YEL DEĞİRMENLERİ VE UZAYIN GETİRDİKLERİ

• 21 Kasım 2010 Pazar 11:52:02

Rüzgarın yolunu bekleyen yel değirmenleri.Dönen pervanelere hareket veren rüzgarın yokluğunu hiç düşündünüzmü? Değirmen taşı dönmeyecek buğday un olmayacak, fırınlar kapanacak ekmek çıkmayacaktır.Doğanın zenginliklerinden olan rüzgar,sadece yel değirmenlerini çalıştırmakla kalmaz,ayni zamanda bütün canlılara hayat veren ve yağmur yüklü bulutları ihtiyaç bölgelerine sürükleyen önemli bir görevide üslenmiştir.Üzerinde yaşadığımız Dünya sayısız nimetleri canlıların hizmetine sunmuş ve özellikle de yüce yaratan Dünya’yı insanların yönetmesi için insanoğluna akıl vermiş ve insanı değerli bir varlık olarak yaratmıştır.
Dünya,bütün canlılar için gelip geçiçi bir mekandır.Gelip geçen kavimler,yeni buluşlar keşfedip,göçüp gitmişler ve arkadan gelen nesillere,mevcut uygarlık mirasına yenilerini katmak için zemin hazırlamışlardır.Geçmişten günümüze gelişen Teknolojiler Dünya da keşfedilmeyi bekleyen birçok bilinmiyenin olduğunun kanıtıdır. Çağ açıp,çağ kapatan insan zekası bizim kuşak hayal bile edemiyeceği yenilikleri ne yazık’ki görmeden görmeden Dünya’yı terk edecektir.Biz burada bazı özelliklerini anlatırken,yel değirmeni bulunduğu çağın önemli bir ihtiyacını karşıladığına işaret etmiştik.Tanrının lütfu olan Rüzgar gibi doğanın insanoğluna sunduğu sayısız imkanlara gelecek nesiller,yenilerini eklemeye devam edeceklerdir.Bu süreç bundan böyle de devam edip gidecektir.
16 temmuz 1969 saat 15.32 de gerçekleştirilen,Tarihin en büyük yolculuğu Cape Kennedy deki Uzay merkezinden başlatılmıştır.2900 ton ağırlığındaki füze ile Üç astronot
Uzaya gönderilmiştir.Üzerinde yaşadığımız Dünya’nın dışında yeni dünyalar arayışı ve evreni tanımada insanoğlu önemli aşamalar kaydetmiştir.İnsanliğın ortak değerleri olan buluşlar,küresel eğitimin mahsuli zaman içinde bütün ülkelerin hizmetine sunulmakta ve ilkel yaşamdan çağdaş bilimin getirdiği yeniliklerle daha güzel bir Dünya’da yaşamanın yolları aranmaktadır.

Halit Macit/21.11.2010