- 731 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Dilinde aşk vardı yüreğinde ihanet -2/ Bir Sevda Masalıydı Bizimki Bölüm-19
Bir sevda masalıydı bizimki
Bölüm -19
1
Genç kız kapıyı iki defa tıklatıp içeriden gel sesini beklemeye başladı. Beş on saniye sonra beklediği sesi duydu.’ Kapının dışında bekleme kızım içeri gir.’ Genç kız kapıyı açtı ve saygıyla içeri girerek çalışma masasına birkaç adım kala durdu. Masanın arkasındaki yaşlı adama bakarak konuşmaya başladı.
_ Efendim.!
Duraksadı, bir an söyleyeceği kelimeleri seçerken zorlandığını hissetti.
_ Hadi kızım ne kem küm ediyorsun konuş.
_ Efendim Emir Bey biraz evvel aradı. Sizinle özel bir mesele hakkında konuşmak istiyor.
Genç kız birden yaşlı patronunun bir an için sarardığını gördü. Fevzi Bey hep böyleydi. Keşke haberi alıştıra, alıştıra verseydi.
Fevzi Bey:
_ Tamam, kızım çıkabilirsin. Ha bir dakika dur. Muhasebeyi ara Emir’in tazminatını hesaplasınlar. Yalnız ikramiye bölümünü boş bırak rakamı kendisi yazacak.
Genç kız:
_ Ama efendim Emir Beyin sözleşmesinde eğer kendi istifa ederse tazminat alamaz maddesi mevcut.
Fevzi Bey:
_ Bak kızım ne güzel Emir Bey dedin. Sen bu iş yerinde çalışan her hangi birinden bahsettin ben ise arkadaşım Emir’den bahsediyorum. Hadi sen benim dediğimi yap.
Genç kız dışarı çıkınca, yaşlı adam arkasına yaslanarak gözlerini beyaz boyalı tavana dikti. Çeşitli şekillerin oynaştığı tavanda gözlerinin önüne Emir’le ilk tanıştığı gün geldi. Zaten unutulacak gibide değildi. Ayağı birden kayıvermiş ve her şey bir anda olup bitmişti geminin güvertesinden denize düşerken sadece korkudan gözlerini kapatmıştı. Sadece yukarıdan gittikçe uzaklaşan ‘denize adam düştü çığlıklarını duyuyordu. Suya gömüldüğünde büyük bir panikle gözlerini açtığında yanında birisinin daha olduğunu gördü. Bu bir tesadüf olamaz diye düşündü. Yaşamla ölüm arasında yaşadığı gelgitler arasında daha sonra adının Emir olduğunu öğrendiği adamın kendi hayatını hiçe sayarak hayatını kurtarmak için suya atladığını öğrendi. Gemiden indirilen filika yanlarına gelinceye kadar kendisini suyun üstünde tutmuştu. Deniz turu bitinceye kadar uzun, uzun konuştular. Tur bittiğinde ise Emir Dağlı Gürleyen Holdingin önemli bir çalışanı olmuştu. Bu olaydan sonra geçen beş sene Emir Dağlıyı çok iyi yerlere getirdi. Şimdi ise bu beraberlik son buluyordu. Emir bir tek şart ileri sürmüştü. Çağırmadan yanına gelmem. Eğer gelirsem bu son gelişim olur. Bu tür adamları sonsuza kadar elinin altında tutamazsın. Eninde sonunda avucundan uçup giderler. İşte Emir’in de, demek gitme zamanı geldi diye düşündü.
********
2
On saat önce
Emir Dağlı günlerdir bir karar aşamasında olduğunu hissediyordu. Gündüzleri koşuşturmaktan pek düşünmeye fırsat bulamasa da, akşamları İzmir’i düşünüyordu kendisi için iyi bir deneyim olabilirdi. Biraz hayatına heyecan katmak hiçte fena olmayacaktı.
Düşünceleri beş sene kadar gerilere gitti. İhtiyarla karşılaşma planını büyük bir özenle hazırlamıştı. İhtiyarın o yaz tatil için mavi turu seçtiğini öğreninceye kadar akla karayı seçmişti. Gerisi kendisi için sadece detaydı. Ama kaza hariç. Fevzi beyin bir an için dengesini kaybedip denize düştüğünü gördüğü anda bütün planlarını bir kenara atıp sadece boğulmak üzere olan bir adamı kurtarmak için peşinden denize atladı. Ondan sonra yolculuk boyunca hiç ayrılmadılar çok iyi bir arkadaş olmuşlardı. Gezinin son günü ayrılmadan evvel şartlarını ortaya koyarak
Beraber çalışıp çalışamayacağını sordu Fevzi beye. Öyle ya adam koskoca Türkiye’nin en büyük kuruluşlarından biri olan Gürleyen Holdingin her şeyi idi. Fevzi Bey de açıkçası Emir Dağlının kariyerinden etkilenmişti
Sabah yatağından kalkar kalkmaz İlk işi İhtiyarın sekreterini telefonla aramak oldu:
_ Lütfen bana Fevzi beyin benimle görüşeceği saati bildirir misiniz?
_ A durun bir dakika Emir Bey. Fevzi Bey bu gün saat on bir kırk beşte sizinle görüşecek. Ayrıca öğle yemeğini sizinle beraber yemek istediğini not olarak bıraktı.
_ Tamam, teşekkür ederim vaktinde orada olacağım.
*******
Tuğrul Ahmet Pekel/ 2010 Haznedar
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.