Günbegün Notlarım 59/AÇGÖZLÜLÜK
.............................................
Biz insanoğulları ve insankızları açgözlüyüz...
Doymak nedir bilmeyiz. Bilmeyiz kanaat etmeyi. Bilmeyiz şükretmeyi. Bilmeyiz azla yetinmeyi. Bilmeyiz elimizdekini yanımızdakiyle yahut yardıma muhtaç biriyle paylaşmak...
Mal toplamak, para kazanmak, yüksek mevkilere gelmek, istediğimiz şeye o an, ya da anında sahip olmak... Böylesi heveslerimiz, böylesi hamlelerimiz, böylesi uğraşlarımız, böylesi hareketlerimiz çok...
Doyumsuzluk peşinde koşmalarımız eksilmiyor. İnsan olarak, dilediğimizi kapma arzusundayız hep...
Güya canımızın istediğini yerine getirirsek, mutlu olacakmışız. Güya her teşebbüste başarılı olursak, keyfimize diyecek söz kalmayacakmışız. Güya toprak , ev elde edersek dünya bize kalacakmış...
Gel de gülme bu duruma insanın. Gel de insana inan. Gel de insanla yolculuk et. Gel de insanda yaşamayı gör. Gel de insanı takdir et...
İnsanlık, her olumsuz nesneye layık olsa da, açgözlülük sıfatını yüklememeli omuzlarına diye düşünüyorum...
Zira açgözlülük, sonu iflah olmaz boyutları bağrında taşıyor. Zira açgözlülük adamı insani vasıflarından uzaklaştırıyor. Zira açgözlülük, negatifliklere zemin aşılıyor, zira açgözlülük kişiyi hidayetten ve kemaldan ediyor...
......................................
Mehmet Selim ÇİÇEK
29 NİSAN,,,
Kerboran
YORUMLAR
İnsanlar istekelriyle doğarlar...Onlarla büyür istekleri...Ama onlarla ölmezler...Bir yerlerde baki kalır hiç değilse kırıntıları...Örneğin evlatları yürütür bayrağını bazen, dünyanın bir yerine kazıdığı kısa şiirleri...Açgözlülük...kötü..Ama tokgözlü olmak da zor zanaat...Ölmüşlerin mirası istekler, kendi arzularımıza eklenince, zor, kardeş zor...
Sevgilerimle....