- 562 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Sessiz Çığlıklarıma Mahmum Etme Beni
Seni hayatında bu kadar koşulsuz seven, bekleyen oldu mu hiç? Sırf senin bir tebessümünü görebilmek için aylarca nedensiz bekleyen oldu mu? Ben seni koşulsuz sevdim, bekledim. Tek istediğim senden gözlerinde gözlerimin buluşup gerçek aşkı, sonsuz sevgiyi birlikte "BİZ" olarak büyütüp yaşatmaktı. Senin aradığım şey diye nitelendirdiğin şeyi birlikte oluşturalım dedim. Ama sen hayatının, çevrenin yapaylığı içerisinde yok olup gittin. Buldum seni, sevmiştim yıllar önce, gözlerinde tek bir bakış için yıllarımı vermeye razıyım demiştin. Ne yazık ki sadece demekle kalmışsın. Seni görmeden, seninle tek bir anını geçirmeden seni özlayabilen oldu mu söyle? Ben seni özledim. Şuan telefona elimin gitmemesi için, telefonu olabildiğince uzak tutuyorum kendimden. Biliyorum ki ararsam seni, açarsan adım yazılı olan telefonunu, duyarsam sesini "hayatım" deyiveririm sana. Bu kelimemle tüm sözlerimi yerle yeksan etmiş olurum, yıkılırım. Kendime verdiğim sözlerin arkasında inançla, güçle durmazsam eğer gelişini beklerken buluveririm kendimi. Sen kiminlesin, ne yaparsın bilemem ama; bildiğim bir şey var ki benimle değilsin artık. Aramızdaki yollar, denizler hislerine, sözcüklerine, gülüşüne ket vurur olmuş. Söyle umudum hiç özlemedin mi beni?
Seninle imkansız denilen, görülen gerçek sevgiyi yaşamayı umut etmiştim oysaki. Sen umutlarımda yer alamayacak kadar karanlıkmışsın. Söyle, kendini bile bile neden yaptın bunu bana. Bu kadar yapaydıysa dünya görüşün, sevgi kavramın, inanışların neden benim gerçekliğime el uzattın. Bilmez miydin gerçeklikler yapylıklarla karşılaşınca acı çeker, hisleri yanıp küle dönüşür. Bu kadar bihaber miydin pervanenin muma olan aşkından, Züleyha’nın Yusuf’a olan aşkından. Cahil mi kaldın sevgiye. Yaşamadıysan bile okumadın mı söyle! Yoksa benim gerçek Aslı olup karşımdakini Kerem gibi görmeyeceğimi, sevemeyeceğimi mi sandın? Böyle düşündüysen ilkbahar gözlüm, gerçek sevgiyi kendinden çok uzaklara attın demektir. Seni, bana söylediklerinden kim uzaklaştırdıysa, ne uzaklaştırdıysa ona sımsıkı sarıl o zaman. Belki gerçek pervaneyle mum olur sizin sevginiz. Bende olanlar bende kalacaktır hayatımın her diliminde. Çünkü ben beklediklerimi, özlediklerimi unutmam hiçbir zaman. Belki eski özlemlerimin acısını hissetmem seni maziye verdiğimde ama yine de hatırlarım bana kurduğun güzel cümlelerini. Hatırlarım en mutlu olduğun andaki sesinin titrekliğini. Şimdi sana veda etme zamanı mı geldi sevgili sen söyle. Ya son noktayı sen koy ya da benim koymamı beklemeden geliver tüm bahar çiçeklerini yanında getirerek. Ben koyarsam son noktayı bilirim ki geri dönemem, bilirim ki ağlasa da yüreğimdeki pınarlar yüzüm hep güler, sesimde hep bilinmedik çığlıklar oluşur. Bu yüzden sen koy noktayı.
Yokluğunda sevebilmişken seni var olmaktan niye bu kadar korktun? Yaşayabileceğin güzel günler, anılar seni neden korkutup başka şehirlerde yer aldın? Bu sorularımın cevaplarını bulmak istiyorum gözlerinde. Sen bu kadar güçsüzken sevilmeye nasıl sevebilirim seni. Nasıl beni sevmeni bekleyebilirim söyle! Susuyorsun bak yine bana. beni susturma lütfen. Susarsam, sessizliğimdir en çok canımı acıtan. Susarsam sana, kelimelerim hislerimle bütünleşip ulaşamaz kulaklarına, varlığına. Beni mahkum etme sessiz çığlıklarıma. Sesim kısılır dudaklarımın arasında, çıkmaz olur adın. İki dudak arasında bırakma sevgimi, hasretliğimi, bekleyişimi. Gelişinle şenlendir dudaklarımdaki özlemimi. Ama yok gelmeyeceksin, biliyorum. Ben çoktan sende unutuluşlara sürgün edildim. Zora gelemeyip kolayı seçen baharım. Bilmezsin ki en zor olan bir kişiye bahar olabilmektir. Sen bende bahar coşkularını başlatmışken nedendir bu kışa çevirilişim.
İlkbahar gözlüm senin de gözüne göz değmiş artık. Senin gözlarin artık ilkbaharım değil, zemheri kışımdır. Bakma artık soğuk gözlerinle bana; çünkü içimde yanan ateşler buza kesiliverir. Buza dönerse yüreğimin alevi sen benim için değersiz bir sayı oluverirsin. Bırak ateşim yansın, yansın ki belki yeni bir ateş bulur yeniden birlikte yanıverir. Unutuluşum, yarım kalan sevgim hoşça kal...
YORUMLAR
Çok duygulu, sitemkar bir o kadar da güçlü bir anlatım. Keşke verilen değer, alınanla eşit olsaydı. Ama bazen incitenler olabiliyor işte...Yüreğinize ve kaleminize sağlık. Sevgilerimle...