- 927 Okunma
- 8 Yorum
- 0 Beğeni
GAİPTEN HABERLER
“ Fala inanma, falsız kalma” Bu söz, geleceğe ait meraklarımızı yenmek için ara sıra da olsa; başvurduğumuz “ Kahve falı, Tarot, İskambil Falı v.s. kullandığımız bir terimdir.
Kim olursa olsun, gelecekte yaşayacaklarına dair merakı vardır. Bu, önüne geçemeyecek hale bile gelebilir çoğu zaman. Ben de, hasbelkader, inancımın güçlü olmasına rağmen fal baktırmaya meraklıyım.
Günah olduğunu bildiğim halde eş dost muhabbetlerinde içilen bir fincan kahvenin ardından, takla attırdığım fincanın, anlayan kişilerin elinde, yorumlanmasını sabırla bekleyenlerdenim.
Yaratıcıya ve inancımıza göre yanlış olan bu alışkanlığı bilmeme rağmen, bu konudaki zaafıma yenik düşerek, çok sık da olmasa da , baktırıyordum.
Tanıdıklarımdan bir kişinin dikkatini çekmiş olmalı ki ; bana bir gün;
“ Nermin Hanım, sanırım siz kahve falı baktırmaya çok meraklısınız. Benim eşim, çok güzel kahve falı bakıyor. İsterseniz, bir gün gelsin baksın “
“ Tamam . Gelsin. “
Dedim ve arkasından da unuttum tabii ki. Aradan, neredeyse altı ay gibi bir zaman geçmişti. Bir hafta önce, tekrar işyerime geldiğinde, eşiyle tanıştırdı beni. Ayağıma kadar gelmişti. İşini gücünü bırakarak gelmişti üstelik. Canım istememesine rağmen, kırmamak için yanımdaki masadaki arkadaşımla birlikte kahvelerimizi içtik ve kapattık.
Fincanlar soğuduktan sonra, ilk arkadaşımın falına bakmaya başladı. Ellerini titretiyordu özellikle sanki. Arkadaşıma, sorular soruyordu. Annesinin adını ve kendi adını sordu. Yüzünü şekilden şekile soktu. Çok ilgimi çekmişti. Aynı zamanda da tedirgin olmuştum. Pişman olmuştum. Böyle bir şeye kalkıştığım için. Arkadaşımın falı bitmiş, sıra bana gelmişti. Bana da aynı soruları sordu, cevapladım. Fincanı açmadan, bana ilk söylediği söz ;
“ Nermin abla; sen arka arkaya, iki ölüm haberi alacaksın ! “
Kanım donmuştu bir anda. Yüreğim hızlı hızlı çarpmaya başladı. Hemen ;
“ Bakma bana istemiyorum. Nereden kalkıştım ki bu işe. Bakmanı istemiyorum “
Arkasından, bir şeyler daha söyledi. Hepsi de bana sorduğu sorulardan, kafasında oluşturduğu hayallerin ürünüydü. Beni tanımıyordu. Bir iki tutturduğu şey dışında, hiç alakası olmayan şeyler söyledi. Sinirlerim bozulmuştu. En çok da kendime kızmıştım. Mantıksız bir şeyin üzerine düşmem, mantıksızlıktan başka bir şey değildi.
Geleceği Allah’ tan başka kimse bilemez. İnancı olan bir insanın davranışının dışında bir davranış sergilemiştim. O günün ardından, birkaç gün bu olay beni huzursuz etti. Boşu boşuna sinirlerim bozuldu.
Hâlâ da kendime gelemedim. Depresyona soktu neredeyse. Aynı hatayı bir daha yapmam inşallah.
YORUMLAR
Evet ben de günaydın diyeceğim. Hem geleceği Allah'dan başka kimse bilemez diyorsun. Hem moralin bozuluyor. Neden? Falcı kadın iki ölü göreceksin dedi diye. Halt etmiş. Vakti zamanı gelince hepimiz öleceğiz ama, falcı söylediği için değil. Ecelimiz geldiği için.
sevgilerimle...
:)) Yaa sen fala baktırır mısın öyle.
Fala inanma falsızda kalma lafı bile ucundan kıyısından umut ettiğimizin işareti aslında.
Henüz on sekiz yaşındaydım. Zoraki komşularımız çok iyi fal baktığını inandıkları birine götürdüler. Neredeyse tüm mahalle gittik kadının evine. Sırf ben oyun bozanlık yapmayım diye ilk önce benimkine baktı kadın. Ne söyledi bil bakalım? Meğer çok tanıdık biri bana bağlama büyüsü mü nedir ondan yapmış, eğer çözdürmezsem ömür boyu evlenemeyecekmişim. O büyüyü de eşi iyi çözermiş bir kaç kuruşa. Zaten zoraki tutuyorlardı beni kalktım hışımla gelirseniz gelin yoksa ben kendim gidiyorum diye. herkes apar topar takılmak zorunda kaldılar peşime. Bir taraftan kızıyorlar, bir taraftan böyle yapacaksan ne diye geldin diyorlar. Bende laf biter mi?
Neyse lafımı bağlıyorum :))
Biz kalktıktan on dakika sonra polis basmış evi ve kim var kim yok herkesi götürmüşler. Ertesi gün fal baktıramadıkları için tekrar giden mahalle ahalisi bi taraftan dualar ediyorlar, bir taraftan anlatıyorlardı gülerek. Hepsinin eşi bu konularda anlayışlı değildi çünkü. :))
O günü tekrar yaşantın bana canım.
Sevgilerimle...
Arkasından, bir şeyler daha söyledi. Hepsi de bana sorduğu sorulardan, kafasında oluşturduğu hayallerin ürünüydü. Beni tanımıyordu. Bir iki tutturduğu şey dışında, hiç alakası olmayan şeyler söyledi. Sinirlerim bozulmuştu. En çok da kendime kızmıştım. Mantıksız bir şeyin üzerine düşmem, mantıksızlıktan başka bir şey değildi.
Sen, sen ol kardeş,fala falan inanma...Falcılar,madem böyle etkilive güçlü yorum yaparak gelecekten haber veriyorlar:Şu ülkemizin zavallı halinden ne zaman kurtulacağının da haberini verseler bari...
Tebrikler...
Selam ve saygılarımla ...