- 549 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
“EVET” DİYECEĞİZ AMA…
Anayasanın bilmem kaç maddesi değişecek…
TBMM ekseriyetle kabul etmiş, Cumhurbaşkanı onaylamış.
12 Eylül 2010 da da halkoyuna sunulacak.
Halk “evet” derse yürürlüğe girecek, “hayır” derse yok sayılacak.
“Evet” denilmesini isteyenlere bakarsak; bu değişiklikleri hayata geçirirsek, güllük gülistanlık bir Türkiye bizi bekliyor. Artık çeteleşmeler olmayacak, yargı bundan böyle tıkır tıkır çalışacak, cunta heveslileri artık isteklerine nail olamayacak. Çalışan kesim toplu sözleşme haklarını tam olarak elde edecekler, anayasa mahkemeleri artık kendini TBMM nin üzerinde göremeyecek vesaire, vesare…
“Hayır” denilmesini isteyenlere bakacak olursak,Türkiye’yi bir felakete sürüklenmekten kurtarmak için “hayır” demek gerek…
Şahsi görüşümü sorarsanız ben de “evet” diyeceğim ama düşünmeden de edemiyorum:
Bu anayasa kabul edilirse artık yargı sistemimiz tümüyle islah edilmiş mi olacak?
Keşke olsa. Ama bana göre bu mümkün değil. Dünyanın en güzel sistemini de kursanız, bu sistem de insanlar vasıtasıyla işletilecektir. Siz hukuk insanını yetiştirirken ona Allah korkusu, hesap verme şuuru ve ilahi adalet kavramını vermemişseniz, sisteminizin bir açığını bulur, yandaşlar edinir ve bugün şikayet ettiğiniz nahoş durumlara yeniden gelirsiniz. Ondan sonra da “garibana kelepçe, kodamana elpençe” vaziyetleri zuhur eder.
Elbette mesleki bilgilerini mükemmel vereceksiniz. Hak hukuk kavramları, hukukun üstünlüğü, adaletin önemi, demokrasinin faziletleri, halk iradesi vesaire konularında çağın ve mesleğin gerektirdiği bilgileri en iyi metod ve müfredatla, ehliyetli ve liyakatli hocalarla vereceksiniz. Ama bunun yanında mutlaka, Allah sevgisi, Allah korkusu, vatan millet sevgisi konularını da mükemmel bir şekilde vermeniz gerekiz. Allah korkusu ve Hakk’a hesap verme duygusudur ki, insanı; görevlerini istenilen şekilde yapmaya sevkeder. Allah korkusu olanların birbirlerini denetlemeleri, çeteleşmeyi ve dayanışarak hukuku yozlaştırma girişimleri gibi bugün şikayetçi olduğumuz hususları, daha baştan boşa çıkarır. Bu eğitimi ve altyapıyı vermez isek, birgün gene bugünkü şikayetlerimizin zuhur edebileceğini bilelim.
Sadece hukuk dalında mı bu geçerli. Aklımıza gelen bütün dallardaki insanların yetiştirilmesinde buna özen göstermemiz gerektiğini artık anlayalım.
Söz gelimi, vatan savunması ile görevli silahlı kuvvetlerimize her kademede personel yetiştireceğiz. Bu kişilerin eğitim ve öğretimlerinde, vatan savunması için gerekli bütün bilgiler, en modern şekilde en geçerli programlarla, en ehil ve liyakat sahibi hocalar vasıtasyla verilmelidir. Bunun yanında Hakk iradesi, halk iradesi, demokrasi, Hakk’a hesap verme şuuru, halk sevgisi gibi dersler de etkili bir şekilde verilmelidir. Bu husularda yeterli ve doyuyrucu bir eğitim yapamazsanız, günü gelir, eğitip eline silah ve imkan verdiğiniz insanlar, kendi insanlarına silah çekip cuntacılık heveslerine kapılabilir. Elbette hepsi değil ama, içlerinden bir kısmının, Fadime Şahin, Müslüm Gündüz senaryoları yazmaya ve oynatmaya başladığını, silahını düşmana değil halkına karşı çevirme eğilimine girdiğini, birgün gelip Hakk’a hesap vereceğini aklına bile getirmediğini görürsünüz.
Kendi görevi olan ülke savunmasında lazım olacak istihbaratı başkalarının istihbarat kaynaklarından elde etmekte bir mahzur görmediğini, bunun yanında kendi istihbarat imkanlarını, köfteci kebapçı fişleme ve kategorizasyonu için kullanmakta olduğunu görürsünüz.
Dünyanın en mükemmel anayasasını da yapsanız, o personeli yetiştirirken gerekli bilgileri vermemişseniz, bir gün silahın size dönmesini önlemeniz mümkün değildir. Hukuk sisteminin kendi halkınız aleyhine işlemesini önlemeniz mümkün değildir. Eğitim ordusunu da bu şekilde yetiştirmezseniz, ülkedeki suç artışının bir gün önüne geçilmez derecelere çıktığını görürsünüz.
“Evet” demesine diyeceğiz. Daha mükemmel bir anayasa isteme hakkımız baki kalmak üzere, bu anayasa değişikliklerinin hayata geçmesi için elimizden gelen çabayı harcıyacağız. Ama şunu hep haykırdık ve bütün gücümüzle haykırmaya da devam edeceğiz. Ta hayata geçirilinceye kadar:
ÖNCE AHLAK VE MANEVİYAT!..
Ekrem Şama
www.ekremsama.com
YORUMLAR
Ekrem Bey, referandum ile ilgili fikrini ortaya koymuşsun. Bu güzel ancak şuna dikkat edilmemiş. Devlet ve millet lehine yaraması bakamından evet'i ve hayır'ı iyi analiz etmeniz gerekirdi. Burada, hayır diyenleri hassasiyetleri ülke ve millet adına daha önemliydi. Evet diyenler bugün gördüğümüz üzere, şapkalarını önüne almışlar ve kara kara düşünmeye başlamışlardır. Sonucun böyle olacağı belliydi... Saygılar...
“Evet” demesine diyeceğiz. Daha mükemmel bir anayasa isteme hakkımız baki kalmak üzere, bu anayasa değişikliklerinin hayata geçmesi için elimizden gelen çabayı harcıyacağız. Ama şunu hep haykırdık ve bütün gücümüzle haykırmaya da devam edeceğiz. Ta hayata geçirilinceye kadar:
ÖNCE AHLAK VE MANEVİYAT!..
çok güncel ve anlamlı.katılıyorum.saygıyla