Kılıç ve Kalem
Cihangirlerin, cihanı titrettiği, korku egemen bir dünyada hâkimiyetin simgesi olan,(bir zamanlar) su verilmiş çelik kılıç; çoktan yerini modern zamanların daha acımasız, daha kalleş silahlarına bıraktı. Hani Köroğlu “Tüfek icat oldu mertlik bozuldu.”demiş ya! Acaba bugünkü kitle imha silahlarını görseydi ne söylerdi?
Kılıç, artık eski popülaritesini kaybetti;ama kalem hâla zamana direnen,insanları korkuyla değil;gönlünden yakalayarak dize getiren,kafaların içinin süslenmesine katkı sağlayan hayırlı bir unsur olmaya devam ediyor. Her ne kadar ışıltılı ekran ve klavyenin tuşları yerlerini almış görünse de kâğıt ve kalem insanlığın vazgeçilmezleri arasındaki yerini koruyor.Bu durumda kalem kılıca galebe çalmış.Hem de korku salmaksızın, gönüllerin fethine kapı aralayan bir kutsal alet. “kem aletle kemâlat olmaz” sözünü doğrularcasına.
Bu cümleden olarak diyebiliriz ki kalem ve kelam asırlardır, birlikte anılan, iki özdeş nesne.İyi yazı yazan,yani kelamı kalemle kâğıda işleyebilen için, kalemi güçlü, yahut güçlü kalem ifadesi kullanılır. İşte bu güçlü kalemler dünyayı yaşanır hale getiren, kelamlarıyla insanlığın yüreğine su serpen, beyinleri besleyen onları eğlendiren değerler.Bu değerlerden yoksun kaldığı dönemlerde insanlık, çok buhranlı anların anılarını örmeye devam etmiştir.
Düşünün hele, kalemsiz ve kelamsız bir hayat ne kadar sıkıcı olurdu. “Kalem kılıçtan keskindir.”sözünü söyleyenler de sözün gücünü ve kalemin bu yadsınamaz zaferini vurgulamanın kaygısını taşıyor olsalar gerek. Ama müsterih olsunlar zaman onları haklı çıkarmış durumda. Kalem ve kılıç birbirine zıt çağrışımlar yaptıran ikili.Bu zıtlık onların birlikte anılmasını perçinleyen bir durum. Yunusun dediği, savaşı kesen sözü baki kılan kalem, savaşı tamamlayan kılıçla birlikte anılmanın hüznünü yüreğine duyarken; ondan keskin olmanın tesellisi ile de gönlünü avutmaya devam ediyor. Kalem ve güzelliklerin egemen olduğu bir dünyada yaşamak isteyenler elini kaldırsın…
Ankara,16.10.2007
İbrahim KİLİK
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.