YALNIZLIK
YALNIZLIK
Yahya AKSOY
Yalnızlık sözü geçince ,”Gök yüzünde yalnız gezen yıldızlar, yer yüzünde sizin kadar yalnızım” şarkısı dolanıyor insanın diline. Yalnızlık ve yalnızlar,niçin ? Neden ve Nasıl?
Antik çağlara ait mitolojik öykülerde, yalnız kalan kral ve kraliçeler görüldüğü gibi Anadolu’da “Leyla ile Mecnun ve Ferhat ile Şirin” hikâyelerinde yalnızlığın ve sevginin sembolleştiğini de en güzel örnekleriyle görürüz.
Mitolojik devirleri şiirleriyle anlatan ünlü tarihçi Homeros Odessa adlı eserinde adaletin kararlaştırılıp dağıtıldığı ilk mekân Tanrılar dağı olarak bilinen Oliympos’u şöyle anlatır: “ Orada ebedi değişmezlik içinde Tanrılar vardır.Ne rüzgârlar sarsar Oliympos’u, ne de yağmur döver onu;kâr ise ona yaklaşamaz. Ama üstüne berraklık uçuşur,bulutsuz bir ışık çevirir onu,bembeyaz.” Antik çağlar da öyle de, günümüzde nasıl acaba? Durmak,düşünmek gerekir.
Hz. Mevlâna’da Ney çalgısının yalnızlıktan şikâyet ettiğini ifade eder;
“Dinle ney’den kim hikâyet etmede/Yalnızlıklardan şikâyet etmede…”
Halkımız “Yalnızlık Allaha mahsus” der.
Gök yüzünde yıldızlar,yeryüzünde insanlar ve tüm canlılar yalnızlığı sevmediklerinden birliktelik ararlar. Kimi bulur kimi bulamaz.
Tarihi İpek Yolu araştırmaları için gittiğim Doğu Türkistan’da Uygurlar’ın yıldızları özellikle Çoban Yıldızı’nı,güneşi ve ay’ı ,iyilik,saadet ve baht sembolü olarak değerlendirdiklerini görmüştüm. Anadolu’da da böyle.Ünlü yazar-şair Abbas Sayar’ın dediği gibi “Gök yüzü bütün renkleri bölüşmüş.” İnsanlara bu güzellikleri ve özellikleri görmesine kalıyor iş. Gören de var göremeyen de,algılayan da var, algılayamayan da…
Bu güzel gerçeği görebilen çok seçkin ve değerli şair Asiye Alev Akboğa hanımefendi GÖKKUŞAĞIM şiirinde çok güzel anlatmakta:
“… Senin için / bir tek senin için/mutluluk,bereket ve şans sembolü derlermiş/hiç bilmediğim o uzak ülkelerde/evet doğruymuş gökkuşağım…”
Dünya’dan 42 ışık yılı uzaklıkta, çoban takımyıldız bölgesinde çoklu yıldız sistemi içerisinde gökbilimciler ışıma gücü çok farklı iki yıldız gözlemlediklerini ifade etmektelermiş ve her üç saatte bir yaknızlıktan sıkılmış olmalılar ki birbirlerinin çevresinde dolaşıyorlarmış.
Antares ve saman yolu yıldız kümeleri,Maya takvimi,on iki hayvanlı Türk Takvimi, yalnızlığın sesi ve nefesi olan çalgılar,güneşi, ayı,yıldızları izleyen çiçekler,gece çağlayan gündüz durgunlaşan akarsular,Ayakta uyuyan atlar, yuvalarında uyuyan kuşlar, “ Seherdeki kuşlar ile Mevlâ’yı çağıran Yunus,sevgi ve aşkı terennüm eden çalgılar ve ozanlar ve daha nice varlıklar,sesler, sedalar,yankılar, yakarışlar acaba yalnızlıktan çıkmayı mı arıyorlar…
Demek ki gök yüzünde teker teker gördüğümüz yıldızlar da yalnız değiller.O zaman “Gök yüzünde yalnız gezen yıldızlar” şarkısındaki benzetmeyi bir daha gözden geçirmek gerekiyor. Yıldızlar mı yalnız ,insanlar mı ?Garip kuşlar mı yalnız, garip insanlar mı?
Gök bilimciler güneşin,gezenlerin ve yıldızların, sosyologlar da insanların yalnızlıkları ve birlikteliklerini ayrı ayrı inceliyorlar.Sayfalar dolusu hikâyeler çıkıyor.
Yıldıznâmeler de burçlara göre yıldızı barışanlarla barışmayanlardan da söz edilmekte.
Yalnızlık insana has değil bütün canlılarda , yüce dağlarda ve doğada her şeyde göze çarpar. Bu yalnızlık tek başına olmaktır,benzersiz olmaktır,farklı olanı yaratmaktır.
Ağrı ,Erciyes,Nemrut, Süphan, Yüce Ilgaz, Uludağ ve nice dağlar yalnız ve tek başına. Ama bağrında,gölgesinde, üzerinde ve bünyesinde taşıdığı cevherle ve tüm canlı ve cansız değerlerle varlığını devam ettirirler.
Sılada eski yuvalarda ıssız ve yapayalnız kalmıştır günümüzde.Değerli şair kardeşim Salim Taşçı bir şiirinde ne güzel anlatmış bu kimsesizliği:
“Seher yeli /bizim ele yolu düşerse
Ocak sönmüş/yâr unutmuş diyorlar
Aslı var mı?Öğren de gel…”
Güneşin , ayın ,yıldızların ve insanların yalnızlığı üzerin gökbilimciler,astrologlar,halk bilimciler,sosyologlar ve şairler sayısız araştırma ve incelemeler de bulunmakta ve yazılar,şiirler yazmaktalar. Derin içeriği olan ,çok yönlü ve önemli bir konu yalnızlık.
Yaz aylarında tatilimi geçirdiğim Bodrum-Güllük kasabasında, her yerde olduğu gibi güneşin eşsiz,huzur veren,içlendiren,duygulandıran ve görülmeye değer yalnız doğuşu ve batışını gözlemler şu dizeleri sıralarım :Gök yüzüne eş olsam/Güllükte güneş olsam…
Evrende yalnız ol, yarım saat meditasyon yap,iki dakika denizin dalgalarına dal huzur bul vitamini al diyorlar uzmanlar .” Denemesi bedava…
YORUMLAR
Okumaktan büyük haz aldım. Emek verilmiş bir yazıydı. Çok beğendim. Tebrik ederim.
ipekyolu
çok güzel bir yazı okudum değerli kalemden. benim şiirime de yine ver vermeniz çok memnun etti beni doğrusu.
ne söylenebilinir ki bu yazınızın üstüne HARİKAYDI. yürekten tebrik ediyorum sizi. selamlar saygılar.
ipekyolu
kısa bir alıntı ile yazıya anlam ve renk kattığımı düşündüm.
ilgi ve katkılarııza yürekten şükranlarımı sunarım.
ipek yolu