Şems’sin Gönül Şemsiyesi Ol Can Çiçeğim
hayrettin taylan
Şems’sin Gönül Şemsiyesi Ol Can Çiçeğim
-Güzellerin Yağmurunda Islatma Beni
İçinin içinde kırılmış umutların yaşanma fidesi öylesine nefesinle büyümüş.Şimdi susuz, sensiz,bir günlerin göz pınarlarında ıslanıyor.
-Uykularından, huylardan, bekleyişlerden hayat bulduğu aşk dalları çiçek olmaya kani. Alın yazının ilk baharında aşkınla açılmak istedim, aşkınlar saçılmak istedim. Onca kara kışı yaşayan kara bahtım meyve olmak için aşk dağındaki karların yarlarıma , yaralarıma erimesini bekliyor hayat.
-“ Aşıkların gönüllerinin yanışıyla gözyaşları olmasaydı, dünyada su da olmazdı, ateş de” Benim ateşim de ,suyum da sensin. Bu aşk nadasında seni bekliyor ilgim, ruh toprağım.
-Sıcacık özleyişin cesaretli provasındayım. Kendim ile aşksızlık arasındaki bütün duygulara kreasyonumlar deniyorum. Her duyguyu giyiyorum hayata,hiçbiri aşk gibi üstüme yakışmıyor. Bana zorla giydirdiğin bu aşk takımını çıkar üstümde,eskidi.Hep siyah takım giyilmez ki sensizlik defilesinde. Ben aşkın beyaz kreasyonuyum.Ben aşkın renk cümbüşüyüm. Ben aşkın ta kendisiyim,her gün beni aşkından giydir.Kirlenmiş gönül gömleklerimi yıkayama gelen güzellerin deterjan sevgilerinden kurtar.
- Öpücüklerle,hazlarla,anlık akışlara ütülenen ruhumun kırışıklarını gel sen ütüle. Çift izlerimi ancak sen giderebilirsin.
- Ben aşkın giyilmemiş en şık elbisesi gibi senin vitrininde bekliyorum. Cansız bir manken ile tek farkımız, gözlerim nemli ,sözlerim senli, şıklığım senli, özlemim senli.
- Gel, gönül pazarını gezerken en baştaki vitrinde ben duruyorum, bıraktığın gibi.Beni al,senden.Bu ömrün defilesinde defolu arzular ağında eskiyip gideceğim.
- “Bir tane canım var ama, yüz bin bedenim.
Can neymiş? Neymiş ki beden? İşte ben’im.
Bir başkası var ya: işte ben, ben! O, beni
Sevsin diye bir başkası oldum kendim.”
-
- Bizi buyur eden ben ülkesinde seni sevmeye doyamadım. Kendim oldum,kendimi buldum, sözün ağladığı aşk dehlizlerinde.
- Yalnızlığımızı tutuşturan gecelerin hecesinde yaşarız,ansızlığı.
Biri olsun yanımda,eve gelişimi hızlandıran, beni bekleyen, bana gülümseyen, beni toplayan biri olsun deriz.
-İşte beni kendime toptancı yapan bu anların sen şafağındayım.Bülbül olup şeydalığına ötüyorum . Yalnızlık ,özgürlüğün ateşi olsa da bir yere kadar yanılıyor, bir yere kadar kül olunuyor.Hep ateşle yaşamak da olmuyor can çiçeğim.
-Canımda,yüreğimde,kanımda,aşkımda,ölümsüzlüğümde açıldın.Senin kurutacak başka güzellerin iklimine atıp gitme.
Gözlerimdeki günah renginin gökkuşağını büyütüp durma can yangınlarımda. Beni esrik hazların uçurumunda güzellere öten bülbül-i şeyda yapma. Yalansı heveslerin nefeslerinde yaşamayı huzur olarak yaşamak aşk diye sunmasın kader.
-Ben senin ederinin dünyasıyım.Ben ;ancak sen ederim, beni kovma yaralı kalbinde. Başkası ;ancak yaramın yara_a bandı olur.Anlık iyileşmelerde bant atılır, yine sensizlik kanar.Yine gelişin uzar ömrümün sahillerinde.
“Gitsin, güzelim, hepsi de, tek sen gitme.
Ey dost, ey gam ortağı-bizden gitme.
Ey gülbeşeker, şarap koy, iç, doldur, gül.
Dünya süsü saki, alla sen gitme.”
- Arlar aralanır senli uykulardan ben aralanır,rüyalar sığmaz sevgimiz. Vuslata dair deryalarımızın vanası açılır, bizi yıkar hüzünlerden. Damla damla ağlayışların karışır.Senin Dicle olarak karıştığın Fırat’ım dile gelir.
- Basra’dan sonsuz bir aşk okunur. Bu sevda ırmağı kurumaz, bu göz pınarların sevi akışı susmaz.
-Yalnızlığımız üstüne kurulan barajlardan sana özel elektrik üreten gönül mühendisi Farhat’ım. Yüz hatlarım gülüşünle şekillenmek istiyor yeniden.
-Karanlık bıraktığın gönül evim şimdi Kodes olmuş .Senin yerinde olmak isteyenlerin işlediği sevme cezasını çekildiği yer olmuş.
- Gelen her güzel bu “Kodeste “ bir ömür kalmak istiyor. Can duvarlarımdaki yazıları görüyorlar.Her yerde sana yazdıklarım, her demde sana akan buhurlarım, her bakışta seni sevdiğimin fotojenik hüznü aktığını görünce çekip gidiyorlar can çiçeğim.
- Sen her zerremde çiçek çiçek açılıp unutulmaz aşk çiçeği olarak aşka kokusu saldıkça bu gönülde senden başka olmaz emin ol…
Sensiz güzeller sihirbazın şuhları ,iksirleri gibi.Sense , Musa’nın asası gibisin.Sen olunca, senin bakışın, beni yakışın, gelişinin asası yere serilince , bütün sensiz ben olmaya çalışan güzelleri yutar.Beni “Firavun “ kılıp aşkını mumyalamayı deneme.
-Senin için Tur dağına çıktım.Orda tövbelerimi de yuttu aşk asan, vicdani asam.
-Sayıya sığmayan özlemlerimi anlatmak için, pişmanlığımın aynasında
ruhumuzu ören beklentinin bekri ozanı olarak sana yazıldım.
Sevi imgelerinde ,tutku mazmunlarında, senli her söz ve utulmaz özlerde kendimi aradım.Kendimi buldum, kendime geldim. Sana vurgun aşk güneşimi biraz daha parlattım.
-Yarın senin üstüne aşk gibi doğmaya hazırım. Bu gece yaralı yüreğimde ay gibi görün. Aydınlan bu anlatılmaz;ancak yaşanır olan tutkumuzda. Sana geldim,kendime geldim, aşka geldim.Aşk ile aşka ,sen ile sana,ben ile içimdeki bin bene geldim .Budur hayat, budur aşk can çiçeğim
Ben senin Şems’in.Güzellerin yağmuru yağıyor ta yaram yarama .Gel Şems’sinin gönül şemsiye ol.Islatma beni Can çiçeğim.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.