BALYOZCU BİZİ NASIL GÖRÜYOR!?.

• 21 Ocak 2010 Perşembe 14:41:10

Çok ilginç.
Oradan bakınca bizi nasıl görüyor?
Şu “Balyoz” u elinde bulunduranların tarafını kastediyorum.
Bize nasıl bakıyorlar?
Ne görüyorlar?
Allah’a inanıyorsak, Din’imize bağlıysak, Namaz kılıyorsak, Kur’an okuyorsak, çocuklarımızı Kur’an kursuna, ya da İmam Hatip’e gönderiyorsak, bazımız başımızı örtüyorsak, siyasi görüşümüz muhafazakarlık, sağcılık, ya da Milli Görüşçülük olarak şekillenmişse, yani yüzde doksanlara varan vatandaşlar gurubuna dahilsek, bu “Balyoz”cular bizi nasıl görüyorlar?
Bizler bunu çoktan beri seziyorduk da, son olarak ortaya çıkan bizleri nasıl imha edeceklerine dair planların deşifre olması ile artık kabul itiraf etmek zorundayız:
Oradan bakınca görünen manzara şu;
Bizler bir güruhuz. Vatandaş bile değiliz. Bizler bu vatanda yaşamaya hakkı bile bulunmayan topluluklarız. Topun ağzında bulunan ve ilk imha edilecek olan güruhuz. Kolayca yönlendirilip hedefe sürülecek avlarız. Bizler köyümüzde, tarlamızda üç kuruşa kanaat edip, yarı aç yarı tok topluluklar olarak yaşasak, belki bize tahammül edebilir balyozcular. Ama biz ne yapıyoruz, ekonominin çarklarına müdahale ediyoruz. Siyasete el atıyoruz. Yaşam şeklimizi, giyimimizi, kuşamımızı şehirlere, okullara, işyerlerine taşıyoruz.
İşte bu olmaz! Buna tahammül edilemez!
Nasıl ki, silah balyozcuların elinde ise, ekonomik güç, siyasi güç, buyurgan güç de onların elinde olmalıdır. Aksi takdirde imha edilmemiz kaçınılmaz olur.
Bu durumda ayışığında, yakamozlu gecelerde, giyilen eldivenli ellere alınan balyozlar ve sarıkızlar çalışmağa başlar. Kafesler, kümesler, mahpesler hazırlanır.
Martlarda, Eylüllerde nasıl yumruklar vurulduysa, aynı usüllerle yeni yumruklar hatta balyozlar vurma planları yapılır. Martlarda Eylüllerde vurulanlar ne ki? Bu sefer kesin sonuçlu balyoz vurulur. Yüzbinlercemizi imha, camilerimizi bombalama, üstümüzden uçaklar uçurularak korkudan altımıza ettirme planları devreye sokulur.
Bizler düşüncesiz, plansız, programsız kara cahilleriz. Hepimiz irticacıyız. Oynanan oyunları nerden bileceğiz?
Partilerimizi kapattılar, gıkımız çıkmadı, okullarımızı kapattılar, ses edemedik, kurslarımızı yok ettiler eyvallah dedik, evlatlarımızı okullardan attılar hiç birşeycik yapmadık. Kanun dediler, bonumuz kıldan ince dedik, anayasa dediler, elpençe divan durduk… O halde camilerimizi bombalayıp bizi sokağa sürseler, önümüze de şalvarlı, sakallı, başörtülü, eli tesbihli, kazma dişli provakatörleri koysalar, tıpkı Müslüm Gündüz, Fadime Şahin, Ali Kalkancı tiplemelerinde olduğu gibi, bizleri istedikleri kıvama getirebiliriler. Bizler düşünemeyen güruhlarız ya, elimize bombaları verip uçak hangarlarına saldırtsalar, hemen gideriz. İşte o zaman vur tırpanı. Yap yapacağını. Bir daha ayağa kalkamayacak şekilde doğra girsin. Sonra Ezan’ı mı değiştireceksin, Kur’an’ı mı ortadan kaldıracaksın, camileri mi yıkacaksın, siyaseti istediğin şekilde dizayn mı edeceksin, kolayca, tereyağından kıl çeker gibi yaparsın.
Al sana tarihi temizlik…
Artık, ekonomi de, siyaset de, imtiyaz da, para da, pul da, yaşam da, yurt da, balyozcunun olacaktır.
Hey balyozcu!..
Aynen öyle görmüyor musun?
Sen insansın, bizler değiliz.
Sen yaşam hakkı kutsal olan varlıksın, bizlerin sinek kadar bile değerimiz yok.
Bu yurt senin, bizler sonradan türemişiz.
Hey balyozcu aynen böyle değil mi? Bize bakınca bunları görmüyor musun?
Bizler yüzde doksanın üzerinde güruhuz. İlk imha edilmesi gereken güruh!
Çünkü bizler uykudayız!...
Ama dikkat et balyozcu! Balyozu bize vuracağına şerefli bir kurumun itibarına vurdun!..

ekremsama