- 425 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Siz böyle düşünürseniz ben ne yaparım!
Gönlüm bir hicranın arefesinde halin esintisiyle ahengi ararken!
Mana muhayyilesi, bir hasret olarak gün yüzüne muhtaçtı…
Üstatlar rahmetin şerefine nail olurlarken…
Hayatlarını hasrettiği dava enginliği evrenselliğin güzelliklerinden seyirlerdi.
İşte o vakit cefa aşk idi, safahat zilletti.
Uykuya hasret gözler!
Mihengi için ne büyük güzellikte nazar ederken, hüzün en büyük bir şevkti!
Sevmek... Onu bilmek... Onun için nefeslenmek...
Ne muazzam bir şerefti...
Yazmak... Onun için yanmak... Bu uğurda yaşamak...
Ancak böylece anlamlı olmaktı...
Canı, cananı, sevdayı, hülyayı aşkı hal içinde vakfetmek...
Bir yaprağın hiçliğinde ki bu ahvalim sizler için bir mana ifade ediyorsa...
Onun için ancak hamd edilmelidir... Tesirin kimden olduğu bilinmelidir...
Abdiâciz olan… Manasını anlamayan… Gaflette kalan… İdrakten yoksun bulunan…
Halin deşifresinden anlamayan… Biçareliği yaşayan bu cana yazık etmeyiniz!
Yeriniz… Her bir şey söyleyiniz ama lütfen bir methiye lütfetmeyiniz…
Hareket ve kuvvetin sebebini henüz idrak edemeyen bircan ne olur ki!
Akıl herkes de var, olmayan mı var daneler kimler için kaygı duyarlar!
Sevmek için zorlanmak ne kadar müşkül bir iştir, deneyenler bilir!
Aşk nerede gizlidir? Ne için serdedilir! Hissiyat kimlerin derdidir!
Mazlum ahu figan ile içselliğinde sabreden ene güzel metanet ehlidir!
Bilmek yeterlimidir? Kuvvet kimler içindir! Kudret bilinmez ise ne denir?
Bir hayat ki seni senden alan! Sana manasını koyan! Düşünmek mi uyan!
Bir idrakin muhayyilesiyle nefes alan can! Cihanın anlamısın böyle inan…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.