- 2963 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kadın ve erkekler arasındaki fark...lar
Bakın, gerçekten bir kesit :) :)
Biz erkeklerle kadınlar arasında ciddi bir fark olduğunu iyice anladım. Çok yakın bir erkek arkadaşım, 2.5 senedir beraber olduğu kız arkadaşından ayrıldı. Ayrılıkları (siz kadınlar) nedense kolay kabul edemiyorsunuz. Karşınızdaki "Bitti, sana karşı bir şey hissetmiyorum" dediği zaman ardı ardına birçok neden geçer kafanızdan. "Yok yok! ’Bir şey hissetmiyorum’ dedi ama aslında hissediyor ama şu şu nedenlerden böyle diyor. İşin aslı bu" deyip durmadan kendinizi kandırırsnız. Bu sizin sadece iyileşme sürecinizi uzatır aslında haksız mıyım? Biz adamlar netizdir, "Bitti" diyorsak hakikaten, hahahaharbiden bitmiştir. İşte arkadaşım da kıza bunu anlatmış. İlk önce kız ikna oldu gibi gözükse de aradan bir iki gün geçtikten sonra bizimkini aramış. İşte "Öyleydi böyleydi... Ben seni şöyle sevdim, böyle düşündüm" diye anlatıp duruyormuş. Bizim oğlan da bana"Sana bir şey söyleyeyim mi? Kendimden utandım. O bunları anlatırken aklımdaki tek şey, yemeğimin soğuyor olmasıydı" dedi.Ve devam etti…
“Anlamıyorum...Ne demek ya bu =>" Benim kişilik yapım bu değişmem, yüzün hep asık gezerim, insanlarla her zaman samimi olmam, sempatikliği sevmiyorum, ben işimi güzel dille yaptırmak istemiyorum, ne yapayım benimde kendime göre kriterlerim var, değer verdiğimi-sevdiğimi gösteremiyorum, korkularım var, kendimden-senden korkuyorum bunun 9472597935lerce v.s v.s v.s ... Bunlar ne kadar iğrenç düşüncelermiş ki insan yaşadıkça öğreniyor.”
Haydeeee bir şeylerin bitmiş olduğunu bir erkek yani ben bile anladım :) Şimdi ne olacak? Evet bence mükemmel bir konuya değindi. Aşkı, sevgiyi, dostluğu, arkadaşlığı hatta hoşlantıyı dahi doyasıya yaşamak varken, neden korkuyorsunuz? Neden salmıyorsunuz kendinizi sevgi jeotermalinin azgın ve sıcak sularına? Rahat olun artık gevşeyin biraz, kendinizi sevin. Bir yerlerde eksik varmış gibi düşünmeyin. Karşıdakine değer verin, verdiğiniz değeri gösterin, zaten karşıdan size gelecek olan değer ve sevgi gösterisi ancak sizi değerli kılacaktır insanlar gözünde.Bu değer yargısının yanlış uygulanması yüzünden nice güzel olabilecek birliktelikler, aşklar, aile ilişkileri, arkadaşlık, dostluk ilişkileri heder oluyor ve bitiyor çoğu zaman. Hem de başlamadan!..
Böyle konuştuğuna göre kim haklıydı? Arkadaşım mı yoksa karşıdaki bayan mı? Bana soracak olursanız tabi ki arkadaşım. Çünkü iş işten geçmişti. Artık geri dönüşü yoktu, çünkü sözünün eriydi ve erkekliğin vermiş olduğu delikanlı muhabbetinin kölesi. O’na göre de o haklıydı. Bu saydıkları boşuna değildi. Demek ki karşıdaki bayan bunları göstermedi. Bir yerde artık sevgiyi ve alışkanlığı dahi bitirdi uzak durmalar ve kriter sevdası güzel bir aşkın mezarı oldu. Sorun kendinize, hayal edin ve sonuca bağlayın. Bir erkek için ya da bayan için değer miydi sizce aşkı doyasıya yaşamak varken?
HEYECAN LAZIM ARKADAŞLAR
Bileniniz vardır. Her insan gibi benimde çevremde bayan dostum, arkadaşım ve kardeşim niteliğinde kişiler var ve belki onlarda okuyacak bu yazıyı. Yeni yıla girmeden bir gün önce yine bir araya gelmiş şarap / pizza ile muhabbet yapıp konuşuyorduk ki beni çileden çıkarttılar. Sinirlendim ciddiden, çıldırdım. İşte biz erkekler şöyleymişiz, böyle vurdumduymazmışız, egoistmişiz falan filan. "Harbiden iyi ki böyleler:) Düşünsenize sizler kadar bilmiş, her haltı kendi lehine çevirmek için binlerce kurnazlık yapıyor, binlerce pembe yalanı ardı ardına sıralıyor olsalardı ne zor olurdu hayat değil mi?"dedim.”Sizin söylemiş olduğunuz pembe yalanları anlamıyoruz mu sanıyorsunuz. Kusura bakmayın ama bunu empati yapabilen her insan anlar.” Ayrıca "Madem böyleyiz bırakın iplerimizi... Neden bu kadar peşlerimizdesiniz adım adım?" dedim. "Ama canım sen farklısın" dediklerinde, "Tabii ki ama benim de erkek hormonlarım Allah’a şükür tıkır tıkır çalışıyor, sakalım var, sahiplenme içgüdüm var, kıskançlığım ve hafif maçoyum tabiri caizse. Tabii ki sevgimin, değer verdiğimin, sevgilimin arkasından gidiyorum ama bayanı kusursuz kul olmaz yargısıyla birlikte kusuruyla kabul etmiş durumdayım, belki aynı şekilde o da beni... Sizin gibi her dakika sızlanmıyorum" dedim. Ayrıca düşünsenize banka memuru gibi her sabah işe gidip sabah işten çıktığı gibi eve gelen, her dediğinize "Tabii canım, sen nasıl istersen" diye cevap veren, hiç kavga çıkarmayan, her aradığınızda elinizin altında olan, hiçbir erkeğin beğenmediği, hiç tembellik etmeyen, hep olgun davranan bir kadın ister miydiniz hayatınızda?” Diye sordum oradaki erkek arkadaşlarıma. Sustular…”Böyle bir kadından hiç sıkılmaz mıydınız?”Dedim, yine sustular... Çok yakın bir arkadaşım, belki o da okuyacak Volkan’a da böyle bir bayandan dert yanıyordum zamanında. Bana "Oğlum sen manyak mısın? Mercedes’ten Fiat performansı bekliyorsun :)? Olmaz, motor güçlü! Karda gider iz belli etmez. Ondan memur arabası olmaz, Mercedes istiyorsan masraflı olduğunu baştan kabul edeceksin" dedi :) Düşündüm de doğru söylüyor. Her şeyi kabul ederek başlamak gerekiyordu. Tabi dürüstlük sınırları içinde. Tabii, etliye sütlüye bulaşmayan sessiz bir kadınla ya da erkekle, hayat ne sıkıcı olurdu düşünsenize. Hiç kötülüğü olmayan bir iyilik, sıkıcı olabilir bence. Tabii bunlardan şu sonuç çıkmasın. Kötü davranan sürekli sizi aldatan, tartışan bir kadından-erkekten söz etmiyorum ben. "Biraz rekabet olmalı, zemin biraz kaygan olmalı" diyorum. Yani "İlişkideki heyecanı korumak için kadınını-erkeğini kaybetmekten korkacaksın. Yani monotonlaşmamak için KAYBETME KORKUN OLACAK. O yüzden de ilişkiye itina edeceksin" diyorum. İtina edeceksin de bu bizde yanlış anlaşılıp canına yapışmakla karıştırılıyor bakın bu konuda haklısınız, sizlere de haklı olduğunuz bir yön bıraktım:) Hemen adamı-kadını sahiplenip malımızmış gibi davranmaya başlıyoruz nedense biz insanlar. Vallahi, bütün bunlar tarihin en eski ama en işleyen kuralına geliyor, bağlanıyor. Yani kaçan kovalanıyor, kovalanan da kaçıyor ne yazık ki. Yazıyı yazarken kuzenim başıma dikildi ve beni durmadan güldürüyor manyak:) Söylediği şeye bakın, "Yaz oğlum, yaz! Sanki kovalayacak kadın bulduk da onlar da kaçtı! Etrafta kadın mı kaldı ki kovalayayım! Sağlamı kaldıysa onları da etraftaki babyfaceler kelepçeliyor:) Bunları bırak da kadın nerede bulunur, nerede yaşar, ne yer ne içer, onu yaz be adamım. Bana bunun belki daha çok faydası olur" diyor. Haydeee:) Bakın bencilliğe başlamış. Bana diyor. Sanki ben ona özel yazdım bu yazıyı. Güler misiniz ağlar mısıniz? Ben hala gülüyorum :):):) Şaka bir tarafa,sizce ona mı kızmalı, yoksa bayanlara mı? Kişiliğine de bir o kadar güvenirim kuzenimin, hatalı kim şahsen ben de ayıklayamadım. Ancak bilgisayar işletim sistemlerinde bulunan “HATA AYIKLAMA ROBOTU” gibi bir icat bulunursa ya da bu konu üzerinde tez yapılırsa anlaşılabilir bir sonuç çıkarılır :) Bence de öyle ama, düşündürdü beni bu söylediği hatta ve hatta karamsarlığa düştüm, yazmaktan soğudum kahve-si**ra molası verdim kuzenle birlikte…
Siz siz olun ilişkilerde her şeyi karşı taraftan beklemeyin. Değer verdiğinizi, seviyorsanız sevdiğinizi, kimsenin bilmediği sırları ona vererek güveninizi, iyi niyetinizi gösterin ki değerinizden değer kaybetmeyin ya da bitirmeyin. Devir değişti. Değer vermeyen ve değişime açık olmayan insanların değerli insanların arasında yeri yok artık. Okuyanlara teşekkürlerimi iletiyor ve yeni yılın kutlu, mutlu, umutlu, sağlıklı ve bol kazançlı olmasını temenni ediyorum hem aşkta hem de ikili ilişkilerde…
Aykut Hayati GÜNDOĞDU
02/01/2011 Tarihli Antalya gençlik yerel gazetelerinden-dergilerinden (...)’de yayımlanmıştır.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.