Maalesef oğulları askerlik çağına gelmiş her anne babayı alıyor bir düşünce, ya doğuya düşerse diye. Allah batıda da, doğuda da askerlik yapan askerlerimize yardım etsin, kaza bela vermesin, sağ salim evlerine dönmeyi nasip etsin.

Bir akrabamızın çocuğu vardı. On beş yıl kadar önce idi, bahriyeli olarak Gölcük de askerliğini yapıyordu. Hatırlarım ailesi ne kadar sevinmişti bahriyeli oldu diye. Fakat bir kaza sonucu rahmetli oldu. Onunla aynı tertip dayımın oğlu yedeksubay olarak tıpkı ortanca oğlunuz gibi Güneydoğuda bir çok çatışmaya girdiği halde burnu bile kanamadan terhis oldu. Mukadderat.

Benim asıl canımı sıkan burada bile “torpil” dene iğrenç olayın ısrarla hala devam etmesi. Sistem mi dersiniz, ortam mı dersiniz ne derseniz deyin o kadar çürümüş ve kokuşmuş ki bu gibi durumlar vaka-i adiyeden sayılıp normal görülmekte. Şu Cumhuriyet tarihinde ne insanların (işadamı, gazeteci, bürokrat, hangi partiden olursa olsun fark etmez milletvekili, bakan, asker vs) biricik çocukları, torunları, biraderleri ve "hamili kart yakınımdır" kartvizitlerine sahip olan 1.derce, 2.derece, 3.derece, 4.derece...........97.derece yakınları öyle yerlerde askerlik yap(ma)dılar ki aklınız şaşar.
Hiçbir şeye yanmıyor da insan, keriz yerine konulmak can sıkıyor.

Hatırlarmısınız bir zamanlar Arjantin- İngiltere arasındaki Falkland savaşına, Kraliçenin küçük kuzusu Prens Andrew bizzat savaş pilotu olarak iştirak etmişti. Hatta oradaki yalakaların "aman efem prensimizi Notingam Forest orduevine alalım isterseniz" torpillerine ilk tepkiyi Kraliçe koymuştu sanırım, "elleşmeyin benim kınalı kuzuma, Allah'ın dediği olur" diye.

Evet, orası İngiltere, burası Türkiye.

Konu biraz dağıldı, rahmet dilemekten başka yapacağımız bir şey yok galiba, şimdilik

Saygılar, selamlar

Hep dileğimiz "Artık şehit haberlerinin olmaması" Handan hanım...Keşke...Ama bu gidişle daha çok duyacak gibiyiz...Paranız varsa, bastırır parayı bedelli askerlik yaparsınız, yoksa... Ya Türk Bayrağı'na sarılı naaşınız gelir evinize, şansınız varsa kendiniz dönersiniz...

Sevgilerimle...

"Kurtuluş savaşında, yedi düvelle baş etmiş bir milletin torunlarıyız biz, kalleşçe oyunlarla beraberliğimizi bozmaya gücünüz yetmez, hala göğsü vatan aşkıyla çarpıyor bizim çocuklarımızın." Demişsin ya ablacığım. O zaman savaştığımız düşman belliydi. Oysa şimdi resmen kardeş kardeşi öldürüyor.
Yanan yürekler hepimizin.
Acı tüm Türkiyenin. Her ne kadar buna sevinenler olsada....
Duyarlı yüreğine sağlık.

Sevgilerimle...

Allah’ım acı haber ulaştırma,

Allah bütün mehmetcikleri korusun hic bir annenin babanin yüregine ates düsmesin insallah.

yüregine saglik sevgili handan
sevgilerimle

Askerliğimi jandarma olarak yapmıştım.Akdeniz'in güzel kentlerinden birinde.Alay'da idim.Ve bir albay tayin olmuştu alay'ımıza.Ve o günlerde güneydoğu'da bir astsubay şehit düşmüştü.Şehidin babaocağı bizim sınırımızda idi.Ve acı haberi vermek yeni gelen Albay'a düşmüştü.Albay'ın ilk sözü '' ben nasıl söylerim oğullarının şehit olduğunu'' oldu.

O söz hiç çıkmıyor aklımdan.Lanet okuyorum teröre.Lanet okuyorum askerlikten kaçanlara.Lanet okuyorum torpille batıda askerlik yapanlara.Güneydoğu'da o dinsiz imansız vatan haini teröristlerle çatışan vatan evlatlarının suçu günahı neydi.

Dünya savaşı bile bir kaç yıl sürüp bitti.Ama ülkemizdeki terör hala bitmedi.Bitirelemedi bi türlü.Toplamda binden fazla şehit,kolunu bacağını kaybeden gaziler.Üzülsem de neye yarar,faydam olmuyor.

Allah razı olsun Handan hanım.Duyarlı olmak lazım.Buraya hep aşk,sevgi yazmakta var,bir de böyle önemli hassas konuları.Tebrikler.

Henüz yaşı yirmi ya da otuz
Ne farkeder şehidim yine aynı şehit
Geride kalan gözü yaşlı bir ana
Ya da bir eş ve kundakta bir bebe

Sözün bittiği yerdeyiz artık
Giden gitmiş canlar yanmış
Oysa bu kaçıncı can giden
Bu kaçıncı can ayrılan bedenden
Lanet olsun
Şehidime ise canım feda...

İnşaat sektöründe çalışanın; işimizin kıt kanaat olduğu hasebiyle günümün çoğunu bilgisayar karşısında geçirmekteyim. Haber kanallarına da üyeliğim olduğundan yeni taze haberler sayfama damlar.
Yazınızdaki Şahadet şerbetini içen diğer MEHMET'ÇİKLER gibi bu dört Mehmetimizede arzuladığı sona varmış oldular, onların gittikleri yer(ler)âlimlerin kanlarıyla eşdeğer olduğundan gönüllerimiz biraz ferahlıyor, ancak bu taraftan tüm ümitlerini yavrularına bağlayan nice civan analar kim demiş ağlamaz BABALAR (HEMDE ÖYLE AĞLAR Kİ BABALAR GİBİ)Allah(c.c) onlara sabır versin yüreklerini serinletsin.
Ülkemize huzur versin bölmek isteyenleri ıslah etsin yoksa KAHHAR İSMİYLE KAHRI PERİŞAN EYLESİN..
Sizin duyarlı yüreğiniz hiç bir zaman evlat acısı duymasın..Allah cümlesinin evlatlarını analarına babalarına bağışlasın..

hANDAN ABLACIĞIM, YAZINI ÇOK GÜZELDİ. KIZIYORUZ, AĞLIYORUZ, LANET EDİYORUZ. SONUÇ YİNE AYNI MAALESEF. BİTMİYOR, BİTMİYOR. ÖNCELİKLE SİVRİSİNEKLERİ YOK ETMEK İÇİN BATAKLIK KURUTULUR. SONRA MÜCADELEYE BAŞLANIR. ÇÜNKÜ SİVRİSİNEK BATAKLIĞI SEVER. ORADA GİZLENİR, ÇOĞALIR. ALLAH, YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN DEMEKTEN BAŞKACA DA BİR ŞEY GELMİYOR ELİMİZDEN. TEBRİK EDİYORUM ABLACIĞIM. SEVGİLER VE SAYGILARIMLA

ÜLKÜ DENEN NAZLI GELİN ERDEN ŞAN İSTER
BÜYÜK DEVLET KURMAK İÇİN BÜYÜK KAN İSTER.

Ancak bu kan kardeş kanı olmamalı,bu kan verdiğimiz vergilerle beslenen doğu ve güneydoğulu yoksul insanların kandırılmış çocuklarının döktüğü MEHMETÇİK kanı olmamalı,
bu kan mayınlarla kalleşçe avlanan vatan evlâtlarının kanı olmamalı.
Ne isterler anlamıyorum.Hangi haktan hangi özgürlükten söz ederler vatanın bağına hançer saplayanlar. Kürt kökenli bir insan,Türkmen kökenli bir insanla aynı haklara sahip ve Kürtler Türklerden daha özgür yaşıyor bu ülkede. Bu soyut bir iddia değil,bir gerçektir. Örnek mi,işte size örnek, TC.kurulduktan sonra Atatürkten sonra Türkmen kökenli tek cumhurbaşkanı yoktur ülkede. Ben avukatım,Türk bir avukat olarak gidip Şırnak'da,Hakkari'de,Siirt'te ve doğu ve güneydoğunun her hangi bir yerinde avukatlık yapamam. Ama Memleketin her il ve ilçesinde avukatlık yapan binlrce kürt kökenli insanımız var,bu yalnız avukatlıkla sınırlı değil,diğer meslek gruplarını da sayabilirsiniz.
Şimdi hetkes düşünsün,bu ülkede kim daha özgür.
Şunu hiç kimse unutmasın ki, Biz ipeğe sarılmış birer çelik yumruğuz,o ipekten sıyrılırsak hadini bilmeyene haddini bildiririz ama öncelikle bu ülke adam gibi adamlar ve öz evlâtları tarafından yönetilmeli....

Güzel dilek ve güzel yazı. Kutlarım.

Lakin meyve hamken acıdır.
Barış meyvesi henüz olgunlaşmamış. Ama yakındır inşallah.

Tebrikler ve selamlar.

ah canım hüzünle okudum yazını duymamışım açmadım bu gün dinlemedim hiç bir şey
ah diyorum ah ne diyebilimki yandı yürekler yine rabbim ne zamana kadar bu acılar
saygı ve sevgimle

yüreğim yandı handan hanım

bu ülke öz evlatlarınca yönetilmedikçe daha çok şehit veecek ülkemiz...

Allahtan rahmet diliyorum şehitlerimize, nur içinde yatsınlar.

Bu millet katillerden ve yönetimden hesap sormazsa, halk ve vatan tamamen elden gidecek

bunu herkes beynine iyice kazımalı...

duyarlı yüreğinize selam olsun kardeşim

eyvallah Handan hanım...

duyarlı yüreğinizi kutlarım...

Rabbim bu güzel ülkemizi ve bu aziz Milletimizi hak yolda muzaffer eylesin inş...

saygı ve dualarımla....