- 623 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
EY AŞK NEREDESİN ? 55
Doktor Murat’ da duygulanmıştı. Odadan sessizce çıktı. Ana oğul bir süre sarılmış bir halde o şekilde kaldılar. Tarık bu müjdeli haberi, Babasıyla ve Nihal ile paylaşmayı düşündü ve hemen telefona sarıldı.
“ Nihal ! Merhaba canımmmmmmm, nasılsın ? Gelecek misin hastaneye bugün ? “
“ Evet sevgilim, biraz sonra çıkacağım yola. Bir isteğin var mı benden ? “
“ Kendin gel yeter sevgilim. Çok özledim seni. Görüşürüz. “
Yüzünde, kocaman bir gülümseme belirdi. Mutluluğu her halinden belli oluyordu. Sonra da babasının numaralarını tuşladı. Ona müjdeli haberi verdi. Telefonu kapattıktan sonra bir müddet odanın camından Ankara’ yı seyretti.
Bir an önce iyileşmek istiyordu. Biraz daha zaman geçtikten sonra tekrar böbrek nakli için ameliyat masasına yatacaktı. Bunun içinde bir an önce iyileşmesi ve sağlığına kavuşması gerekiyordu.
Bir an Melike’ yi çok özlediğini hissetti. Görmeyeli epey olmuştu. Hastaneden çıkar çıkmaz onu görmeyi çok istiyordu. Onun, minik parmaklarından öpecek, göbeğini açarak dalmak istiyordu. Onun gülüşü, yüzünde oluşan gamzelerini hatırladı.
Nihal’ in odaya girmesiyle düşüncelerinden sıyrıldı. Onun gülen yüzü, huzur veriyordu. Emel Hanımda en çok o özelliğinden etkilenmişti.
“ Hoş geldin kızım. Nasılsın ? “
“ İyiyim Anneciğim, sen nasılsın ? “
“ İyiyim kızım. Neyse bana müsaade. Ben, biraz hava alıp geleceğim çocuklar. Görüşürüz. “
“ Tamam Anneciğim. “
Emel Hanım, özellikle çıkmıştı odadan. Onların yalnız kalmalarını istemişti bu güzel haber için. Hastaneden dışarı çıktı. Bahçedeki banklardan birine oturdu ve yanına oturan bir kadınla sohbete başladı. Ortak konu hastalıklar ve hastalarıydı. Hastanede çoğu insan bu şekilde atıyordu sıkıntılarını. Tanıdık veya tanımadık fark etmiyordu. Önemli olan sıkıntıları paylaşarak rahatlamaktı.
“ Nihal ! Gel sana bir sarılayım sevgilim. Çok sevineceğin bir haberim var. Annemin böbreğimi uymuş bana ! “
“ Gerçekten mi sevgilimmmmmm ! Çok sevindim. Allah’ ım dualarımı kabul ettin en sonunda. Şükürler olsun. “
Tarık’ a sımsıkı sarıldı. O kadar güçlü sıkıyordu ki onu, Tarık bile o minyon vücuttan, bu gücün geldiğine inanamıyordu. Sonra Tarık’ ı öptü. Elinden tuttu ve uzun süre birbirlerini seyrettiler. İkisi de güzel günlerin yakında olduğunu görebiliyorlardı.
İki gün sonra da taburcu edildi Tarık. Yaklaşık bir ay sonrasına gün verilmişti. Böbrek nakli gerçekleştirilecekti. Nihal’ in de izni bitmiş olduğu için hep beraber gideceklerdi. Ailede barış da sağlanmıştı. Anne ile baba, çocukları için aradaki sorunları bir tarafa bırakmışlardı. Sanki iki eski arkadaş gibiydi ilişkileri. Kamil Beyin bir ailesi vardı. Onlarla da ilgilenmesi gerekiyordu. Sadece, tek tedirginliği, bu durumun eşi tarafından nasıl karşılanacağıydı. Endişelenmesi ve kıskanması gereksizdi aslında. Yaşanmış ve bitmişti. Üstelik, onu terk etmekle Emel Hanım, seçimini yapmıştı. O, çocukları ve eşi için elinden geleni yapan fedakar bir babaydı sadece. Emel Hanım ise geçmişte kalan biriydi.
Kamil, sevinçli haberi ve geleceği günü öğrenir öğrenmez, hazırlıklara başlamıştı. Evi, Halime ile tekrar temizlemişler ve Tarık’ ın sevdiği yemekleri de hazırlamışlardı. En sonunda geliyordu. Çok özlemişti onu. Kardeşi gibi seviyor ve onun iyi olmasını istiyordu.
“ Baba, del, del ! “
Nereden öğrendiyse, son günlerde durmadan bu kelimeleri sayıklıyordu Melike. Canan, kızının konuşmaya başlamasına çok seviniyordu. Melike, her geçen gün daha da sevimli olmaya başlamıştı. Hayatının bir anlamı vardı. O Anneydi. En çok olmak istediği şeydi ve Allah’ da nasip etmişti.
Telefonu tuşladı ve beklemeye başladı. Açıldığında,
“ Merhaba Tarık. Ben Canan. Nasılsın ? “
“ Merhaba Canan. İyi sayılırım. Hastaydım. Hastaneden çıktım. Yola çıkıyoruz. Ankara’ daydım. “
“ Hasta mıydın. Geçmiş olsun. Neyin var? Şimdi nasılsın? “
“ Şimdi daha iyiyim. Böbrek yetmezliği. Böbreğimin bir tanesi alındı. Annemin böbreği uyum sağladı. Yakında, nakil yapılacak. Sen nasılsın ? Kızımız nasıl? Çok özledim onu. Gelir gelmez görmek istiyorum onu. “
“ Kızımız iyi. Konuşmaya başladı. Bir iki gündür devamlı, del baba diyor. Onun için aradım seni. Özledi sanırım o da seni. Tekrar geçmiş olsun. Geldiğinde ara, ben getiririm onu sana. “
“ Sağ ol Canan, onu benim için öper misin ? “
“ Tamam Tarık, iyi günler “
Yaşadığı şehri aradan geçen zamandan sonra görmek sevindirmişti. Üstelik dönüşte tek başına değil, sevdiği insanlarla dönmüştü. Yıllardır nefret ettiği Annesine kavuşmuş, tekrar bir aile olamayacak olsalar bile belli sınırlar içinde barış içinde olacaklardı. Her hayırda bir şer, her şerde bir hayır vardır sözünü doğrular nitelikteydi bu durum. Şöyle bir baktı şehre. Her şey bıraktığı gibi görünüyordu.
Eve Annesi, Nihal ve Tarık, birlikte geldiklerinde, masa dört dörtlük hazırlanmıştı. Halime’ de gelmişti. Kamil’ in yüzünde, mutlu bir adamın gülümsemesi yerleşmişti. Tarık’ı görünce daha çok mutlu olmuştu.
DEVAM EDECEK.
YORUMLAR
“ Kızımız iyi. Konuşmaya başladı. Bir iki gündür devamlı, del baba diyor. Onun için aradım seni. Özledi sanırım o da seni. Tekrar geçmiş olsun. Geldiğinde ara, ben getiririm onu sana. “
Yine güzel bir bölüm olmuş. Sevvgili Nermin. Her şey yoluna girmeye, kötü günler bitmeye başladı.
Sevgilerimle can...
Eve Annesi, Nihal ve Tarık, birlikte geldiklerinde, masa dört dörtlük hazırlanmıştı. Halime’ de gelmişti. Kamil’ in yüzünde, mutlu bir adamın gülümsemesi yerleşmişti. Tarık’ı görünce daha çok mutlu olmuştu.
Final harika olmuş...Bütün dostlar bir arada...Sıra Kamil ile Halime'ye geldi...Onlarda birlikte olsunlar artık...
Tarık bir ay dinlenecek bakalım...Kutlarım...
Devamını takipteyim...Selam ve saygılar...