Güzel bir anlatım okurken sınıfım aklıma geldi arkadaşa Atatürk samsuna hangi gemiyle çıktı dendiydi titanik deyince kırılmıştık gülmekten onu hatırladım ALKIŞ İLE KUTLARIM OKULDA BENDE VARDIM OKURKEN ŞİİRİ SANKİ

öğretmenlerin benim hayaıtmda yerleri çok çok bşakadır...

güne düşen yazı ve yazarını kutluyyorum.

sevgimle saygımla....

GÜZELDİ......Bİ AN BENDE DAĞLARIN KAHVERENGİ OLUŞUNDAN ŞÜPHE DUYMUŞTUMMMMMMM......AMA GÜZEL SONLANDIRMIŞSINIZ....TEBRİKLER

Bir öğretmen olarak üzüntüyle esefle okudum.
Öğretmen dediğin hükmeden değil öğrencisiyle iletişim kurmasını bilen onun seviyesine inebilen kişidir.
Paylaşım için teşekkürler.
Sade ve duru bir dille anlatım güzeldi.
Sevgiler.

hakeden bir kalem..... hakeden bir yazı.....kutlarım...

Güzel bir anı paylaşımdı. Ricam şu güzel yazılarınızı uzun tutun da, biz de zevkle okumanın tadına iyice varalım.

Tebrik ederim.

merdivenlerin ahşap tırabzanına tutunurken buldum kendimi.. güzel paylaşıma saygılar..

Hayata dair ne kadar güzel bir yazı...Yürekten kutladım.Selam,saygı...

Günün yazısına ve değerli yazarına tebrikler.

Tekrar tebrik ediyorum çok güzel bir yazıydı. Kutluyorum. Sevgilerimle...

Sıcak,içten ve natürel...Yazılar öyle oluncada değerini buluyor zaten. Siz çok güzel şiirler yazdığırız gibi düz yazılarınızda güzel. Kutluyorum sizi... Selam ve saygıyla...

Güzel bir anı ile güne düşen yazıyı ve yazarını yürekten kutluyorum...
Sevgilerimle

Emine Abla, içimden senin seçileceğini geçirmiştim. Tebrik ediyorum canı gönülden. Sevgilerimle

keyifli bir yazı okudum kaleminizden
kutluyorum emine hanım.
yerini hak eden kalemi
yürekten kutluyorum.
her dem saygımla.

Güne gelen yazının yazarı Emine Hanımı kutlarım...
Sevgilerimle...

Sevgili Emine, her birimizi geçmişe götüren yazın hak ettiği yeri bulmuş. Çok sevindim...Tebrikler arkadaşım. Sevgiler yüreğine.

Yazımı okuyan yorumlayan bütün arkadaşlara çok teşekkür ederim. Sevgilerimle...

Çok güzel bir anlatımdı beğenimi ifade etmeden geçip gitmek istemedim .Saygılarımla...

Eskiler derler ya "adam olacak çocuk ultra prima bezinden belli olur" diye. Küçükken valide hanım çok çekmiş benden, bir yerden elime kalem geçse nereyi görsem çala kalem karalarmışım. Kadın artık illahlah demişti benden, yediğim dayaklar cabası.Dah sonraları ilk okulda ve ortaokulda bu karalamaların yerini belirgin şekiller almıştı. İlkokul öğrertmenim bendeki bu kabiliyeti sezmiş, "oğlum bırak duvarları, sıraları karalamayı bak bu kağıtlara yapacaksın tamam mı, a benim akılsız oğlum" diyerek habire motive ederdi. Canım öğretmenim benim.

Sonrasında Lise yılları. Ama hep hissederdim, “olacak oğlum olacak, o kabiliyet var sende” derdim kendi kendime. Bir keresinde lisedeyken “kompozisyondan” yazılı olmuştuk hiç unutmam. Bütün sınıf “1”(bir) almıştı da koca sınıfta yalnız ben evet yalnız ben “1,25” almıştım, o da cevabı değil "soruyu" doğru yazdığım içinmiş meğer. Öldüyse Allah rahmet etsin, yaşıyorsa kulakları çınlasın, sevgili edebiyat öğretmenimiz “Nebi Ceylan” hocam” notları okuduğunda “oğlum İsmet sakın ha, sakın şımarma” derken latife mi yapıyordu yoksa ciddi miydi hala kafamı kurcalar durur ya, neyse.

Yazınızı okuyunca gene geçmişe döndürdünüz beni Emine Hanım tebrikler

Saygılar, selamlar

güzel bir anlatımdı kutlarım sevgiler....

OKUL YILLARINA AİT GÜZEL BİR ANIYDI...
TEBRİKLER EMİNE HANIM...

PUANIM ON.SELAMLAR.

İki soru arasında hiç bir benzerlik kuramadım. Ama anı anıdır değil mi? Hayatın içinden ve konuşma diliyle bir anlatımın var. Bu da okuru yormuyor, güzel konular eklenince de keyif veriyor. 10 puan bence...Sevgiler...

eMİNE Hanım,sizin yazılarınızı severek okuyorum,inanki...

Bazen soruyu yanlış anlama olur.Benim de heyecandan öyle dalgınlıklarım olmuştu okul yıllarında...
Sevgilerimle...

:))) emine kardeşim tebessüm ettirdin sabahıma, varolasın

hani öğretmende ... ortaokul son sınıfta sizin tarifinize tıpa tıp benzeyen bir öğretmenimiz vardı. mini eteküin en kısasını giyerdi... ve tabi oldukçada haşindi erkek öğrencilerin hafiften dikiz etmelerine :)))

öğretmen mi, manken mi ?

erkek arkadaşlar fazal göz banyosu yapamadan :))) gitti de, bizlerde onun girdiği derslere normal tenpomuzla devam ettik :)))

emimine kardeşimden yine enfes anı-hikaye okuduk... hikaye kitabın ilk çıktığında kitabını izalatmak için ilk sırada ben olacağım :)))


Yürekten kutlarım emine kardeşim

selam ve saygılar öbek öbek uzaklardan, hemide özden :)))

Tabii ki daha iyi olurdu. İnsanlar zaten anlaşamadıkları için bu tür sorunlar çıkıyor ortaya. yine güzel bir yazıydı Sevgili arkadaşım. Okumaktan büyük keyf aldım. Tebrik ve sevgilerimle

Dağların rengi sorusu ile
Dağların denize nasıldır sorusunu benzer yanları yok denecek kadar az.
Baktım herkes öğretmene yüklenmiş....Tabi o şimdi aramızda yokya vurun abalıya....
Size bir sır vereyimmi yazar açıklamamış ama o öğretmen ablamız aramızda sitede şiir yazıyor bu yazıyı okuması içinde onu ikaz ettim..

Sahi haritalarda dağların rengi nasıldır..

.................saygılarımla

yine çok güzeldi kutlarım sizi
her daim saygımdasınız

Vallahi, erkek olsaydınız, öğretmenin mini eteği aklınızı almış derdim ama yine de dikkat dağınıklığı bence...
Güzel bir anıydı..

4. sınıfta öğretmenin ilk üç ay sonrası benden bıkmıştı ve her zıplayarak parmak kaldırdığımda:
"- Otur yerine, parmakta kaldırma zırdeli!" der olmuştu.
Ama yine de kaldırırdım.
Benim bu inadıma o da inat etti ve hiç tahtaya kaldırmadı.
Birgün bir problem çıktı 10 kuruşa abone olduğumuz dergiden.
Tahtaya yazdı. Çünkü çok arkadaş, dergiye abone değildi.
Bir süre sonra kimin çözmek istediğini sordu. Baktım, kimse parmak kaldırmıyor. Ben de kaldırmadım. Yavaş yavaş bizim KARINCA kümesine geldi. Sarı yapraklı matematik defterimdeki çözüme gözucuyla bakıp, sınıfa yine sordu kimin çözecğini.
Yine parmak yok.
Bunun üzerine:
"- Kalk zırdeli," deyip, kulağımdan tutup, tahtaya itti.
O günlere götürdünüz. Teşekkürler.

Saygı öncelikli sevgiler.

EMİNE KARDEŞ,ÇALIŞKAN BİR ÖĞRENCİ OLDUĞUNUZ BELLİ.İNŞALLAH OKUYUP DA ÖĞRETMEN OLMUŞSUNUZDUR...

SADE VE DURU;TATLI BİR ANI.YİNE O GÜZEL ANILARINDAN BEKLERİZ.

SELAM VE SAYGILAR EFENDİM...

Emine Hanım,Unutulmaz anlardan bir demet sunmuşsunuz...

Tebriler...puanım aynı:on

Elbisenin çiçekleriyle, aynı renkte rugan, oldukça yüksek topuklu ayakkabı, küçük bir gülü andıran sarı küpesiyle uyum içindeydi. Yeni öğretmenimiz, düzgün fiziğiyle, podyuma çıkmış mankenlere benziyordu adeta. Tahtaya yazdığı yazıyı, bitirdikten sonra:

dışı öğretmen içi değilmiş......soru sormasını bilmeyen..... öğrencisi ile iletiişim kuramayan.....dışı sof.....içi koflardanmış.....aynı sınıfın içindeydik....yazınla hepimiz geçmiş yıllara döndük...saygılar..... puanım yakışandır

Çok anlamlı idi.
Yüreğine saglık
Çok derin bir yaraya parmak basmışsın.Buda bir nevi bilgiçlik hastalığı.
Yani anlamadan dinlemeden asıp kesmek.
Bütün mesele bu.
Soruyu anlamadığını, anlaması gerekirdi öğretmenin. En azından düşünme yeteneği olsaydı.
Bu çocuk neden kahverengi dedi diye biraz mantık yürütmeliydi.
İşte hayatımızın temelini oluşturacak ne büyük yıkımlar.
Canı sağolsun öğretmenimizin.
Kimbilir ne gibi sorunlarla okulda boy gösteriyordu.
İyiki paylaştın Emine.
Yüreğine saglık
Çok saygılar

Yanlış anladığını anlasaydı, öğretmen hanım...Sonra anladı mı acaba?

Güzel ve keyifli bir anıydı. Anlatım sürükleyici, her zamanki gibi...

Sevgilerimle...

Sonraki yıllar nasıl geçti acaba sevgili öğretmen hanımın? Merakım budur şimdi...

Sizi tebrik ediyorum hem o günkü cesartinizden, hem de burada ki sade ama güçlü ifadelerinizden...

Sevgilerimi gönderiyorum dost yüreğinize...

ilahi emine kardeş... Dağlar kahverengi. Denizler mavi.... Ama insan gibi insan olmayanlar BUKELEMUN..Bırakın dağlar kahverengi, denizler mavi olsun.. Adamlar adam gibi adam olsun.. Çok güzel bi değinmeydi. Tebrikler..

Okul anıları unutulmaz hiç bir zaman bu da çok özel ve güzeldi.. Tebrikler. Sevgilerimle....