- 1249 Okunma
- 3 Yorum
- 1 Beğeni
Sustu Koca Şehir
Sustu koca şehir…
Ne vakit sessiz harflerle konuşur olsan, bu şehir karanlıklara gömülüyor. İklimler değişiyor, gece ve gündüz yok oluyor…
Suskunluğun, zamanı tek bir renk haline dönüştürüyor… Bu kent o andan itibaren kara diye tarif ediliyor ve an kara oluyor, kış güneşinin yalancı sıcaklığında…
Attığın her adımın sesi yankılanıyor kör sokaklarda. Ne yana baksam sensiz rüzgarlar esiyor, avuçlarım terliyor senin yok olman korkusuyla…
Çocuğunu kaybetmiş anne,baba telaşıyla sağa sola koşturuyorum. Ben seni ararken, sen kim bilir hangi şehirlerden geçiyorsun ve bir damla gözyaşı bırakıyorsun, can alıcı düşlerinden kalma…
Düşlerin düşüyor aklıma. Dünün namlusunda saklı sızılar vuruyor sol yanımı. Sensiz harflerin koynunda uyanıyorum. Sesli harflerle soluyorum zamanı…
Sigaramın dumanını dağıtıyor sessizlik, ritmi bozuk adımlarla yol alıyorum. Kül rengi izler bırakmışsın ardında ve ben ne kadar yaklaşırsam sana; o kadar yok oluyor her şey.
Dünlerinin kırgınlığı vuruyor sahillere. Sen kaçtıkça depremler oluşuyor yüreğinde. Artçıları; iç kanamalı yalnızlıklara sebep oluyor. Denize küsmüş martılar gibi oluyorsun. Maviden uzak kaldıkça…
Malzemeden çalınmış duygularla örülüyor çevren, her insana bilinmeyen roller veriliyor… Ben etrafında tavaf ederken; sen kumdan kaleler yapıyorsun. O bilinmeyenden biri gelip, istila ediyor her yanı. Yerle bir oluyor zaman…
Ayak izlerim kalıyor gecelerde
Buğulanmış camlara düşüyor gölgem
Sözyaşı oluyor/uz/
Ayışığının dokunduğu tenlerde…
Ser"can" Saraca___________Mavigölge...