her gün bir başka doğar güneş
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Ayfer yağmur damlalarına tutsak kalakalmıştı pencerenin önünde. Her damla cama farklı bir vuruş yapıp kendi minik ırmağına doğru yol alıyordu. Sanki yüzlerce aceleci su tomurcuğu vur kaç oyunu oynuyorlardı. Ayfer’in gözleri otamatik pilotta görmeden izliyordu penceredeki kompozisyonu.
Hiçbir damla bir diğerine benzemiyor. Oysa bütün olarak baktığında hepsi birmiş gibi. Durup inceleyeyim şu irice olanı. Dolgun ve keyifli. Gülümsüyor sanki. Akıyor işte. Şeffaflığın geçirgenliğinden habersiz, kendi kaderine doğru ilerliyor. Heyhat !Birden başka bir damla küt diye iniyor tepesine …
Ayfer’in gözleri yavrusunu yitirmiş bir ceylan. Nerde benim tomurcuğum?
Nasıl olduğunu anlamadan iki iri damla göz yaşı akıyor yanaklarından. Aksınlar. Acelesi yok onların şu deli dolu su tomurcukları gibi. Evde yalnız. Kocası iş toplantısında. Çocukları ise ergen sığınaklarından arada bir çıkıp arkadaşlarıyla buluşuyorlar.
Ayfer yalnızlığın güvenli hüznünde iki damla göz yaşına aldırmadı bile. Fakat o ne? Yetinmeyecek bu yaramazlar. Çok geçmeden pencereyi giderek daha vahşi döven damlalarla yarışacak kadar hızlanıyor göz yaşları. Derin ve gizli bir ırmak sınırlarını aşan bu sele dayanamıyor, bırakıyor kendini. Ayfer şimdi hıçkırarak ağlıyor. Ağladıkça uzun süredir yüreğinin tam ortasında zonklayan iltihaplı bir yaranın irini akıp gidiyor.
Telefon…irkilerek bakıyor ahizeye. Açsam mı açmasam mı ? kısa bir ikirciklemeden sonra, belki çocuklardır, diye alıyor ahizeyi.
- Alo? diyor her günkü Ayfer sesiyle. Hiç ağlamamış olanından.
Karşıdan coşkulu, sevecen bir sesle annesi;
- Kızımi nasılsın? Kara gözlü kızım benim. Seni ne çok seviyorum bir bilsen, diyor.
- A, anne sen misin?diyor Ayfer , süngüsü düşüyor sesinin. Çocuklar değil nasılsa.
- Tabii ki benim . Kim olacak başka?
- İyi de anne, daha iki gün önce görüştük, düğün değil, bayram değil, böyle sevgi mevgi? Hayırdır?
- A, kızım doğum günün kutlu olsun bir tanem. İyi ki doğdun meleğim.
- ……
- Kızım, orda mısın?
- Evet anne , unutmuşum inan ki. Sağol benim sevgili annem. İnan ki unutmuşum.
- Akşama bizdesiniz o zaman. Eğer dışarı çıkmayacasanız tabii. Sevdiğin pastadan alırım yine.
- Yine , dedi Ayfer , bıkkın …anneciğimi biliyorsun ki, yine sen hatırlattın doğum günümü, yine akşama çağırıyorsun bizi, yine dışarı çıkmayacağız, yine sevdiğim pastayı alacaksın. Anne söyle ? başka yine var mı?
- Yavrum, ne oldu bir şey mi var? Sevinmedin mi yoksa?diyor annesi şaşkın.
- Sevinmez olur muyum anneciğim, diyor Ayfer , neşeli olmaya zorluyor kendini. Sen bir tanesin. Elbette çok sendim.
- O zaman akşama görüşürüz, hadi kapatıyorum, işler beni bekliyor.
-
Ayfer, damlalara dönüyor yine. Her zamanki gibi yağıyor yağmur. Bildi bileli her kış mevsiminde yağan her yağmur, damlalarıyla bu pencere camını dövdü durdu. Her şey her zamanki gibi biribirinin tekrarı değil mi?…saatin tik takları gibi, dön başa…hani o şair ne demişti: ‘’Her gün yeni bir gün, her gün başka bir güneş doğar…’ iyi de niye ben her günümü bir öncekinin tekrarı gibi yaşıyorum.
Fakat Ayfer değiştiğini biliyor. Bu acımasız tekrarların içinde aynı kalmayan bir tek o. Bedeni, teni, saçları, bakışları, gülüşü….aynaya bakmaya korkan gözleri eskisi gibi bakmıyor artık. Kocası hafta sonları toplantılarına bu kadar sık gider miydi?
Damlalar şimdi bir müzik eşliğinde minik dokunuşlarla çalıyor trampetini. Rüzgar naif bir ıslık gönderiyor pencere aralığından. Ayfer ansızın yatak odasına gidip gardırobun kapaklarını açıyor. Bu mantoyu en son ne zaman giymişti? Gülümsüyor. Yok , öyle acı bir gülüş değil bu. Hatta muzır bile sayılabilecek bir dudak büküşü …
Ayfer, evden çıkarken telefonunu kapatıyor. Akşam eve döndüğünde, bu evde her zamankinden farklı şeyler yaşanacak . Bunu artık çok iyi biliyor.
….
f.a.
YORUMLAR
Sevgili Müget yazın yine her zaman ki tadında.
Acı mı?
Zaman zaman yaşanan, duyulan.
Yazın da hissettiriyor.
Layık olduğu yerde zaten yazın.
Bana sadece tebrik etmek kalmış.
Bir de devamını beklemek. Gerçi devamı var dememişsin ama belli ki bu konu daha uzayacak.
Sahi akşam ne oldu?
Sevgiler...
müget
evet, akşam ne olacak. bu elbette yoruma göre değişir. bir bölüm daha düşünmemiştim. fakat neden olmasın?
sevgiler.
Her zamanki tadında yazın sevgili Müget. Doğal ve akıcı. Umarım devamı gelir. Çünkü yazının öyküye dönüşeceği yerde kesmişsin. Zemini hazırlayıp temeli attın. Şimdi kolay bir şekilde yürür öykü. O yüzden mutlaka devamı gelmeli. Kadın akşama neler yaşayacak merak ettim.
Tebrik ediyorum kurdelanı da...
Sevgilerimle.