- 947 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Gençler
Geçen hafta liseden arkadaşım Murat ile karşılaştım. Aradan tam 35 yıl geçmişti; tanımakta hayli zorlandım. Çünkü lisede okurken saçları kıvırcık ve simsiyahtı. Şimdi ise o kıvırcık saçların yerinde güneşten, soğuk havadan kavrulmuş bir deri kalmıştı. Ben de ise fazla değişiklik olmamıştı. Neredeyse kilom aynı, saçlarım halen o gün ki gibi kumral. Fazla bir değişiklik olmadığından beni eski arkadaşlarımdan kim görse tanımakta fazla güçlük çekmiyordu. Geçmişten yani lise yıllarından biraz bahsettikten sonra;
-Ee… Murat şimdi neler yapıyorsun? Nerede çalışıyorsun? Ev bark var mı?
- Bir devlet dairesinde çalışıyorum. Emekliliğim geldi geçiyor ama çocukların okul durumundan işe devam ediyorum. Kooperatiften uzun yıllar sürse de bir ev sahibi oldum. Çok şükür kira derdim yok.
-Kaç çocuk var?
-Üç çocuk, iki kız bir oğlan. Kızımın biri Eğitim Fakültesi Türkçe Bölümü’nü bitirdi. Amasya’nın Göynücek ilçesinde Türkçe öğretmeni olarak çalışıyor. İkinci kızım Gazi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi son sınıfında okuyor. Üçüncüsü (oğlum) O da Ziraat Fakültesi ikinci sınıfta okuyor.
-Maşallah, hepsini okutmuşsun.
-Çok şükür okutmaya çalışıyorum.
-Dersleri nasıl? Kızım normal okuyor.
-Ya oğlunuz?
-Sorma oğlum Ziraat Fakültesinin yanı sıra birde Açık Üniversiteye kayıt yaptırmış. İki okulu bir arada götürüyor. Yani “Çift Anadal “ yapıyor.
-İki Üniversiteyi birden aynı anda okumakta zorlanmıyor mu?
-Ziraat Fakültesinin derslerinde bir hayli zorlanıyor ama Açık Üniversitesinin derslerinde çok başarılı.
-Hangi bölüm?
-Teknoloji Mühendisliği!
-Bu Üniversiteye nasıl giriliyor?
-İmtihansız, isteyen yazılıyor. Gençlerin %98’i bu bölümde birinci veya ikinci okul olarak okuyor. Başarı oranı %100
-Hangi dersler okutuluyor.
-1)Bilgisayar-Facebook-Chat 2)Cep Telefonu-Mesaj.
Bu Bölümde okuyan öğrenciler çok gayretli! Evden çıkarken telefonla konuşma dersine bir başlıyor, gideceği yere kadar aralıksız konuşuyorlar. Yanında kadın-kız, çoluk çocuk, yaşlı, hasta demeden sesli bir şekilde ders çalışıyorlar! Bazıları da mesaj dersine çalışıyor. Hem de nasıl, hiç telefona bakmadan hem yazıyor hem de okuyor!
-Allah zihin açıklığı versin.
-Âmin; ama çalıştıkları dersin yaydığı radyasyondan akıl zihin kalırsa.
Akşam eve gelince de Facebook dersine sabaha kadar çalışıyor! Böyle olunca da gündüz bölümünde okuduğu üniversite derslerinde zorlanıyor. Alttan dersleri biriktire biriktire okuluna devam ediyor.
-Eee çocukları hep ben anlattım. Senin kaç çocuğun var? Neler yapıyorlar?
-İki tane. Birisi mezun oldu; bir kamu kuruluşunda muhasebeci olarak çalışıyor. Küçük olan oğlumda senin oğlan gibi iki üniversitede birden okuyor. Birincisi Kamu Yönetimi Bölümü, ikincisi Açık Üniversite Teknoloji Mühendisliği! İkincisinde başarı %100 ancak birincisinde yani Kamu Yönetimi’nde alttan biriktirdiği derslerden üstteki derslere sıra gelmiyor.
İşte gençliğin hali böyle…
YORUMLAR
Benim düşündüklerimi aynen yazmışsınız,Bu konuyu yazdığınız için teşekkür ederim.Hakikaten günümüz gençliğinin,zamanlarını bu konularda harcamaları,içler acısı,Aile içi eğitimimizi ve Devletimizin Genel Eğitim politikalarını bu konular üzerinde yoğunlaştırmalarını diliyoruz