- 415 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kimlere İtaat Edilmez?-I
İtaat, dinin çıkarları ve Allah’ın yolu dışında bir yol için olduğunda, Kur’an müminlere, bazı kişilere itaati açıkça yasaklar. Kur’an ayetlerinde itaat edilmesi, tabi olunması kesinlikle yasaklanan kişi ve gruplar çok açık bildirilir. İtaat edilmesi yasaklanan kişiler arasında, kendilerine kitap verildiği halde inkâr edenler vardır:
Ey iman edenler, eğer kendilerine kitap verilenlerden herhangi bir gruba boyun eğecek olursanız, sizi imanınızdan sonra tekrar küfre döndürürler. (Al-i İmran Suresi, 100)
İnkâr edenlerin, Allah’ın dinine açtıkları savaşta, doğaldır ki en büyük düşmanları müminlerdir. Müminlerin sabırları, itaatleri, tevekkülleri, kararlılıkları, kısacası güzel ahlâk özellikleri inkar edenleri çok rahatsız eder. Bu yüzden müminlerin de kendileri gibi olmalarını isterler. Allah "Onlar, kendilerinin inkara sapmaları gibi sizin de inkara sapmanızı istediler. Böylelikle bir olacaktınız." (Nisa Suresi, 89) ayetiyle bu tehlikeye müminlerin dikkatini çeker.
Müminlere, ahireti düşünmeyip dünya hayatına yönelmiş, Allah’tan uzak gaflet içinde yaşayan kişilere itaat etmek yasaklanır:
Sen de sabah akşam O’nun rızasını isteyerek Rablerine dua edenlerle birlikte sabret. Dünya hayatının (aldatıcı) süsünü isteyerek gözlerini onlardan kaydırma. Kalbini bizi zikretmekten gaflete düşürdüğümüz, kendi ’istek ve tutkularına (hevasına)’ uyan ve işinde aşırılığa gidene itaat etme. (Kehf Suresi, 28)
Bu kimseler, dünya hayatının geçici nimetlerine hırs ve tutkuyla bağlanmışlardır. Ölüm onları hiç bulmayacakmış ya da çok uzakmış gibi yaşamaktadırlar. Nefislerinin bencil tutkularını tatmin etmek adına, içgüdüleriyle sürdürdükleri bu yaşam, iman etmeyen insanları sonsuz azaba sürükleyecektir.
Müminler, birçok Kur’an ayetiyle şeytana ve onun dostlarına karşı uyarılırlar. Şeytanın emrindeki kişilerin ortak özelliği, Allah’tan ve O’nun dininden uzak yaşıyor olmalarıdır. Müminleri Allah’ın yolundan saptırmak için bir araya gelip, güçlerini birleştirerek, adeta şeytanın ordusunu oluşturan bu kişiler, Allah’ın diniyle ve O’nun yolundakilerle savaşırlar. Bu durum, müminlerin dünya hayatındaki imtihanları gereğidir. Allah Kuran’da, bu kişilere itaati, müminleri müşrik olma tehlikesine karşı uyararak yasaklar.
... Gerçekten şeytanlar, sizinle mücadele etmeleri için kendi dostlarına gizli-çağrılarda bulunurlar. Onlarla itaat ederseniz şüphesiz siz de müşriklersiniz. (En’am Suresi, 121)
Çok sayıda insan, inanç ve tavırlarının nedeni sorulduğunda, çoğunluğun davranışlarını dayanak olarak gösterir. Toplumda yaygın olarak, çoğunluğun yaptığının doğru olduğuna dair yanlış bir inanış vardır. Oysa Allah Kuran’da, bu durumun tam aksini, çoğunluğun yanlış yolda olduğunu ve insanı Kendi yolundan saptırdığını bildirir:
Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan, seni Allah’ın yolundan şaşırtıp-saptırırlar. Onlar ancak zanna uyarlar ve onlar ancak ’zan ve tahminle yalan söylerler.’ (En’am Suresi, 116)
Daha önce, inkâr edenlere itaat etmenin yasaklandığından söz etmiştik. Allah Kuran’da, çoğunluğun iman etmediğini, “Sen şiddetle arzu etsen bile, insanların çoğu iman edecek değildir. (Yusuf Suresi, 103) ayetiyle haber verir. O halde inkârcı çoğunluğa uymak, müminin şiddetle kaçınması gereken bir davranıştır.
Fuat Türker, Rast Haber
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.