Bir tutam kış
Hâlâ vita kutulu mahalleleri vardır İstanbul’un...
Teneke ile maç yapan çocukları.
Gözlerinde deyimler vardır...
Eski bir söylentidir ’’çocukluğumun şarkısı’’
Her sözcük hazine yüklüydü
’’Ilgaz, Anadolu’nun sen yüce bir dağısın’’
Dağların yüceliğine ve Tanrı’ya inanan insanlar vardır gecekondu mahallelerinde...
Gerçek bir şarkıdır, top oynadıkları pijamalarla yatağa yatan çocuklar
’’Bir aslan miyav dedi minik fare kükredi’’ Tüm çocukların evlerinde yankılanırdı
Şimdi duyarsız şarkıların melodilerinden doğuyor duyarlı çocuklar
Paranın kostümüyle yaşamkentlerdeki çocuklara vokalistlik yapan şarkıcıların gözlerinden tanıyorlar bencil duyarsızlığı...
Kıraathanelerinde Orhan Kemal dili vardır...
Saçları jöleli fiyakalı gençlerin kesik hevesleri.
Sonradan çıkmış yaşam terimlerini bilmezler...
Gezip dolaşsalar da zil zurna sarhoş olsalar da
Bir bardak demli çayı ziyan etmeyen insanlardır...
İnsanlığın el kiri ince belli çay bardaklarında ayırt edilir.
Şimdi insanlığın ateşkes günüdür
İnsanın insana itaati altın çağındadır
Hayat arenası hile manevraları ile doludur...
Şerefsizin şerefli portresini çizen ressamların yağlı boyasında kirlendi emeğin sokakları...
Sokaklarda tipi boran başladığında insanlık koşullarının adaleti saygısızlığa dönüşür
Gecekondular ve burjuva yaşamlar arasındaki uçurum terazinin kursağına takılıyor...
Ve şimdi kış...
Çalı çırpı toplayarak soba yakan onurlu annelerin dalgınlık mevsimi
Sabahın ayazında, sönmüş sobanın akşamdan kalma sıcaklığında ellerini ısıtan çocukların mevsimi...
Ve şimdi kış...
Cemal Süreya’nın sigarası, ülkenin adaletsiz ısıtma düzenine söz geçiremiyor!
Koray Demirkılıç
YORUMLAR
Duyarlı kalemi özlemiştim.
Her ne kadar faca'den izlemeye çalışsam da buraya uğraman da güzel.
Güzel bir yazıydı kutladım kardeşim.
Sıhhat ve mutluluklar dilerim. 21:09 da yayınladığın için yorumlayan çıkmamış.
Güzel yazılarını okuyabilmek amacı ile söylüyorum. ( Erken yayınla )
Sevgi ve selamlar.