- 713 Okunma
- 6 Yorum
- 0 Beğeni
KÖKTEN BAĞLIYIZ AMA KİMLERE
İkisi de bize kökten gelen bir bağla bağlanmıştır. Her ikisinin de değerini kaybetmeden anlayamayız nedense... İyi günde de kötü günde de içiçeyizdir her zaman.
O kadar alışırsınız ki varlıklarına, hani "ağzının içine bakmak" deyimi vardır ya. Onun gibi. Ne söylese bal damlıyor gibi gelir, sanki konuşsa şakıyan kuş sesini duyuyor gibi olursunuz. Hatta ağzından çıkacak tek söz sizin için bakarsınız "emrin olur"a dönüşür. Yani size ağzınızın içi kadar yakındırlar.
Peki kaybedince ne olur? Yeri kimse tarafından doldurulmaz bir boşluk olur. Yerine yenisi gelene kadar yeri sizde sızı yaratır. Gelen de zaten o boşluğu emaneten doldurmuş olur. Diğerinin ışıltısı hiç bir zaman yakalanamaz. Bazen ikisi de sinirlerinizi zorlarlar.
Kimi zaman her ikisine de çok değer vermiş olsanız da iç ve dış faktörlerin etkisiyle yıpranmalar meydana gelir. Yıprandıkları zaman da ne yapsanız eski haline almazlar veya zor alırlar.
Bahsettiğim kimler biliyor musunuz? Bizim için vazgeçilmez iki şey "Dost" ve diğeri "Diş".
Ben çok benzerlik buluyorum ikisi arasında. Her ikisinin can yakışı farklı oluyor. Birisi "diş ağrısı" şeklinde dayanılmaz bir ağrı yapar, diğeri ise "dost kazığı" olarak başınızı ağrıtır. Her ikisi de verdiği sıkıntıdan dolayı gece uyutmaz.
Dişlerimize çok iyi bakmalıyız ve kaybetmemek için her gün düzenli aralıklarla fırçalamalıyız.
Bir tek bu konuda farklı bir şey yazacağım dostlarımızı fırçalamayacağız ama. Sadece onları da gücendirmemek adına sık sık veya durumuza göre aramayı ihmal etmeyeceğiz. Dostluklarımızın ebediyete kadar sürmesini sağlayacağız.
Herkese iyi dostlar ve sağlıklı dişler temenni ediyorum.
Aysel AKSÜMER
YORUMLAR
Harika bir ikileme olmuş. Harika bir bağlantı yapmışsın sevgili arkadaşım. Diş ağrısıı, çeki,lince geçer ama dost kazığı ömür boyu yürekten çıkmaz. Kutluyorum. Sevgilerimle.
Allah ikisini de göstermesin tabii ki :)
Aysel AKSÜMER
Aysel kardeşim,diş ve dost rasındaki ilgiyi yakalamanız çok güzel ,yazınız çok ilginç, okunası.Bugünlerde,yeni bir int.e
bağlandık.Problem yaşıyorum,bazen hiç bağlanamıyorum,bazen de yorumları gönderemiyorum.Geç de olsa şimdi yazıyorum,umarım sorunsuz girer,sevgiler.
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER
Dostum kazık atacağına dişim kırılsa razıyım,dişim kırılacağına dostum fırça atsın razı değilim.İlginç bir yazıydı ama okumama değdi.Bu arada dişlerimi hergün fırçalarım,herkes sorar '' porselen mi '' diye.Amma velakin çok çekerim dişlerimden :) emeğinize sağlık Aysel hanım
Aysel AKSÜMER
İlginç fakat mantıklı bir bağ kurmuşsunuz diş-dost arasında, tebrikler Aysel Hanım. Düşününce benim de aklıma geldi bir kaç madde konu ile alakalı. Gerçi hepsi müspet değil ama gerçek payı var sanırım.
1-Dişinizi kaybetmemek için fırçalarsınız, dostunuzu fırçalarsanız kaybedebilirsiniz.
2-Dişinize çürüyünce “dolgu” yaptırabilirsiniz, heyhat dostunuz, dostluğunuz çürümüşse artık iflah olmaz kesip atacaksınız.
3-Ağzınızdaki bir dişi bir sebepten dolayı kaybettiğinizde yerine protez bir diş taktırabilirsiniz, lakin çok yakın bir dostunuzu kaybettiğinizde başka birisi onun yerini hiçbir zaman almaz, alamaz.
4-Bazen bir dostunuzla başbaşa kalmak istersiniz, kalabilirsinizde, oysa ağzınızda 31 tane röntgenci diş(dost) kulak misafirinizdir(Bu dediğim ağzında dişleri tamam olanlar için geçerlidir.
5-Dişler “uniseks” bir yapıya sahiptir, oysa dostlarınızın mutlaka bir cinsel kimliği ve tercihi vardır
6-Dişler nankör değildir, dostların nankör olanları çıkabilir.
7-Hemfikir olduğumuz ortak noktaları “siniri” alınmış olanlarının makbul sayıldığıdır.
Galiba en doğrusu sizinde dediğiniz gibi “Bizim için vazgeçilmez iki şey” olmalarıdır
Tebrikler , saygılar, selamlar
Aysel AKSÜMER
Bizim için vazgeçilmez iki şey "Dost" ve diğeri "Diş".
Ne kadar güzel yakalamışsınız bağlantıyı...Ve ne kadar haklısınız...
Tebrikler Aysel Hanım...Sevgilerimle