- 1468 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DİKİN UMUTLARINIZI
“ Dağdan kestiler hezenim
Bozuldu türlü düzenim
Ben bir usanmaz ozanım
Derdim vardır inilerim”
Yunus Emre
Evet derdim var dostlar. Kış, İlkbahar derken adım adım geliyor Yaz. Yine kavrulacağız, yine içimiz yanacak göğe yükselen kara dumanlarla birlikte kara haberler alacağız yurdun dört bir yanından. Televizyonlarda hep o bildik görüntüler eşliğinde aynı haberler “ Sayın Seyirciler; 200 Hektar sarıcam ormanı kül oldu. 1500 Hektar kızılçam ormanı yok oldu…” Bunun gibi onlarca haberi vicdan sahibi olan herkes gözyaşıyla izleyecek. Vicdansızlar mı? Eee zaten yakan, yok eden onlar değil mi? Onlar değil mi? Tabiatın dengesini alt üst edip bereketli toprakları bize küstüren.
Sahi yaz’a daha çok var değil mi? Bahara adım atmaya hazırlandığımız şu günlerde tavındaki toprağa bir tohum atsak, bir fidan diksek, küstürdüğümüz toprak bizimle yeniden barışır mı acaba?
Al desek bu tohum, bu fidan senin; İhmalkârlığımızdan, vurdumduymazlığımızdan, kinimizden, nefretimizden, düşmanlığımızdan, cahilliğimizden, cehaletimizden, hırs ve hasedimizden senin göğsünde yaktığımız ateşle binlerce, on binlerce, milyonlarca yok ettiğimizin yerine al kabul et desek bağışlar mı bizi acaba?
Bebemin beşiği, soframın kaşığı, kapımın eşiği ağaç. Tabiatın dengesi, hamurumun teknesi, beylerin tahtı, genç kızların bahtı ağaç. Adına şiirler yazılan, türküler söylenen, ağıtlar yakılan ağaç. Musa’ nın asası, Yunus’ un tasası ağaç. Elimde ud’um, son yolculuğumda tabutum. Benimle beşikten mezara kadar yolculuk yapan yol arkadaşım. Bu yolculukta bizleri hiç yalnız bırakmadın. Balta olduk boyunu devirdik, hızar olduk kollarını budadık, bıçak olduk gövdeni oyduk, ateş olduk yaktık. Bunca çektiklerine rağmen yine bize kızmadın bize dost oldun.
İşte bugün toprağa ve sana kendimizi affettirme günü. Seni o çok sevdiğin dostunla buluşturma günü; yeniden bebemin beşiği, soframın kaşığı olacaksın, yeniden elimde ud olup nice şarkılara güfte yazdıracaksın.
Bahanemiz yok bugün dostlar. O bize bunca nimet sunarken hiçbir şeyi bahane etmedi bir istedik beş, beş istedik beşyüz verdi. Bugün sıra bizde. Tavındaki toprakla genç fidanı buluşturma günü. İki sevdalının vuslat günü bugün. Haydi oturmayın. Boş durmak yok. Alın elinize bir fidan açın bir çukur, gömün gitsin onunla beraber umutlarınızı, yarınlarınızı, güzel dileklerinizi bereketli toprağın bağrına. Doğacak bebenin nasibine, gelinlik kızın kısmetine can suyu verin avuçlarınızda. Her birine bir isim verin; sevdikleriniz, çocuklarınızın, yolunu beklediklerinizin. Umutla büyütün, miras kalmış gibi değil, çocuklarımızdan emanet almış gibi dikin umutlarınızı gitsin.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.