- 590 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
TÜRKLER DISARIYA!..
Fabrikanin paydos sireni caldiginda mutluluktan havalara ucuyordu sanki.Son vardiyeye gelenlerin telasini umursamadi bile.Gelenlerin cogunlu Türk`tü zaten.Oldum olasi isinamamis
ti bu yabancilara.Zaman zaman:
„Tanrim,bu bas belasi yabancilari,hele de domuz Türkleri basimiza neden bela ettin,anlamis degilim dogrusu!.“ Demekten kendini alamiyordu.
Daha gecenlerde ülkenin kuzey eyaletlerinde Türklere karsi yapilan kundaklama hareketine nasil sevinmisti.Hic alisik olmadigi halde is dönüsü gittigi birahanede:
„Bütün biralar,benden!“ diye nara atinca;kirk yillik biraheneci Peter,saskinligini gizleyememis:
„ Hayirdir Tobias!Tanri,gökten sana eura mi yagdirdi yoksa?Benim bildigim cimri Tobias,aldigi nefesin bile hesabini yapar.“
Tobias:
„ Sorma, Peter!Bugün cok mutlu günüm!Kuzey eyalette sehrin birinde Türkleri kundaklamislar.Dazlaklar,bir kac kisiyi yaralamislar.Biktik artik bu yabancilardan!Geldikleri gibi defolup gitsinler!Hadi Peter,durma,doldur kadehimi .Bu aksam da tiksirincaya,patlayincaya dek icmek istiyorum.“
Peter`in uzattigi birayi bir dikiste bitirdi.Yan masada oturanlar,bedava gelen biralar karsisinda; Tobias`a tezahürat yapmakta gecikmediler:
„Sen,bir tanesin,biz Almanlarin yüz akisin.Her Alman senin gibi yabanci düsmani olmali…“Hep birden yaptiklari alkislarla Tobias`in gögsünü kabarttilar.
Sacli, sakalli Peter,birahanenin bugünkü havasindan da oldukca memnundu.Bu aksam da erkenden dolmaya baslamisti icerisi.Birahanesine yabanci müsteriler pek ugramazdi.Ugrasa da; gelen müsteriler,hristiyan olduklari icin sorun cikmazdi.Önemli olan Türklerin gelmemesiydi.Yeni nesil Türkler,dazlaklar kadar tehlikeliydi onun icin.Gözlerini budaktan esirgemiyorlardi.Simdi yeni yetme bir Türk müsteri dahi olsa,icerinin atmosferi hemen degisiverir,rahati kacardi.
Tobias,ictigi üc bes biradan sonra derin bir sessizlige gömüldü.Yasi ellinin üzerindeydi.Emekli olmak onun icin hayaldi.Bir on yedi yil daha fabrikada calismasi gerekiyordu.Bu da yetmiyormus gibi yeni Merkel hükümeti,emeklilik yasini yetmise cikarmak istiyordu.“Emeklilik“kavrami aklina geldikce;icten ice basbakan Merkel`e kalayi basardi.
Son kadehini de kaldirdiginda ictigi biralarin sayisini unuttu.Hesabi ödeyip merdivenlerden yalpa yaparak disariya kendini attiginda bir kac adim sonra yere yüz üstü kapaklandi
.Yattigi yerde „pis Türkler,Türkler disariya! !“ diye mirildanip duruyordu.Ayaga kalkmak istese de bir türlü dengesini saglayamiyor,tekrar yuvarlaniyordu yerlerde.Yine agzindan ayni galiz kelimeleler cikiyordu:
„Pis Türkler!Pis Türkler!“
Gecenin karanliginda gelip gecen Almanlar,yerde yuvarlanan Tobias`a aldirmadan uzaklasiyorlardi.
Cok gecmeden iki arkadas,kendi aralarinda ana dillerini konustular.
„ Yerde yatan Alman`i kaldiralim!“
Ahmet ve Orhan,yillardir Almanya`da isciydiler.Almanya`ya birlikte gelmislerdi.Ayni köyün cocuklariydilar.Memlekette ayrilari gayrilari olmadigi gibi burada da ayniydi.Can ciger iki kardes gibiydiler.Herkes onlara giptayla bakiyorlardi.Hatta serzeniste de bulunmatan geri kalmiyorlardi,zaman zaman:
"Bu devirde kardes kardesle zor anlasiyor,sizin dostlugunuz ise yillardir devam ediyor,helal olsun size" diyorlardi.
Isin güzel tarafi ayni fabrikada calisiyorlardi.Yakin bi r ilceden akraba ziyaretinden dönüyorlardi.
Kollarindan tutup kaldirdiklarinda Tobias`i hemen tanidilar.Karsi komsulariydi.Onun alkol bagimlisi ayni zamanda Türk düsmani oldugunu da cok iyi biliyorlardi.Taksi cagirmadan önce Orhan:
„Tobiasìn durumu cok kötü.Inan ki karisi Christiane,onu kesinlikle eve almayacaktir.“
Ahmet:
„Önemli degil dostum! Komsumuzu;sokaga atacak degiliz ya!Tanri misafinin basimizin üzerinde yeri var.“
Biraz sonra ticari taksiyle Stöken`de ki Alte Zigeale str.geldiler.
Kapinin ziline bastiklarinda kapiya kapiyi acan karisi Christiane,yaygarayi koparmakta gecikmedi:
„Tanri`nin belasi domuz,yine mi sarhos geldin.Defol!Senin bu evde yerin yok!“demesiyle kapiyi kapatmasi bir oldu.
Düsündükleri gibi oldu.Tobias,eve alinmadi.Ahmet ve Orhan,komsularini sokaga atamazlardi.Kendi aralarinda: „Bende kalsin „ diye birbirlerine israr ettiler.
Ahmet,biraz daha güclü kuvvetliydi.Tobias`i sirtina kaldirdi.Merdivenlerden cikip ikinci kattaki dairesinin ziline yüklendi.Komsusu coktan kendinden gecmis,horulduyordu.
Kapiya acan esine:
„Tanri misafiri kabul ediyor musun,karicigim?“
Karisi Leyla,komsusu Tobias`i hemen tanidi.Ve basina gelenleri de tahmin etmekte gecikmedi.
„ Ne yapsin Christiane bacim,her gün dayanilmazki !
Tobias,sabah uyandiginda baska bir yatakta kendisini buldu.Birazdan komsusu Ahmet, gülerek kendisini kahvaltiya cagiriyordu:
“ Günaydin kardes!Hadi bakalim kahvalti hazir!”
Bir an dün gece yasadiklari, flim seridi gibi gözlerinin önünden kayip gitti.Gizli bir nedamet duygusuyla söylediklerinden utandi.Bu zamana dek ne kadar negatif davransa da
Türk komsulari, o denli pozitif davranmaktan geri kalmiyorlardi.Dün gece de yine ayni sekilde yardimina kosmuslar,simdi ise hic bir sey olmamis gibi kahvaltiya cagiriyorlardi.
Kendisinden utandi.Bir daha Türkler hakkinda yapilan manipilasyonlara inanmayacak hatta karsi bile gelecekti.Buruk bir sevincle:
„Danke schön Ahmet! Danke schön Türkler!..“
BITTI
YORUMLAR
Hoş geldin tekrar Ayhan Abi...
Görüyorum ki, alt ettin Almanları yine...
Oruç işleri oralarda ne alemde bilmiyorum ama, ben yine de hayırlı Ramazanlar diliyorum sana...Bırak şu soğuk memleketi de tezgahına, sokaklarına, sıcacık vatanına dön artık.