- 1309 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
ŞEHİTLİK (ermenilerin marifeti)
Yıl 1988, yer Erzurum.
Edebiyat ve kültür erbabı arkadaşlarla MİNA adlı kültür ve sanat dergisini çıkarmaya karar verdik. Bütün aşamalardan geçmiş, artık yazı, şiir ve desen topluyoruz. Ben ülkemizin değerli ustalarından halk ozanı Aşık Yaşar Reyhani ile mülakat yapmaya karar verdim. İletişim kuruldu, teklif arz edildi ve "kabul" cevabı geldi. Reyhani ustanın evinde yapmış olduğumuz mülakattan sonra şehre doğru giden caddede sohbet ederek yürümeye başladık. Bir süre sonra Reyhani usta durdu ve bana iki tepenin arasında stadyum oturakları gibi düzenlenmiş yeri göstererek;
- Burasının ne olduğunu biliyor musun? dedi. Ben de;
- Hayır dedim. Usta önce bir iç çekti ve sonra başladı anlatmaya:
- Burası şehitlik Kadir bey.... (ben etrafa bakarak şehitlik arıyorum ve usta da arayışımın farkında) Bak, şu tepenin ve diğer tepenin yamacındaki betondan yapılma stad gibi yapı var ya..? İşte onları yaptılar şehitlik oldu ve buraları yeşillendirip gittiler ama artık gördüğün gibi yaptıklarından bir eser kalmamış.
- Peki Reyhani amca ne şehitliğiymiş bu?
- Ruslar Erzurum’u işgal edende, onlardan yüz bulan şımarık Ermeni soysuzları gecenin birinde ev ev dolaşıyor ve diyorlar ki; "şu tepenin orada yardım dağıtılıyor. evde kaç kişi varsa herkes oraya gidecek ve birer birer görülecek ki yardım alsınlar yoksa gelmeyene veya getirilmeyene yardım verilmeyecek" diyorlar. Hastasından yaşlısına, çocuğundan kadınına kim varsa denilen yere gidiyorlar. Bu arada gitmekte geciken bir çocuk koşa koşa söylenen yere giderken bazı sesler duyuyor ve merak edip sesin geldiği yere doğru yöneliyor. Bir de ne görsün... Yardım diye gönderilen insanlar ermeni soysuzlar tarafından bıçaklarla ve kılıçlarla boğazlanmak suretiyle öldürülmektedirler. Ses duyulmasın diye biçaktan ve kılıçtan geçirilmektedirler. Bunu gören çocuk bir ok gibi fırlayıp mahalleye; "gitmeyiiiiinnnn..! Yardım dağıtmıyorlar, oraya gidenleri kesiyorlar, gitmeyiiiiiiinnnnnn..!" diye bağırarak giriyor. Bunun üzerine mahalleli çığlıklarla, bağrışarak geri dönmeye başlıyorlar. Oyunun bozulduğunu gören, Türk’ün kanına ve canına susamış ermeni köpekleri mahalleyi terkedip inlerine geri çekiliyorlar. İşte bu gördüğün iki tepenin zirveleri arasında o kadar ceset yığılmış ki, iki tepenin arası dümdüz hale gelmişti. Şu gördüğün küçük dere günlerce, aylarca kızıl kan akmış.
İşte gördüğün gibi burası bir şehitlik ama ne yazık ki şehitlikle hiç alakası yok.
Reyhani ustanın anlattıklarını ömrüm boyunca unutursam Türk değilim..!
Ermeni o gün bugün hiç durmadı. Hala Türk’le uğraşmaktadır. Bizimkilerin ne yaptığını bilen veya gören varsa beri gelsin.
YORUMLAR
Yazılacak şey varda, artık masallaştı bunlar... Ermeni katilleri o kadar insanımızı katlettide değişen ne oldu şimdi...
iuanda kaçak olarak ülkemizde 500 binin üzerinde kaçak ermeni var diyorlar, aslında hergün gizlice yerleitiriliyor ülkemizde sağdan soldan toparlanarak ve özel şehirler inşaa ediliyor. Buralara kim yerleitirilecek sizce?
Zaman gelecek ve tarih tekekkür edecek yeniden ve ediyorda. Lakin müslümanım diyenler hala boş işlerle kendilerini avutmakta, kandırmaktalar...
Bilmiyorum son nereye gidecek?
Kutlarım benimde yakinen tanıdığım ve çok gıtlaklama çay içtiğim aşık reyhani üstadı hatırlattın... Mekanı cennet olsun ozanımızın..
sağolasın gardaş
saygı ve selam ile...