KİTAP
MÜZİK
ATÖLYE
- 591 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
BU DEMOKRASİYİ, REDDEDİYORUM !
Günümüzün modası aslında ; Cumhuriyeti, özgürlükleri, Atatürk’ün özellikle kadınlarımıza verdiği hakları reddetmek.
Ben değişiklik olsun diye, demokrasiyi reddetmek istiyorum.
Oysa ne kadar önemli ve de çok değerli olduğundan hiç şüphem yok demokrasi nimetinin. Kadın-erkek herkesin, Türk’ü, Kürt’ü, Lâzı,Çerkezi, Abazha’sı, Boşnak’ı, Arnavut’u,
Müslümanı, Hristiyanı ,Alevisi, Sünnisiyle, her vatandaşın eşit sayılması,aynı haklara sahip olması, yöneticilerini özgür iradeleriyle, hiç bir etki ve baskı altında kalmadan seçebilmeleri
reddedilebilecek bir şey mi sizce ?
Bence de değil ! Fakat ben bu günkü haliyle, bu demokrasiyi reddetmek istiyorum yine de.
Demokrasi, demokrasi sayesinde bitirlmek isteniyorsa ,
Eşitlikler, özgürlükler, insan hakları, yine bu sayede yok edilebiliyorsa,
İnsanımızın beyni yıkanıp, özgürlüğü değil de esareti tercih eder hale geliyorsa,
Siyaset, tamamen çıkar amaçlı yapılıyorsa,
Önümüze getirilen, seçimimize sunulan hiç kimse, aslında bizim tercihimiz değilse,
Seçimler yaklaştığında, önceleri halkı tanımayan, yanlarına yaklaştırmayan siyasiler, öpmekten yanaklarımızı, oturmaktan kucaklarımızı aşındırıyorsa,
İktidarları ellerinde bulunduranlar, o koltukları kaybetmemek uğruna, ülkenin varlıklarını, kimlere peşkeş çekeceklerini şaşırıyorlarsa,
Üç beş oy uğruna, alelacele çıkarılan kanunların, sonuçlarının neye varacağını bile düşünmeyip, en ağır suçluların bir gecede serbest kalmalarına sebep oluyorlarsa,
Ülkemin bir çok insanının sadece seçimden seçime hatırlanıp, diğer zamanlarda insan yerine bile konulmamasına sebep olıuyorsa,
Bütçe açıkları, açlık sınırının altında maaş alan emekçilerin maaşlarından kesilen vergilerle, en önemli gıda maddelerine bile konulan katma değer vergileriyle kapanmaya çalışılırken, seçim zamanlarında, o paraların bile sokaklara saçılmasının adına demokrasi deniyorsa,
Her seçim öncesi, askerlik süresinin kısaltılması, paralı askerlik gibi konuların pişirilip pişirilip kamu oyuna sunulmasının adı demokrasiyse,
Milyonlarca üniversite mezunu, devlet kapısında iş bulabilmek için, ille de seçim zamanını bekleyecekse,
Sırf seçim olacak diye, kadrolar yaratıp, özellikle iktidar yanlılarına iş verilecekse,
Halkın büyük bir kesimi aç yatıp aç kalkarken, seçim önceleri,seçimden sonrasının balon rüyalarıyla kandırılacaksa,
Seçimlerden sonra, kazanan her kim olursa, kaybedenin mutlaka vatandaş olacağı kesin olan rejimin adı demokrasiyse,
Seçimlerin ertesi günü, zamlar sırada birbirlerini dürtecekse,
Seçimlerde, sokaklara savrulan paraların acısı, her zaman vatandaşın sırtına yüklenecekse,
Dar gelirli bir vatandaş olarak, demokrasinin bir mağduru olarak, böyle bir demokrasiyi reddetme hakkını kendimde bal gibi de görürüm arkadaş !
Fikret TEZAL
YORUMLAR
Kızacak bazıları ama ben yine de söyleyeceğim: En güzeli şeriat. Kısasa kısas yani...Ama Hz. Ömer adaletine sahip bir yöneticinin elinde olursa tabi...Yoksa şimdiki politikler Allah'ın kanununu bile berbat eder.
Saygılar.
Fikret TEZEL
Birisi size " Padişahlık bu sistemden çok da kötü değildi" dese kızar ve Demokrasinin faziletlerini sayfalarca sıralarsınız.
İşe gelince o tür, gelmeyince bu tür demokrasi mi oluyor?
Canım ne yapalım padişahlığı şimdi. İmparatorluk ya da krallık mı kaldı?
Elbette yok. İsteyen de yok.
Askeri yönetimler dururken böyle demokrasiyi de ne yapalım?
Öylemi?
Öyle değil tabii.
----------------
Neyse, yazınızda bazı haklı nedenler bazı güzel değerleri gölgelemiş ve töhmet altında bırakmış.
Kötü yönetildiğini düşünmek demokrasinin kötü olduğu anlamına gelmez.
Sizin şahsi düşünceniz de kötü yönetildiğimiz anlamına gelmez.
Daha iyi yönetilemez miyiz?
Her zaman mümkündür.
Daha beteri de gelip yönetebilir. Çok defa şahit olduk ne yazık ki.
Anlatımınız çok hoş ve başarılı ama içeriğine katılamadım.
İleri demokrasi özlemi hepimizin istediği bir konu.
Teşekkürler.
Sevgi ve selamlar.
Fikret TEZEL
SayınFikret TEZAL,
Yazınızda belirttiğiniz hususlara duyarlı bir vatandaş olarak katılmamak mümkün değil.
Bir ülkede demokrasinin var olup olmadığını Rahmetli Prof. Ahmet Taner KIŞLALI aşağıdaki gibi yazmış.
Ülkemizde demokrasinin var olup olmadığı konusunda tereddütü olanlar, aşağıdaki kriteri dikkate alırsa gerçeği görecektir diye umuyorum.
Biraz uzunca bir değerlendirme yaptığım için kusura bakmayın lütfen.
Saygılarımla.
DEMOKRASİNİN TEMEL NİTELİKLERİ
1. Siyasal iktidarın özgür genel seçimlerle oluşması.
2. Gerektiğinde siyasal iktidarın karar ve uygulamalarını da denetleyebilen bağımsız yargının bulunması
3. Farklı toplumsal çıkar ve görüşleri temsil eden siyasi partilerin var olması.
4. Farklı toplum kesimlerini temsil eden ve siyasi katılımı kolaylaştıran dernek ve sendikalar gibi kitle örgütlerinin bulunması.
5. Yurttaşların gelişmelerden doğru bilgi edinme haklarını sağlayacak, özgür kitle iletişim araçların bulunması
DEMOKRASİNİN VAR OLABİLMESİ İÇİN GEREKLİ
EKONOMİK KOŞULLAR
1. Ülke de, en azından bireylerin yaşamsal (yemek+barınma) gereksinmelerini karşılayabilecek üretim düzeyinin olması
2. Belirli bir emek-sermaye dengesinin bulunması
3. Toplumsal sınıflar arasında çok büyük gelir farklılıklarının bulunmaması.
DEMOKRASİNİN VAR OLABİLMESİ İÇİN GEREKLİ
TOPLUMSAL KOŞULLAR
1. Ulusal bütünlüğün sağlanmış olması.
2. Hiçbir toplumsal sınıfın diğeri üzerinde kesin bir üstünlüğünün bulunmaması.
3. Toplumda çoğunluğun, kitle iletişim araçlarını izleyebilecek bir eğitim düzeyine sahip olması.
4. Toplumsal sınıflar arasındaki geçiş akışkanlığının yüksek olması.
5. İnsanların eşitlik ve özgürlüğüne, hoşgörü ve uzlaşmaya dayalı bir değerler sisteminin ulusal kültürde egemen olması.
Kaynak, Anadolu Üniversitesi yayınları,
SİYASET BİLİMİ,(Eylül 2004, sf. 290). Prof. Dr. Ahmet Taner KIŞLALI.
