- 450 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Darwinistlerden 'İşte Öylesine Hikayeler'-II
Kara canlısı olan sürüngenlerin nasıl olup da uçmaya başladıkları konusunda öne sürülen iki evrimci teori vardır. Arboreal ve Cursorial teori.
Arboreal teoriye göre kuşların ataları ağaçlarda yaşayan sürüngenlerdir ve bunlar zamanla "daldan dala atlayarak kanatlanmışlardır".
Cursorial teorinin temel argümanı ise, bazı sürüngenlerin böcek avlamak için ön kollarını uzun süre ve sık sık çırptıkları ve zaman içinde de bu ön kolların kanatlara dönüştüğü şeklindedir. Kanat gibi son derece kompleks bir organın, sinek yakalamak için birbirine çırpılan ön kollardan nasıl meydana geldiği hakkında ise hiçbir açıklama yapılmamaktadır. ial teorinin önde gelen savunucusu John Ostrom, her iki hipotezi savunanların ancak spekülasyon yapabildiklerini itiraf ederek şöyle der: " Benim ’Cursorial predator’ teorim gerçekten de spekülatiftir. Fakat arboreal teori de aynı şekilde spekülatiftir".- 1
Ayrıca herhangi bir mutasyonun bir sürüngenin ön ayaklarında belirsiz bir değişime neden olduğunu varsaysak bile, bunun üzerine yeni mutasyonlar eklenerek "tesadüfen" bir kanat oluşmuş olabileceğini öngörmek tamamen akıl dışıdır. Çünkü ön ayaklarda meydana gelecek bir mutasyon, canlıya çalışır bir kanat kazandırmadığı gibi, onu ön ayaklarından da mahrum bırakacaktır. Bu ise, bu canlının, diğer türdeşlerine göre daha dezavantajlı (yani sakat) bir bedene sahip olması anlamına gelir. Evrim teorisinin kurallarına göre de, doğal seleksiyon vasıtasıyla bu sakat canlı elenecektir. Kaldı ki, biyofizik araştırmalara göre, mutasyonlar çok nadir gerçekleşen değişimlerdir. Dolayısıyla, bu sakat canlıların milyonlarca yıl eksik ve güdük kanatlarının küçük küçük mutasyonlarla tamamlanmasını beklemeleri, her yönden imkansızdır.
Bu teorilerin iddiasına göre, geçmişte dünya üzerinde "yaşamış olması" gereken ara geçiş formlarına da hiçbir zaman rastlanmamıştır.
...
Yazıda dikkatinizi çeken bir konu oldu mu?.. Sürüngen uçabilme çabası içinde olduğuna göre henüz uçabilen bir canlı olmaması gerekiyor. Ama farkettiğiniz gibi, sürüngenin ağzı sulanarak avlamaya çalıştığı canlı, saniyede 1000 kez kanat çırpan mükemmel kanatlara sahip bir sinek. Eee uçabilen canlı varmış, hem de mükemmel uçabilen. O zaman bu sürüngen ona özenmiş olmalı. Nasıl özenmesin saniyede 1000 kez kanat çırpmak, muhteşem bir sayı. Sinek bu sırada ısınmıyor ve yanmıyor da üstelik.
Tek güç sahibi Allah’tır. Güç sahibi olduğunu iddia edenler büyük yanılgıdadırlar.
Ey insanlar, (size) bir örnek verildi; şimdi onu dinleyin. Sizin, Allah’ın dışında tapmakta olduklarınız -hepsi bunun için biraraya gelseler dahi- gerçekten bir sinek bile yaratamazlar. Eğer sinek onlardan bir şey kapacak olsa, bunu da ondan geri alamazlar. İsteyen de güçsüz, istenen de. (Hac Suresi, 73)
1-John Ostrom, "Bird Flight: How Did It ı", American Scientist, January-February 1979, vol 67,
NOT: Bunu duyduktan sonra, kollarını çırparak geceleri gizlice uçma çalışmaları yapan Darwinistler olabileceğinden fena halde kuşkulanmaya başladım. Çırpınırken yakalanacak olurlarsa, uçamamalarına gerekçe olarak kollarını çırpma sayısını tam olarak tutturmamadıklarını bile söyleyebilirler :)
YORUMLAR
Arboreal yada Cursorial teori
Yada evrim adına anlatılan bütün masalların
Yada materyalizmin
Bilimsel platformda tek bir adı vardır
"İnkar seremonisi"
Ve inancın elmas kılıcıyla
Çoktan kafası koparıldı beyefendi
Çocuklar bile inanmıyor artık bu masallara
Çok uğraştım maymun olamadım
Acaba ellerimi çırpsam uçarmıyım ki?