SABRIN SONU SELAMET

• 21 Mayıs 2010 Cuma 14:51:55

“Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır.” Sadi

Sabır katlanılması zor olan acı, hastalık, haksızlık, felaket gibi durumlar karşısında umutsuzluğa kapılmadan gösterilen dayanma gücüdür.

Sabırlıysanız bambu, sabırsızsanız kuşkonmaz yetiştirin. Şöyle ki, kuşkonmaz çok yıllı bitki olup, bu bitkinin ekilip büyümesi için en az 1 ila 3 yıl gerekir. Dördüncü yılda verim alınmaya başlanır.

Bambu ağacının ise tohumunda ilk yıl pek bir değişiklik olmaz. İkinci yılda toprağın içinde filiz verir. Üçüncü ve dördüncü yıllarda toprak içindeki gelişimine devam eder. Bambu ekenler büyük bir sabırla beşinci yılın sonunu beklerler. Çünkü beşinci yılın sonunda bambu toprak üstünde yeşermeye başlar ve iki ayda 8 cm kalınlığa, 27 m yüksekliğe kadar uzayabilir.

Bambu ağacı 27 metre boya iki ayda mı, yoksa beş yılda mı ulaşmıştır? Bu yüzden Bambu ağacı sabrın, başarının, gücün ve dayanıklılığın timsalidir. İşte yılmadan beş yıl sulanıp gübrelenmeyen bir ağacın büyümesinden hatta var olmasından söz edilemeyeceği gibi başarı için de çalışma, azim ve sabır gerekir.

Şüphesiz ki Allah, sabredenleri sever. Allah, sabredenlerle beraberdir. Diğer bir deyişle her türlü acı, sıkıntı, eziyet, haksızlık, hastalık, sakatlık ve fakirliğe tahammül edenler, nefis denilen isteklerinden ve kötü eğilimlerinden vazgeçerek İlâhî Yasa’ların emirlerine uyma sabrını gösterenlerdir. Bu yüzden inançlı olanların sabrı da büyüktür. Sabır, imanın yarısıdır (Hadis-i Şerif).

Allah size sabır gücü verir. Nasıl ki eskiden savaş zamanlarında, düşmana karşı hazırlıklı olmak, yılmamak, bütün gücünü seferber ederek sonuna kadar sabırla karşı koymak suretiyle düşman geçildiyse zafere ve mutluluğa sabırla ulaşılır. Yani olacak veya gerçekleşecek bir şeyi acelecilik etmeden bekleme gücü yine o ilahi güçten bahşedilir.

Bunun tersi de geçerlidir. Atalarımız; “Kimi aç, çıplak görürsen bu hali onun sabırsızlığına tanıktır” derken sabrın önemini de vurgulamışlardır. Hz. İsa “Hoşlanmadığına sabretmedikçe, hoşlandığını ele geçiremezsin.”, Mevlana “Sabır, kurtuluşun anahtarıdır.” demiştir.

Erken yat, erken kalk diyen atalarımız “geceleri salgılanan melatonin hormonunun kansere bağışıklığı arttırdığını” bilemezlerdi ama sabırla bunu yaşayarak öğrendiler. Öğrenme olgusu üzerine, A. Miller; “…önceden öğrenenler indirimli tarifeden öğrenir…” diye devam eden bir sözü ne kadar uygun.

Spor da sabrın sınandığı mühim alanlardan biridir. Zira kişinin kendine ve çevresine gösterdiği tahammül ile bu alandaki başarısı perçinlenir. Kısacası sürekli devam eden bir beden ve ruh eğitimi olan sporda kişiyi başarıya ve selamete; azim, çalışma ve sabır ulaştırabilir.