- 2604 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Papatya ve Gül
Doğada yeryüzü vadilerdeki yemyeşil ovalarının kırmızı gelincik tarlaları içine serpilmişçesine görünen papatyalar bir özlemli sevda gibi duruyor. Öyle güzeller ki derinlikli bakışlarımızda yârin sıcak koynundaymışsın gibi mutluluklu özlemli bir duruş sergiliyor olmalarına karşın yârin kırmızı boyalı dudağında ki sıcacık bir öpücüğün hasretini gidermek için sunulan bir aşk goncası gül kuşkusuz önemsemenin bir sunumu olsa da beceriler ve özenlerin dikkatinde her gülün ele batan bir dikeni vardır. Uzaktan bakarken tüm güllerin bir albenisiyle insanın hepsine sarılmak istemi bir düşün âlemi olsa da yaklaştıkça o güzel duran güllerin arasında kendin için uzanacağının seçiminde ne kadar zorlanılacağını her sevdalı bilir. Bu anlamda vazoda seyredilmektense koparılmadan dalında güzeldir gül…
Çok çeşitlilikte yaşam barındıran doğa, durağanlıklarında yaşam özlemi, rüzgârla işbirliğindeki coşkusunda sevda esintileriyle ve papatya güzellikleriyle sarıyor insanı. Biz ilgili evremizde gelincik tarlaları arasında ruhumuzu sarmaladık papatyalarla. İlk sevgi anlayışlarımızı papatyalarla pekiştirdik. Aklımızın erdiği sevgilerimizin bir pınar gibi çağladığı dönemlerde dalından kopardığımız papatyalarla seviyor sevmiyor diye bakardık falımıza ve sevgiliye kavuşmanın heyecanını veya ulaşamamanın üzüntüsünü böyle yaşardık. Bu anlamda papatya bir yaşam gerekçemizin içinde süslü bir sevda gibi durdu ve hala durmaya da devam etmektedir.
Bu güzelliklerde öyle anlar gelir ki bir gonca gül sunularak sevgilinin sesini duymak, aşkın yüzünü görmek, yüreğinden uzanan elini sıkmak isterken sevdamızın, aşkımızın biricik kaynağı, tüm aşk nehirlerinin aktığı sonsuz bir sevgi ovasını güzel papatyalar süslemektedir. Bunları yaşamak gereklidir. Hep yaşamda yeşererek güzelliği müjdeleyen doğa yüreğimizden can damarlarımıza değmese de akıp giden zamanı gün gerçeği gibi yaşamı süsleyecek sevdalı bir papatya özlemiyle yaşamak bize yakışan zarafet olacaktır.
Bedri Demirpençe
YORUMLAR
Bu yazıyı okuduğumda aklıma ilk gelen, o yeşilliğin özgürlüğünde kırmızısı, sarısı ve beyazıyla küçücük birtopluluk gördüm, el ele vermişler birbirlerinin etrafında dönüp duruyorlar. Tıpkı çocuklar gibi masum ve neşeli, oyunlarındalar. Seyre bile doyamıyorsun. Başta sevgiye ve herşeye sevdalı biri olarak bu güzel yazınızda böyle olduklarını hissettim.. SAYGILAR YÜREĞİNİZE SAĞLIK KOLAY GELSİN
öyle anlatmışsınız ki;
adeta papatyaların yapraklarını teker teker kopardım,
güleri kokladım,
gelincik tarlalarında koştum..
sevgiler..harika yazınızı ve sizi kutluyorum..
Bedri Demirpençe
İçten gelen her eylem ne kadar güzelliklidir...
İnsan ruhunu dinlendiriyor..
Değerlendirmeniz çok yalın...
Saygılarımla