunu yapıyoruz..
Dartanyan'a dikkat masum güvercinlerin kanına girmiş:)))ama bu troykanın içinde beşinci olarak siz geldiniz...Tacettin ;yok olmaz falan dediyse de biz bedri ağabeyle oy çokluğuyla kabul ettik...Aramıza hoş geldiniz son amazon:))))tacettin çatlasın...
teşekkürler... bitmesin dediğimiz bir gündü,
yeni güzel birlikteliklerde buluşmak umuduyla...Borcumu taksitlendirme şansım var mı:)))
Eser Akpınar
Sizler, çok özel insanlarsınız ve sizi tanımak; çok farklı bir zenginlik ve gurur benim için. Çok teşekkür ediyorum, dostluğunuz için.
Bir yazı borçlu olduğunuzu hatırluyorum? 18 Şubat'la ilgili....:-))))
Sevgiler, selamlar.
:))))
:))))))
gülmem geçtiği vakit tekrar gelirim
tek kelime ile harikasınız
sevgilerimle
Eser Akpınar
Teşekkür ediyorum Gülhun Hanım. Sevgilerimle.
Sevgili Esr, gecenin bu saatinde gülmekten kırdın beni ya allah da seni güldürsün emi. Bir yazı ancak bu kadar güzel yazılabilirdi.
Kutluyorum.
Sevgimle...
Eser Akpınar
Teşekkür ediyorum, arkadaşım. Sevgiler, selamlar.
:)))) İlahî Eser Hanım, üç silahşörler ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi.
Athos Tacettin, Porthos Secaattin ve Aramis Bedri. Hepsi de uymuş yani :)))
Peki, Porthos Secaattin, Athos Tacettin'e "çak" yapınca, Athos Tacettin'in yanan eli acımamış mı?
Zavallım, bence çok canı yanmıştır.
Zira Porthos Secaattin'in "çak" yaparken harcadığı kuvveti düşünüyorum da :)))
Aramis Bedri de, bu ikili arasında kalmamak için, nasıl çaba harcıyordur kimbilir:)
Bu saatte beni güldürdün arkadaşım, Allah da seni güldürsün. Aklıma geldikçe de güleceğim.
En büyük kazanç sanırım sevgili Habib'in olmuş. Üç tane pırlanta yürek kazanmış. Hoş; üç silahşörler de, Habib sayesinde defterde şöhret oldular.
Sevgimle arkadaşım. Gülmekten daha fazla yazamayacağım:)))
Sevgi Salman tarafından 3/22/2011 12:14:00 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sevgi Salman tarafından 3/22/2011 12:14:19 AM zamanında düzenlenmiştir.
Eser Akpınar
Bazen düşünüyorum: Ne kadar zengin bir insanım. Sizler gibi güzel dostlara sahip olduğum için.
Çok teşekkür ediyorum, arkadaşım. Sevgimle...
Emine UYSAL (EMİNE45)
Ben, beni dinleyecek, bazan güldürecek, ağladığımda gözyaşımı silecek böylesi güzel dostlar istiyorum. Onlardan burada bol bol var.
hepinize kucak dolusu sevgimle...
Nefesimi tutarak okudum... Gülümsemek güzel bir dinlenme aracı...
Gülümsettiniz aynı zamanda yazan ve yazdıranların dünyasında minik bir keşfe çıkarıdnız...
Teşekkürler...
Eser Akpınar
Sevgiler, selamlar.