- 780 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
DOĞRU, YANLIŞ
Yapılması gereken şeyin ne olduğunu bilmeden, yapmaya çalışılan şeyin farkında olmak mümkün müdür?
Yapılması gereken şeyi yapmalı diyenler, neden yapılması gereken hakkında en ufak bir fikir sahibi değillerdir çoğu zaman?
Peki ya doğru olan şey!
İmkânları kısıtlanmış, yoluna engeller konulmuş bir insanın; para kazanmak için yapabileceği tek şey aynı zamanda doğru olmayan bir şeyse, yine de bunu yapmamalımıdır? Çare üretilmeyen yerlerde yapılan yanlışlar, doğru diye tanımlanan şeyle kıyaslandığında, yanlışın doğru diye tanımlanıp_tanımlanmadığı belli olmayan bir keşmekeşin içerisinde, yanlışı tanımlamak ve bunu yapana yanlış yaptın demek doğrumudur? Kişisel ve toplumsal çıkarlar doğrultusunda yapılanlar kişilere fayda sağlıyor ise doğru olarak kabul edilmeli değiller midir?
Din, ahlak, anane, etik ve etnik yaklaşımlarla yapılan değerlendirmeler mi doğruyu tayin eder? Yoksa bunların göz ardı edilmesiyle, ancak doğaya ve var olana katkı sağlayan yaklaşımlar mı bu tayini gerçekleştirir?
Çok açık bir örnek: Gorki’nin meşhur Ana karakterinin kendi doğrularının aksini düşünen gençlere yardım etmesi doğrumudur? Tanrı’ya inanmayan sosyalistlerin kavgası Tanrı’ya inanan bir insanın çabası olabiliyorsa Tanrı’nın etkinliği yeterli derece değil midir? Tanrı’nın içinde olmadığı bir akım, kitleleri peşinden sürükleyebiliyor, rejimleri bozabiliyor, devletler yıkıp devletler kurabiliyor ise, doğru hangisidir? Bu akım doğru değil midir? Yoksa doğrumudur?
Kendince doğruyu yapan bir insanın, yaptığı bu doğrudan dolayı cezalandırılması, o insanın kafasında ki doğrunun aslında yanlış olduğunu gösterir mi? Yaptığı şey yanlış ise, cezalandırıldıktan sonra bu yaptığından vazgeçmesi ne kadar doğru kabul ediliyorsa, doğru yaptığı halde cezalandırıldığında o doğrudan da vazgeçmesi o boyutta kabul edilebilir olabilir mi?
Asıl mesele belli tanımlamalara ve setler arasına sıkıştırılmış doğrular ya da yanlışlar kişisel midir? Yoksa kişisel doğru ve yanlışlar genellenmelimidir? Örneğin, devlete yanlış yapmak devlete yanlış yapmamakla karşılaştırıldığın da, insan kavramı bu karşılaştırmanın neresine iliştirilebilir? İliştirildiği hangi tarafta devlete doğruyu yapmış olur? Hangi tarafta insana yanlış yapmış olur? Devlete yanlış kabul edilemiyorsa bir hukuk sisteminde, insana yanlış kabul edilebilir olabilir mi? Devlet aynı zamanda insan topluluğu ve tek başına insan değil midir?
Doğruyu tanımlayan bir hukuk sistemi, yanlışı tanımlamaktan aciz ise bu doğru nasıl kabul edilebilir?
Bayrak kutsaldır. Devletin ve o ülke insanlarının onur simgesidir. Bayrağa küfretmek etik değildir en başta ve doğru karşılanmaz. Ama doğru karşılanmayan bu hareket yanlış mıdır? Etik ve doğru olmayan bu hareket suç olarak kabul edilmeli değil midir? Suç olursa eğer bu hareket, kime ve neye göre yanlış olur? Bayrağın altında yemin edip, öpüp alnına koyduktan sonra, o bayrak altında yaşayan milyonlarca insanın ekmeğini çalıp, son model arabalar yüzünden! ergen olmayan evlatlarını otobüse bindirmeyenler mi büyük yanlıştalar? Yoksa bayrağa küfredenler mi?
Doğruyu ve yanlışı tanımlamaya kalktığımızda, lügatteki karşılıkları haricinde maalesef tek somut veri elimize geçmiyor. Doğru olmayan yanlış mıdır sorusuna cevap verebilecek tek bir aydın babayiğit ise maalesef yok ortada.
Mehmet Yücedağ