- 1957 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
bir dost'a mektuplar I
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Kendin sanıyorsun belki geceyi,belki de kendine sayıklıyorsun yaşanmış saydığın her bir heceyi.Şiir kokuyorsun...Bir ucundan tutup cümleyi sürüklüyorsun peşin sıra.Uçurum sanıyorsun bastığın her çukuru.Oysa parmak ucun çukurda.Korkuyorsun kendinden.Yenik saydığın yenilmemişliğinden.Susmaktır en büyük eylem.Susuyorsun...İki dizenin satır boşluğunda bile şiir kokuyorsun...
Çocuklar geliyor bahçene.Düş kaçağı çocuklar...Düş bu ya,pantolonları yamasız,ellerinde şeker.Salıncaklar kurulu.Üstelik kanamıyor dizlerindeki yara.Tüm dinginliğinle izliyorsun.Ne gariptir,söğüt altında umut açan çocuk yüzlerine bile gülümsemiyorsun.Uçurtma salıyor içlerinden biri,seriliyor maviye.Mavi mavinin içinde.Kendini ipin ucuna bırakıyorsun.Yönlerin iki minik elin terinde.Takılıp bir tele,ağlıyorsun.Akan yaşın her zerresinde şiir kokuyorsun...
Türkün başlıyor acı bir siren sesiyle.Eşlik ediyorsun.Nefesin ezginin lezzetinde.
"Bu kadar huzur yeter ! "
Susuyorsun...Katlayıp ruhunu iki ucundan şiir akıyorsun geceye...
Sana bıraktığım kaldırımların canı acıyor sökülen her parke taşında.Söküyorsun...
Bir uğultu oluyor türkü,kayboluyor avucunda.
Ne vakit bir umut çalsa kapını,hep aynanın tersini çeviriyorsun.
Şimdi çek gökyüzünü üstüne...
Saklan...Güneş doğacak !
Ferhat Gülsün - Genç Kalemler