- 1947 Okunma
- 19 Yorum
- 0 Beğeni
HAYALLERİMİZ, HAYATIMIZ VE BİZ...
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Gençlik yıllarımızın erken zamanlarında hayaller kurarız, sıkça. Sevgiyi düşleriz. Kimi seveceğiz? Nasıl biri olacak? O bizi ne kadar sevecek? Uzar gider düşlerimiz, aynı çizgi üstünde, zıplaya zıplaya.
Bir dönem fizik görünüş önemlidir, hayali sevgilimizde. Esmer, sarışın, kumral. Nasıl bir işi olacak? Nasıl giyinecek? Evimiz, çocuklarımız…Uzar gider liste. Hayal ya! Ucu, bucağı yok nasılsa. Kurarız kurabildiğimiz kadar.
Lise yıllarına kadar pek bir hovarda geçer zamanlarımız. Cinsiyet, aşk-meşk çok fazla ilgimizi çekmez. Akil baliğ oluncaya kadar, tozunu atarız dünyanın.
Sonra, bir anda, her şey değişmeye başlar. Vücutlarımız değişir önce. Bakışlarımız, duruşumuz farklılaşır hemen ardından. Ve farklı kokular duymaya, duygular hissetmeye başlarız. Kanımız deli gibi akmaya başlar damarlarımızda. Lise yıllarımızın orta ve son dönemleridir. Yasaklar ve bedensel, ruhsal değişimlerimiz arasında sıkışır kalırız.
Kurallar çevirmiştir her yanımızı. Öyle kurallardır ki; “ Erkeklerle konuşma. Yanlarına bile yaklaşma. Elleme, dokunma. ” Hangi şaşkın akıllının koyduğu bilinmez.” Gel beni ez, geç “ derler adeta. Daha çok kışkırtırlar insanı. Hal böyle olunca bizlerde gençliğin dinamik adımları ile ezer geçeriz.
Ezdiğimiz her kuralla, çiğnediğimiz her yasakla büyüdüğümüzü zannederiz. Adam olduk sanırız. Kurduğumuz hayallere yaklaştığımızı düşünürüz, uzaklaştığımızı fark etmeden.
Üniversite yılları başlar. Olamadıysa ev hayatına adım atarız. Neresindeysek hayatın, ona göre yaşamaya devam ederiz.
Günler akıp gider. Biz arkasından bakarız. İnsanlar girer, çıkar hayatımıza. Tecrübe dediğimiz saçmalığı yaşarız, ard arda. Yaralanırız, kanarız, acırız, ağlarız. Törpüleniriz. Yontuluruz. Şekil alma savaşı verirken, öz şeklimizi kaybederiz.
Sonra…
Sonra, asıl perdesi açılır oyunun. Aşık oluruz. Aşık mı oluruz? Olduk mu zannederiz? Orası meçhuldür. Sonra netleşecek bir olaydır.
Ve…
Evleniriz…
İş, ev, sorumluluklar, artan mesuliyetler derken tüm hayallerimizi, beklentilerimizi, ümitlerimizi sarıp sarmalar gizli bir bölmeye kaldırırız. Başlarız koşturmaya. Bir süre, el ele. Bir süre, yan yana. Derken, ayrı yönlere. Parçalanır, dağılır, savrulur gideriz ayrı yollara, başka hayatlara. Harç bitmiş, yapı paydostur.
Sonra…
Sonra bir gün, ne olursa olur ve bir sevgi girer hayatımıza. Özlenen, beklenen. Alt üst olur dünyamız. Yıllar boyu özenle sakladığımız her şey ortalığa dökülür. Sarıp, sarmalayıp sakladığımız bütün duygularımızı yaşamak isteriz bir anda.
Uzun süre aç kalan yüreğimiz, deli bir iştahla saldırır önüne konan bu leziz yemeğe. Öyle çok yer, öyle çok yer ki şişer, balon gibi. Farkına bile varmaz her şeyi nasıl arsızca tüketip bir anda bitirdiğinin. Bir bakar ki tek bir kırıntı bile kalmamış. Yarın ne yiyeceğim? Endişesi kaplar her bir yanını. Yarın olduğundaysa çok geçtir.
Yine açtır yüreğimiz..
Yine yalnızdır ruhumuz…
Hayallerimiz?
Onlar neydi ki?
Düşünür, düşünür bulamayız…
Eser Aslanlı
İzmir.
YORUMLAR
İşlerimin yoğunluğu nedeniyle siteye vakit bulup giremiyorum. Günün yazısını okuyup işime döneyim dedim.
Güzel bir yazı ve liyakatli bir kalemle karşılaştım. Hiç süpriz olmadı. Her yazınız günün yazısı olma kriterlerini zorluyordu.
Bu yazıdaki akıcı uslubu ve konunun hakkı ile ele alınışını beğendim. Doğru mantık yürütme ve samimi hisler. Yürekli paylaşım.
Kutluyorum.
Sevgi ve selamlar.
Eser Akpınar
Her zamanki gibi keyifle okuduğum güzel biryazı. Eser Hanım, iyi ki var sınız....
Eser Akpınar
Hayallerimiz?
Onlar neydi ki?
Düşünür, düşünür bulamayız…
Tebrik ediyorum , içtenliğini ve tıpkı yaşamı andıran akıcılığını...
Saygılarımla...
Eser Akpınar
bir solukta okuduğum sanki kendi yaşam öykümdü ki beni son derece etkiledi. öyle dalmışım ki kendimi öyle kaptırmışım ki nasıl bittiğini bile anlamamıştım oysa... hayat denilen düzeni bozuk yaşantıda böyle değil midir? ya zaten.yüreğinize sağlık.
Eser Akpınar
"Sonra, asıl perdesi açılır oyunun. Aşık oluruz. Aşık mı oluruz? Olduk mu zannederiz? Orası meçhuldür. Sonra netleşecek bir olaydır. " ve evlilikler...İyi veya sonu kötü biten.Herkez ayrı yolda savrulur...Yıllar geçer ve...
"Sonra bir gün, ne olursa olur ve bir sevgi girer hayatımıza. Özlenen, beklenen" Ve bu sevginin de sonu hüsran oluyorsa eğer...Bu da bir zannetme değil midir?Bir kısır döngü...Hayat tekerrürden ibaret sözünü getirdi aklıma...
Şu bir gerçek,gençlik yıllarımızda hayalini ettiğimiz yaşantıyı sanırım hiç birimiz yaşayamadık.Öyle ya da böyle mutsuzluklarımız,acılarımız,üzüntülerimiz olmuştur mutlaka...
Yazınızı ve kaleminizi kutluyorum...Dilediğiniz hayatın gerçekleşmesi dileği ile...Sevgiyle kalın
Eser Akpınar
Teşekkür ederim. Sevgiler.
Çok güzel bir yazıydı Eser Hanım. Bir an hayatım gözümün önüne geldi. Tıpkı dediğiniz gibi yaşam. Günün yazısını ve yazarını kutluyorum. Sevgilerimle
Eser Akpınar
Eser Akpınar
Çok şükür dedim, günün yazısını görünce...Yalan yok, daha önce okuma fırsatım olmadı ve puan da vermedim. Ama verseydim eğer bu 10 olurdu...Tebrik ediyorum başarınızı...Sevgilerimle.
Eser Akpınar
Sevgiler eksik olmasın yüreğinizden.
Yazınızda haytın ta kendisini anlatmışsınız sevgili Eser. Sizin yazılarınızda kendimi buluyorum ve çok seviyorum.
Sevgileri tüketmeyelim derim ben. Sevebildiğimiz kadar sevelim. Sevgisizliğe inat.
Sevgilerimle...
Eser Akpınar
teşekkürlerimle...Saygılar
Eser Akpınar
taklidi mümkün olmayan bir kalem........birikimi .....çok fazla.......paylaşmayı seviyor....derlerya bir solukta diye .....işte bu sayfa.....
Eser Akpınar
Eser Akpınar
''Uzun süre aç kalan yüreğimiz, deli bir iştahla saldırır önüne konan bu leziz yemeğe. Öyle çok yer, öyle çok yer ki şişer, balon gibi. Farkına bile varmaz her şeyi nasıl arsızca tüketip bir anda bitirdiğinin. Bir bakar ki tek bir kırıntı bile kalmamış.''
Aşkın gerçek hâli. Geç bulunup, çabuk kaybedilecek olanı. Zamansız gelen aşkın..... denir ya hani !
Yazar tecrübeli, özenli ve üretken. Çok güzel ve yararlı yazılar sunuyor bize. Teşekkürler.