Çare ZAMANIN YEDİNDE
Zulfikarim ( 5/12/2010 )
---------------------------------------------
Hocam merhaba,
Nasilsiniz ? Insallah siz ve sorumlulugunuzda olan hersey iyidir ve yolundadir.
Hocam, dun uzun zamandan sonra ilk defa yikildigimi, beceriksiz oldugumu, hic birseyi basaramadigimi , kendime bile faydam olmadigini bana faydasi dokunmus insanlara yaptiklari fayda olcusunde dahi yardim edemedigimi, ayaklarimin yere basmadigini, bombos ve kendini kandirmaktan baska birsey yapmayan bir insan oldugumu, yillardir ettigim dualari bile basariyla edemedigimi (etseydim Allah kabul ederdi elbette, kabul edilmedigine gore suc bendedir) dusundum, ve esim gece vardiyasinda calistigi icin evde yalnizdim butun aksam uzun uzun agladim,kizim yanimda farketmesin diye doya doya aglayamadim ama en azindan rahatlayacak kadar agladim. Hocam ben yenildim sanirim yani kaybettim, gucum kalmadi cunku. Verdiginiz Efal bu cuma gunu bitiyor, insallah onu tamamlarsam artik rizik icin dua etmeyecegim, evet icim aciyor ama demek bu kadarmis, demek ben dualarimi bile hakkiyla yapamamisim, hocam az degil ben hic gun yuzu gormedim , cocuklugumda , gencligimde evligimde parasiz gecti, simdi bile cebimde 1 dolar bile yok, bu yeni degil hep boyleydi, ne anama ne babama bir kurus faydam yok, utaniyorum hocam, disardan baakn derki Amerikada iyidir, yok hocam oyle degil ne kadar kosturdugumuzu gorsen dersin ki ben orada 5 dk duramam, guvendigim bir arkadasim yokki dertleseyim, anama babama anlatamam onlarin basini agritmak istemem zaten dusunmek zorunda olduklari ozurlu bir kardesim, durumu kotu bir kizkardesim var, esimle de tum hepsini paylasamiyorum, zaten okulu zor dusunmek zorunda oldugu anne babasi ve diger sikintilar kendine yetiyor bir de beceriksizligimi anlatip hayal kirikligi yasasin istemiyorum. Ah hocam boluk porcuk oldum iki gundur, omrum boyunca hep yardim alan oldum artik kendimden utaniyorum, bugun olmus hala dayimin verdikleri ile ev dizdim, ozur dilerim essek kadar adam oldum ama bir sey beceremedim, simdi esim ve kizim da benim beceriksizligimin ceremesini cekiyorlar, hic tembel olmadim, her zaman asiri sorumluluk sahibiydim, caliskan bir insanim, zekam konusunda suphem yok ama demek ki ezelde taktir edilmemis, ben de bosa kurek cekmisim en az 5 yildir. Vazgectim hocam ben pes ettim.
Simdi de isteyim yine aglayacagim ama olmuyor iste herkesin ortasinda. Dedim Allaha al canimi, onu da ictenlikle diyemedim aslinda ,onca gunahla O’nun karsisisian cikacak yuzumde yok, yani ne burada ne orada mutlu olmak yok ...
Bu duygularla uyudum ,gece ruyamda buyukce bir yarim ekmek sandvic yiyordum ama ici bol malzemeli, sonra bir arkadasimi aradim ruyamda ona da ne istedigini sordum o da yarim ekmek arasi bir sandvic ismarladi. Sonra benim sandvicimin daha lezzetli gorundugunu soyledi.
Hocam siz de bu oglunuzu affedin, emeginizi helal edin. Selam ve dua ile kalin.
Ellerinizden opuyorum.
Sevgili Zülfikar’ım Evladım;
Allah’ın selamı üzerine olsun.
İçinde bulunduğun yeis halini defalarca yaşamış biri olarak sana sesleniyorum..Umarım beni anlarsın..
Geçen gün karşılıklı mesajlaştığımızda kısaca geçmiş sıkıntılarımdan bahsetmiştim..Sanırım bir fikir sahibi oldun..
Şimdi senin halin hz Yusuftan daha mı kötü sanki..Efendimizin yirmi beş yaşında,hz Hatice ile evlendiği güne kadar çektiklerinden daha mı zor..
Geleceğin mısır yöneticisi olmayacağını kim söyleyebilir..Yahut HIRA macerasına benzer haller yaşayarak alemlere rahmet olmayacağını kim iddia edebilir..
Senin görevin kul olduğunun idrakinde olmak,sana taktir edilen hayatı yaşamak,sıkıldıkça sabrederek imdat dilenmek,genişliğe erdiğinde de şükretmektir.’Yaratıldın da başıboş bırakıldın mı sanıyorsun.’.Sen de her yaratılan gibi ense kökünden yakalanmış olarak geleceğine hazırlanıyor,yönetilip yönlendiriliyorsun..
Arkadaşının sandivicinden daha bol nimetli sandiviç gelinceye kadar isyandan geri dur ki ulaştırılacağın makamı edeple hak etmiş ol.Sonra öyle bir mala mülke giriftar olursun ki Allah’tan utanırsın..
Bak sana bir yaşanmış hikaye anlatayım da kendi hayatınla kıyas et..
Efendimize, zamanında bir sahabi kısmetinin darlığından şikayetçi oldu..Efendimiz kendisine evlenmeyi önerdi..Adam; ’’Anam babam sana feda olsun Ey Efendimiz! ben kendime bakamıyorum,bana kim gelir,gelene nasıl bakarım’’, diyerek umutsuzluk belirtti.
O mübarek tavsiyesini tekrarladı;Sen evlen,dedi...
Adam tavsiyeye riayet ederek evlendi..O halinde olmaz sanılan oldu ve evlendi.O kıtlık,yokluk evine bir can daha kaderine baş koyup geldi.Aradan belli bir süre geçti ve hiç değişim olmadı..Adamın kalbine bir de asgari ölçülerde bakamadığı eşin tasası düşmüştü.
Yeniden efendimizle görüşüp durumunu beyan etti..Yeniden evlen,bir eş daha al, denildi.Çevresi, durumu bilerek ona bir eş daha buldular.Ancak gidişat yine değişmedi..İki eşli ve komşularına ,akrabalarına yük olan birisi olarak nefsi ezildikçe ezilen biçare adam yeniden efendimize uğradı..Utana sıkıla durumunda değişim olmadığını anlattı..
Öyle bir hale kim düşmek ister.Hangi nefis katlanır böyle bir utanca..O biçare kul katlandı..
Efendimizin bir bildiği olmasa bana bunu önermezdi diye düşündü,ama hikmeti nedir acaba..Yeniden müracaat etmeye karar verdiğinde, üçüncü defa evlenmesi tavsiyesiyle ayrıldı huzurdan.. Ve hemen bir eş daha aldı..
Yeni eşini yoksullu abidesi fakiranesine bırkıp kendisini sokaklara vurduğunda ikindi vaktiydi..Evde duramadı..Sıkıntısından ve eski eşlerin istihza dolu bakışlarından utanıp kaçındı..
Yeni gelen kadın,gelin geldiği evi kolaçan ettiğinde, bir koyun postundan başka eşya göremedi.Birkaç adet su kabı ile çamaşır teknesinden başka hiç bir şey yoktu..Hasırın bile olmadığı yoksulluk timsali evde boynu bükük iki masum kadın ve bir kuzu postundan başka nesne yoktu...
Hemen o kuzu postunu çamaşır teknesinde ıslattı..Aman dediler,ilk eşler...Ne yapıyorsun sen..Adamın oturacak bir postu var,onu da sen mahvettin.
Yeni gelin;Üç karısı olupta,yedirecek rızkı olmayan adam, bizler gibi yere,kuru toprağa otursun,dedi.
Az sonra o posttaki yünler yolunup, çöl sıcağında kurutulmuş olarak üç kadının elindeydi.Kirmanlar yapılıp iplikler eğrildi.Ve akşamdan önce iki çift çoraba dönüştürülmüştü .Adam akşama yakın eve geldiğinde, yeni hanım ,kapıda karşıladı kocası olacak adamcağızı ve ne dediğini,ne ettiğini bilen bir iradeyle,eşinin eline çorapları tutuşturdu..Git bunları sat..Birinin parasına hurma getir,karnımızı doyuralım..Diğerinin ederine de ne kadar post alabilirsen o kadar yünlü deri al,getir,dedi.
Adam az zaman sonra bir sepet hurma,üç adet postla geri geldi.O gece hem post,yani ana sermaye üç katına çıkmış,hem de karınları kendi emekleriyle doymuş uyudular..
Aradan bir yıl geçmişti..Üstü başı el içine çıkacak kadar düzgün,beli yanı doğrulmuş,onurlu bir tüccar vasfıyla efendimize uğradı..Anam babam sana feda olsun Ya resulullah!bana bir tahsildar veriniz ki malımın zekatını hesaplasın,alsın..Ben malımın hesabını yapamayacağım kadar büyüdüğünü görüyorum dedi..
selm ve sabır dileklerimle.
gözlerinden öpüyor seni rabbimin şevkat ve merhametine emanet ediyorum.
selam es selame