- 6411 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Türk Gençliğinin Atatürk'e Cevabı
"Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi"ni bilmeyen yoktur. Kendilerine verilen bu değer karşısında bu gençliğin de Atasına söyleyecekleri mutlaka olmalı. İşte gençliğin sesi…
Ey Atam!
Türk gençliği olarak, varlığımızın en değerli parçası olan, bağımsızlığın, cumhuriyetin ve devrimlerinin yılmaz bekçileriyiz. Bu karar, onurlu ve ilkeli irademizin göstergesidir.
Bizi hiçbir kuvvet yolumuzdan döndüremeyecektir. Bizler, bütün gücümüzü senin emanetlerinden, ulusal tarihimizden ve ruhumuzdaki Türklük onurundan alıyoruz. Senin ilkelerin doğrultusunda attığımız her adım sağlam, yaptığımız her atılım bilinçli olacaktır.
Varlığımızın ve birliğimizin esası olan bağımsızlık ve cumhuriyet; eğilmeyen başları ve bükülmeyen bilekleriyle buna sahip çıkan onurlu Türk evlatlarının elinde kuşaktan kuşağa aktarılacak, sonsuza dek yaşatılacaktır.
Bağımsızlığımıza, cumhuriyetimize ve toprak bütünlüğümüze göz diken, onları yok etmek isteyen düşmanların ve onlarla işbirliği yapan içimizdeki hainlerin, satılmışların varlığını biliyoruz. Onlara sinsi emellerini gerçekleştirme fırsatı vermeyeceğiz.
Düşman, en modern silahlarla donanmış olarak en kuvvetli ordularla üzerimize saldırsa bile, tek yumruk olmasını bilen ulusal birliğimizi bozamayacak, yenilmez Türk gücünün ve inancının zerresini sarsamayacaktır.
Bağımsızlığımızı, cumhuriyetimizi ve toprak bütünlüğümüzü korumak gerektiğinde, içinde bulunacağımız koşullar ne olursa olsun inancımızı hiç yitirmeyecek, bu uğurda can veren şehitlerimizin gittiği yoldan sapmayacağız.
Kudret ve cesaretini 5000 yıllık geçmişinden alan bu gençlik, vatan sevdasıyla yoğrulmuş damarlarındaki asil kanın varlığını bilmekte ve ona layık olabilmek için bütün engelleri aşarak her türlü güçlüğü yenmek azmindedir.
Ey Türk ulusunun ulu önderi! (Türk Gençliğinin Andı)
Her zaman, her yerde ve her koşulda, senin ilkelerinden ayrılmayacağıma, ulusumun çağdaş uygarlık doğrultusunda onurlu bir şekilde yaşayabilmesi için dilimden ve dinimden ödün vermeden elimden geleni yapacağıma, bu amaçla çok çalışacağıma, namusum ve şerefim üzerine söz verir, varlığımı Türk ulusuna adarım.
Ne mutlu “Türk’üm” diyorum.
Tahsin MELAN
Youtube sunumu:
www.youtube.com/watch?v=41YVkTdSYNc&feature=player_embedded
YORUMLAR
Bir acı gerçek var
Artık gelenekten çıkıp modernliğe değil, modernlikten çıkıp geleneğe doğru gidiyoruz. Çünkü cahilin sırtından nemalanan (sömürücüler) insancıklar çoğalıyor... Hepimizin de bildiği gibi, yllardır bu ülke ve ülke insanı de ne çektiyse, zamana, bilime, eğitime, çağdaşlığa, yenilik ve güzelliğe, açıkçası özgürlüğe tahammül edemeyen egoist politikacıların ve onların yaltakçılarının elinden çekti
Savaşların, yıkımların, baskıların, dayatmaların, kıyımların, sıkı denetimlerin, ardı arkası gelmeyen tehditlerin ve sınıflanmaların yaşandığı bir toplumda, kişi kendi öz benliğini bozmadan nasıl yaşayabilir. Kimin ne yaptığı nereye gittiği belli değil.
İnsanı aşağılamak, itmek kakmak, horlamak, özgürlüklerini yok ederek sömürmek, sömürtmek ve emperyalizme peşkeş çekmek en büyük cinayettir
Bu olaylara neden olanların, katkıda bulunanların, destek verenlerin, bu gidişata susanların da vicdanlarından ve insanlıklarından şüphe ederim. Kendi yükselen saltanatlarının forsuyla, terörist yasalarla, politikalarla, terörist yaklaşımlarla, baskılarla insanları sindirip, işsiz parasız bırakıp sonradan da kendisine muhtaç ettirip, kişiliklerini satın almaktan başka bir şey yapmıyorlar..
Hangi koşullarda olursa olsun, bir karşı duruş şart
Türkiye insanı kısa sürede toparlanıp ortak bir güç oluşturup bu kâbustan kurtulmalı. Bütün çelişkilere ve sömürülere rağmen, dostça, kardeşçe birlikte yaşamış, farklı dilden, farklı inançtan olan ülke insanı siyonist emperyalistlere pirim vermemeli...
---köle gibi yaşamak neye yarar
---direnmeli, çaba göstermeli
---özgürlük güzelliktir
---ve bilmeli insan, her güzelliğin bir bedeli var
Saygılar
Müsadenizle tarafından 3/19/2011 4:01:33 PM zamanında düzenlenmiştir.