Dünyanın Işığı
Günün birinde; güneş ışığı, Güneş’e sormuş:
-’Karanlığı nerde bulabilirim?’
Güneş:
-’Karanlığı burada bulamazsın iyisi mi sen şuradaki Dünya gezegenine git, orada aradığını bulursun’ demiş.
Güneş ışığı, dediği yere gitmek için, Dünyaya doğru yol alırken, karanlığı aramaya başlamış.Sonra oradan geçmekte olan bir bilgeye rastlamış ve sormuş:
-’Ben şurdan geliyorum.Karanlığı bu dünyada bulabileceğimi söylediler.Nerede olduğunu biliyormusun?’ demiş.
Bilge:
-Evet.Karanlık şu tepelerdeki ıssız mağaralarda saklı.Orada bulabilirsin.Göz, gözü görmez orası’ demiş.
Güneş ışığı dediği yere doğru gitmiş.Fakat mağaraya girdiğinde, hiç karanlık bir yer bulamamış.Sonra çıkmış, ama kararlıymış bulacağına.
Yolda başka birine rastlar ve ona sorar aynı soruyu;
-’Ben karanlığı arıyorum, mağarada bulacağımı söylediler ama bulamadım onu’ demiş.
Adam;
-’Tabi bulamazsın yanlış yerde arıyorsun.Sen onu balta girmemiş ormanda bulabilirsin.Uzun ve bitişik ağaçlıklardan güneş bile giremez oraya’ demiş.
Işık, dediği yere gitmiş, aramış, taramış,nereye gittiyse yine bulamamış karanlığı.Üzüntü içinde ayrılırken oradan, başka biriyle karşılaşmış.Ve yine aynı soruyu yöneltmiş;
-’Bunca zamandır dolaşıyorum; mağaralarda, ormanın derinliklerine baktım ama karanlığı hala bulmuş değilim.Siz bana yardım edebilirmisiniz?’ demiş.
Adam:
-’Sen, onu okyanusun derinliklerinde araman lazım.Suların altında görebilirsin.’ demiş.
Ve son olarak oraya bakmış.Aramış aramış, yine bir sonuç elde edememiş.Yine aydınlıkmış orası.
Aramaktan yorgun ve bitkin düşen Işık, Güneş’in yanına dönmüş.Güneş Işığı, Güneş’e:
-Dünyaya gittim.İnsanlar beni, mağaralara, balta girmemiş ormanlara, okyanusun dipsiz derinliklerine yönlendirdi.Aramadığım yer kalmadı, ama orada da bir türlü bulamadım.
Güneş:
-Ah Güneş Işığı! Hala farkına varmadın mı?Gittiğin her yerde, etrafı aydınlatan sensin.Çünkü sen Işıksın.Benim enerjimle, aydınlatıyorsun.’ demiş.
Arda KARANFİLOĞLU