- 615 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
hayat kuralsız oynanan bir oyundur, içinde anlar yaşanan.
çok sıkılıyordum evde oturmaktan, artık birşeyler yapmam gerekti. bu dört duvarla çevrili ve karanlık dünyamdan birazcıkta olsa kurtulmam lazımdı. sadece bir ışık istemiştim. ama düşündüm gözlerim görmese bile bunu yapabilirdim, çıkabilirdim dışarıya.
işte o an gelmişti, yemeğimi yemiş, ve dışarıya çıkmak için hazırlanmıştım. bastonumuda aldım ve, ilerliyordum, evet! evet! gidiyordum ben inanamıyorum. diye mırıldanıyordum içimden.
aman allahım ne güzel bir hava, kuşların sanki bana hoşgeldin dediklerini duyoyor gibi oluyordum. evden iyice uzaklaşmıştım nereye gittiğimi bilmiyordum, sadece içimden garip düşünceler geçiyordu.
biraz daha yürüdükten sonra, eve gitmek için geri dönüyordum, ve yoldan bir kaç kişi geçiyordu. hemen, bakarmısınız? dedim ve bir çocuk . efendim diyerek yanıma doğru geliyordu. ben hemen. sanırım yolumu kaybettim bana yardım edermisiniz dedim, ve çocukta hiç itiraz etmeden, tabiki yardım ederim diyerek koluma girmiş ve yolumuza devam ediyorduk.
biraz daha yürüdükten sonra, bir parkın yanından geçiyorduk. ben içimden acaba söylesem, biraz otururmu diye mırıldanmıştım. ama o ben söylemeden. şu anda bir parkın yanından geçiyoruz, isterseniz biraz oturalım. demişti bile. bende tabiki, oturalım biraz dedim ve parkın içerisine girerek, bir banka oturduk.
acaba şu an etrafımda neler var?, şuan, gökyüzüne bakıldığında, nasıl bir görüntü görünüyor? ve bir çok soru ve soru işaretleriyle, bir kedi misali içimi tırmalayan, sorular geçiyordu aklımdan.
biran düşündüm, acaba sormalımıyım? diye .
evet! evet! sormalıydım.
hemen, size bir şey sorabilirmiyim? dedim ve cevap vermedi. bir kaç sanıye sonra bir daha, size bir şey sorabilirmiyim? dedim ve yine cevap vermedi.
acaba gitmişmiydi?, yada , parkta oynuyormuydu? diye içimden düşünmeye başlamıştım.
evet gitmişti çocuk, peki ama neden? bunu tahmin etmek sanırım zor değildi.
oda biliyordu, benim gözlerimin görmediğini. oysa bilmiyordu, benim sokakları öğrenmem gerektiğini, ailemin yardımına ihtiyaç duymadan, birşeyler yapmam gerektiğini, ve daha çok şeyi bilmesi gerektiğini.
acaba kim öğretecekti bunları ona?
saat epeyi ilerlemiş, ve akşam olmak üzereydi. parktaki çocukların seslerinden anlıyordum, hepsi yavaş yavaş evlerine doğru gidiyorlardı.
evet! benimde gitmem lazımdı, ve parkta iki, üç çocuktan başka kimse kalmamıştı.
yavaşça yerimden kalktım, ve çocukların seslerinin geldiği yöne doğru yürümeye başladım.
evet yaklaşmıştım çocukların yanına, içimi bir düşünce kaplamıştı. acaba, bu çocuklarda, o çocuğun yaptığını yaparsa? diye düşünüyordum.
ne olursa olsun, söylemeleyim dedim ve, hey çocuklar bakarmısınız? diyerek seslendim.
bir kaç saniye sonra bir çocuk. buyrun ne istemiştiniz? demişti ve bende bir iki dakika, buraya gelebilirmisiniz? diyerek, çocuğu çağırdım. ve çocuk gelmişti.
ve ben. sanırım, yolumu kaybettim, bana yardımcı olabilir misiniz? dedim.
çocuk, evet tabiki, yardımcı olabilirim. diyerek koluma girdi ve ilerlemeye başlamıştık.
bir kaç dakika geçmeden, çocuk. size birşey sorabilirmiyim? dedi. ve bende, tabiki sorabilirsin dedim.
bir kaç saat önce, buraya bir çocukla gelmiştiniz. o size haber vermeden gitti,peki o anda neler his ettiniz? dedi.
ben bir kaç saniye geçtikten sonra.
ilk başlarda çok üzülmüştüm,ve hatta, bir daha sokağa çıkmayı düşünmüyordum, yani kısacası,birazcıkta olsa,umudumu kaybetmiştim.
bak çocuk, hayat kuralsız oynanan bir oyundur, içinde anlar yaşanan.
o an o cocuk vardı burada, belki senin kadar olgunlaşmamıştı. o an yaşanıp giti.
şimdi yeni bir an ve o anın içinde sen varsın.
evet sevgili arkadaşlar. bu anda yaşanıp gitti, yeni bir anda görüşmek üzere......
yazan, mehmet......
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.