- 805 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
TÜRKİYE GÜNDEMİNDEN ÜÇ GÜZEL TABLO!!!
TÜRKİYE GÜNDEMİNDEN ÜÇ GÜZEL TABLO!!!
Bu gün yazımı kısa kısa özetlemeye çalıştığım birkaç konu da yazmak istiyorum. Zira gündem o kadar zengin ve renkli ki, bir konu üzerinde yoğunlaşmak beni tatmin etmiyor.
Birinci konu: Wikileaks’de yayınlanan bir belgeye göre Avrupa Birliği’nin Aralık 2004’te Türkiye ile müzakerelere başlanması kararını almadan önce Başbakan Tayyip Erdoğan’dan Ege’deki operasyonları askıya almalarını istediği, Erdoğan’ın o tarihteki AB Dönem Başkanı Hollanda’nın Dışişleri Bakanı Bernard Bot’a “Ordu benim kontrolümde olmadığı için uçuşları durduramıyorum” dediği.
Bu konuda yalan mı gerçek mi soruşturması yapılmasına gerek yok. Zaten Wikileaks belgelerinin gerçekliği ABD tarafından da kabul edildi. Gerçek olan Bu sözün ardında yatanlardır. Başbakanın kontrolünde olmayan bir Ordu ve bu ordunun Ege’de kasıtlı olarak operasyonlar yapıyormuş gibi algılanmasını sağlayarak, TSK’nın Eğe de haksız duruma düşürülmesidir.
Ege’deki askeri operasyonları, Yunanistan Başbakanı Yorgos Papandreu, Erzurum ziyaretinde gündeme getirerek, Türk jetlerinin Yunan adaları üzerinden alçak uçuşlarını hedef alarak hesap sormuştu. Başbakan ise bu eleştirilere doğrudan yanıt vermemişti. Ancak bir gün sonra hükümet kaynakları tarafından basına TSK’nın Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin gelişmesini istemediği için bu tür olaylara imza attığı bilgisi sızdırılarak bir kez daha TSK’nın imajı zedelenmişti. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın bir konuşmasında ülke ismi vermeden Türkiye’nin komşularıyla arasını bozmak isteyenler olduğunu söylemesi de bunun tasdiklenmesi olmuştu.
Kısaca Türkiye’nin önündeki iki engelden birisi Kıbrıs, Diğeri de Ordu olmaktadır. Daha açık söylemek gerekirse Kıbrıs davası da orduyla bağlantılı olduğuna göre asıl AB engeli Ordu oluyor. Ordumuz bu konu hakkında ne düşünüyor bilemeyiz ama, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Selçuk Ünal’ın, Ege’deki uçuşların bakanlığın bilgisi dahilinde gerçekleştiğini söylemesi de düşündürücüdür.
İkinci konu: ’Ergenekon’ davasının tutuklu sanıklarından Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin cep telefonuna yapılan yükleme ile ilgili. Polis bunun sehven yapıldığını söylüyor. Bu kadar mühim bir olayda sehven yüklemeler olabiliyorsa, kim bilir daha hangi suçlamalar sehven yapılıp insanları günlük yaşamlarından etmiştir bu polis teşkilatı. Bu da gösteriyor ki art arda yapılan Ergenekon tutuklamalarında birçok insan sehven tutuklanmıştır. Polis teşkilatında sehven diye bir şey olamaz. Bu da “Ergenekon Terör Örgütünün” ne kadar düzmece bir olay olduğunu ortaya koyan delillerden birisi olarak sanırım Türk Polis teşkilatının tarihine geçecektir.
Üçüncü konu: “Varoş Çocuğuna Özel Öğretmen”. “Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye’de çoğu varoş ve gecekondularda yaşayan, başarısız çocuklar için “özel öğretmen” projesi başlatılıyor. “Her Çocuk Başarır” sloganıyla, bu çocuklara okul saatleri dışında evde özel dersler verilecek. Öğretmenlerden “Başarı Timleri” kurulacak. NTV Haber”
İşte teşkilat diye ben buna derim. Her eve bir öğretmen! Bu öğretmenler evde ne eğitimi verecek dersiniz çocuklara. “Teşkilat eğitimi”,” Tarikat eğitimi” “İkinci Cumhuriyet eğitimi” verecektir her halde.
Evlerde eğitim vereceğine, varoşlar da ki okulları güçlendirsene. Varoşlarda oturan ailelerin bütçelerini her okula giden çocuk sayısına göre desteklesene. Kırsal kesimde ki ve varoşları sıkı denetime alıp her çocuğun okula gitmesini sağlasana. Her köye bir okul, her köye bir yol yapsana. Asıl uygun olan, asıl devlete yakışan budur. Gecenin bir yarısı tek bir odada hem oturup, hem de yattıkları gecekondularda ya da küçücük evlerinde nasıl ders verecek o öğretmen öğrenciye. Bu varoşa ve kırsal kesime hizmet değil, AKP’ye hizmettir.
Evet, işte size bu günün Türkiye’sinden üç güzel tablo, Yorumlarını da siz yapın.
Ayla BERKİN
27.01.2011
YORUMLAR
Yazınızı ilgi ve dikkatle okudum.
Çok doğru tesbitleriniz ve bunu bizlere bu yazı vasıtasıyla ulaştırdığınız için,
teşekkür eder, saygılarımı sunarım.
AylaBerkin
" temelsiz...kin dolu...slogandan öte anlamı olmayan...fikirden uzak bir yazı...
gözünüzdeki bandı çıkarmadan yazı yazmamalısınız..." diyerek yorum yapmışlar. demek ki onların doğruları bizim yanlışlarımız oluyor. biz bu yanlışları yapmaya devam etmedikçe onların doğruları ilerde bizim de doğrularımız olacak diye korkuyorum. Yapıcı yorumunuz için teşekkür ederim. saygılarımla...
Üçüncü konu: “Varoş Çocuğuna Özel Öğretmen”. “Milli Eğitim Bakanlığı, Türkiye’de çoğu varoş ve gecekondularda yaşayan, başarısız çocuklar için “özel öğretmen” projesi başlatılıyor. “Her Çocuk Başarır” sloganıyla, bu çocuklara okul saatleri dışında evde özel dersler verilecek. Öğretmenlerden “Başarı Timleri” kurulacak. NTV Haber”
İşte teşkilat diye ben buna derim. Her eve bir öğretmen! Bu öğretmenler evde ne eğitimi verecek dersiniz çocuklara. “Teşkilat eğitimi”,” Tarikat eğitimi” “İkinci Cumhuriyet eğitimi” verecektir her halde.
temelsiz...kin dolu...slogandan öte anlamı olmayan...fikirden uzak bir yazı...
gözünüzdeki bandı çıkarmadan yazı yazmamalısınız...
ergenekon olayı hakkındaki fikirlerinize !!! tek cümle kurmak bile abesle iştigal etmek olur...
tek tavsiyem kendi görüşünüze tek haber buldunuz diye genellemeler yaparsanız sonuç hüsrandır...
AylaBerkin
eleştirlerinize gelince ne yazık ki ben dünyaya başkalarının gözünden. dikte ettirilen fikirlerinden bakmadığım için Eğitimde başlayacak olan, Başbakanımızın edebiyatımıza kazandırdığı bir kelimeyle söyleyeyim" UCUBE" uygulamanın hiç bir eğitim platformunda onay görmeyecek bir uygulama olduğunu söylemek istiyorum. yazımda anlatmak istediklerimi anlayamayacak kadar beyin erozyonuna uğramış olmanızda üzülerek görüyorum. Allah rızası için biraz partizanca değil de insani açıdan düşünün bu uygulamanın çocuklarımıza ne kazandırabileceğini.
Ergenekon olayına ait eleştirileriniz de yine dünyaya başkalrının gözünden ve dikte ettirilen fikirlerle yaklaştınız için bura da ASIL GERÇEKLERİ GÖREMİYORSUNUZ. Hizbullah katillerini serbest bıraktıktan sonra, Ergenekon hakkında tek eleştiri bile yapma hakkına sahip değilsiniz.
Râzı.
haa unutmuşum sizin fikrinizde olanlar başka tabi
derdiniz eğitim değil hükümete sövmek derdiniz ergenekon değil kendi fikriniz dışındakileri aşağılamak
nereden biliyorsunuz dünyaya kimin ne açıdan baktığını da siz doğru da biz yanlışta oluyoruz...hizbullah tahliyelerinin kimin yasama yürütme yargı alanı olarak otoritesinde olduğunu bilmeyecek kadar dar bir zemine sahipseniz biz ne yapalım
o iş mahkemelerin işiydi başbakanın dosyasını iki günde karara bağlayanlar kendi yandaşlarını bir günde aklayanlar hizbullah dosyalarını neden karara bağlayamadılar
ordudan brifing alacak kadar sivilliğin içine etmiş bir yargı oldukları için olmasın sakın !!!
ergenekon dediğiniz yapının içinde pkk ile anlaşan insanların varlığını biliyormusunuz pkk denetleyen parti liderinin olduğunu biliyormusunuz pkk ya yön veren plan yapıveren onu kullanan yapı olduğunu biliyormusunuz...
siz körsünüz diye biz de mi kör olalım...
Râzı.
şimdi şahlanmış giderken tekerleğe taş koyamadığınız için mi kininiz...
biraz dünyadaki ceo ların yazılarını okuyun türkiye hakkındaki yazılarını okuyun
one minute den sonra 18 ülke filistini tanıdı haberiniz var mı
yok yok o sizin medyada yazmaz değil mi !!!
herkesi kandırılmışlar kısmına yazmış kendisini doğruda gören zihniyetiniz bir felaket
tahammül etmeyi öğrenin takdir etmeyi öğrenin...
yada kıvırma şampiyonlarına ülke yönettirmek için elinizden geleni yapın...
AylaBerkin
KEÇİ BOYNUZUNU BİLİRSİN....bir kilo çiğnersin bir gram bal gelmez....kendi pencerenden bakarak, kimi yermek neyi kanıtlamak istediğin belli olmamış...zemini ve davası sağlam olmayanların düştüğü klasik acizlikleriden bir halkada bu olmuş....
AylaBerkin
bir polisin "SEHVEN" diye bir hata yapmaya hakkı var mı?
Bir Başbakan Orduna hakim ol diyen AB'ye Ordusunu şikayet eder mi?
Hangi devlet te evlerde eğitim verilmektedir? Evlere öğretmen yollanacağına mevcut okullar niçin daha kaliteli hale getirilmiyor. Evde Eğitim den nasıl bir çıkar sağlanacağı ortada değil mi. Tüm bunları göremiyorsanız acizlik bu fikri savunanların dır.