- 633 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
Hepimiz Romanız
HEPİMİZ ROMANIZ
Uygar dünya demografik çeşitliliği, toplumsal farklılıkları zenginlik, zenginlikleri de kendileri için “fazladan bir nimet” görmelidir. İnsanlar bunun etnik, dini, düşünsel ayırımını yapmadan her kesimi -kendi cinsinden olmalarından kaynaklı- saygın addetmeli ve “insan”lık görevi gereği bunun ağır sorumluluğunu hissetmelidir.
Son zamanlarda yaygınlaşan atomize anlayışın Romanlar üzerindeki denemesi üzücü değil kahr edici olduğu kadar insanlıkla imtihanımızın tezahürü olduğu inancındayım. Zira vatandaş vatandaştır demek bile eksik kalacağı için insandırlar hepimiz gibi romanlar. Elbette yaşantıları; örf ve adetleri, kültür ve inançları da kimilerine aykırı olabilmektedir. Bundan daha doğal bir şey olamaz zaten.
Çeşitli bahanelerle Romanların yerlerinden kovulmasına yönelik teşebbüslerin ve sonuç olarak başka yerlere göç ettirilmesinin hukuki hiçbir mesnedinin olamayacağı gibi insanlık namına da izah edilir bir yanının bulunmadığı da muhakkaktır.
Sahiplik duygusunun bencil, tahammülsüz, zorba ve dışlayıcı mantığı hiçbir dönemde insanlık ailesine kazandırdığı bir yönü olmamıştır.
Bizim ülkemizde yaşayan, vatandaş olan, devletin ve halkların esenliğini zedelemeyen unsurların baskı hissi taşımaları insanın insan kardeşiyle imtihanıdır dedik. İnsanlık ailesi çağlardan beri çalkantılı süreçlerle veremediği bu sınavı maalesef 3. bin yıla girerken de hem de AB vatandaşlığını zorlayan bir ülkede görüyor olması tek kelimeyle utanç vericidir.
İnsan sayısı kadar farklı düşünce ve inancın olması ve kabul görmesi gerekirken bizler hala Kürt-Türk, Alevi-Sünni, inanan-inanmayan çatışmalarının ziyanını yaşıyorken bunlar yetmemiş gibi Romanları sorun yapma lüksünü yaşıyoruz.
Bu ülkede vergi verilirken, askere alınırken, eğitim alınır-verilirken, diğer hizmet modellerinden yararlanılırken Roman olanlara farklı bir uygulama söz konusu oluyor mu?
En ilkel kabilelerin bile “ıslah” olduğu bir dünyada bizler hala zenginliklerimizi oldukları gibi bağrımıza basamıyorsak kendimizi; vicdan ve en kaybedilmemesi gereken değerlerimizle ilişkimizi sorgulamalıyız.
Kimse kimseden anlayışından dolayı hesaba çekme hakkını kendisinde göremez. İnsanlık değer üreten, değerlendiren ve beraberinde devredilemez değerli (erdemli) bireyler sayesinde esenlik bulabilir. Yoksa insanlık âlemi kendi niteliklerinden kopup bir daha yüzlerce asır bugünkü seviyeye gelemez.
Tahammülü değil saygıyı hak eden insanlık ailesindeki çeşitliliği sorun yapmak din, vicdan, hukuk ve akılla bağdaşmadığı gibi ortalama akla ve vicdana sahip olanlara da uyan bir durum değildir. Bu toplumda bu kadar olumsuz karakterleri barındıranlarımızın olmamasını temenni ediyorum.
O zaman ortalama akla sahip olanların yaşanan olumsuzluğa dur diyecek söylem ve sözlerinin net ve belirgin bir şekilde ortaya çıkması gerekmektedir.
İnsanımız kararını vermelidir;
İnsanca yaşamak için “insan” olmak yeterli midir değil midir? Bilmediğimiz kriterleri bilme hakkımızın olduğu inancındayım.
Her ne sebeple olur ise olsun hiç kimse daha çok vatandaş, daha çok pozitif ayırımcılığa tabi değildir ve olamaz.
YORUMLAR
Farklılıklar var diye insanlarımızı dışlamak müslümanların harcı değildir.
Her milletin içinden iyi de kötüde çıkabilir.
Uzun yıllar romanların mahellesinde yaşayan bir tanıdığım, hiç bir zarar görmediğini söylemişti.
Değerli Yazar, çok kolay tahriklere kapılıyoruz.
Manisa Selendi'de kavganın başlamasından sonra provakatörlerin devreye girdiği gözlerden kaçmamış.
Olayların başlamasına sebep olan Roman Vatandaşımızın da dosyasının kabarık olduğunu okuyorum.
Yaşananlar çok üzücü. Ümit ediyorum yaralar en güzel şekilde sarılır ve bir daha tekrarlanmaz.
Ya Edirne'de yaşananlar...
Ahmet AY 21
saygılar.
Romanlar hiç bir zaman devlete karşı çıkmamışlardır, çadırları evleri yıkılması dışında. O da siyasi değil insani bir tepki. Göçe zorlanmalrı, mahallelerinin yıkılması haksızlık mı tartışılır. Hiç birinin ev tapusu yok.Çevirdikleri yere benim diyorlar. Sokaklarda racon kesiyorlar. Aykırılar biraz da. Ama devlete değil. Kendileriyle çok barışıklar. Toplumdan soyutlamıyorlar kendilerini bir anlamda. Onlar kendilerini öyle seviyorlar. Bizi ilgilendirmez ...
Kürtlere gelince, ırkçısı da var vatanperveri de...Gizli ırkçılarını da unutmamak gerekir. Kardeşiz deyip, arkadan dolap çevireni...(B u tipler Türklerde de var tabi. Vatan hainleri ne yazık ki her ırktan çıkabiliyor. ) Kimi nasıl tanıyacağını şaşırıyor insan.
Öyle masa başında güzel bir lisan-ı edebiyye ile kardeşlikşiirleri yazmanın anlamı kalmadı artık. Çünkü buna inanan kalmadı ne yazı ki...Kendimizi kandırmamalıyız.
Bir roman olmamıştık. Rahip vuruldu " Hepimiz " hristiyan olduk. Dink vuruldu haydi hop "Hepimiz" ermeni olduk. Ceylan öldü "Hepimiz" Kürt olduk. İyi dolaştık, ben artık Türk olmak istiyorum. Tabi bir sakıncası yoksa ve de ırkçılığa girmiyorsa...
Umarım dilekleriniz gerçek olur da, birileri rahat durmayı öğrenir. Kardeş olduğumuzu bize gösterir. Hep bir taraftan beklenmesin kardeşlik. Allah ülkemin geleceğini hayretsin inşallah...
aynur engindeniz tarafından 1/13/2010 3:23:57 PM zamanında düzenlenmiştir.
Ahmet AY 21
Benim bankalarımı 28 Şubat sürecinde milyarlarca dolar dolandıranlar Roman, Kürt, alevi değildi.
Darbelerle binlerce insanı darağacında sallandıranlar da...
Türk olmanın onuru elbette yaşama hakkınızdır. Ancak bütün Romanların bütün ömürleri boyunca bu ülke insanına verdiği "zarar-hasar" öz be öz bu ülkenin Türk'üm, doğruyum, çalışkanım.. diyenleri tarafından verilmedi.
Hiç bir Türk, Kürt, Roman ve diğer unsurlar toptan kötü olamazlar.
sevgiler...
Ahmet Bey, romanlarla iç içe yaşayan bizler, bu durumu yakinen biliyoruz ve diyoruz ki, romanları, kürtleri, daha bir çok etnik grubu, dini dili, örfü ve adeti ayrı diye dışlamıyoruz. Dışlamayız da... Söylemek ve anlatmak istediğimiz olaylar çok farklı, her kesimde olduğu gibi, bu vatandaşlarımızda da var. Kolay para kazanma hırsı, işte bu hırs, masum bir çok insanın canını yakabiliyor. Yoksa, kimseye bir şey dediğimiz yok. En azından biz bir şey demiyoruz. Zaten bütün roman göçlerini hiç olaysız biz kabul ediyoruz. Güzel bir yazı, akıcı bir üslup. Dilerim toplumumuzun bütün fertleri bu konuya duyarlı olurlar.
Tebrikler...
sevgiler... Emine Uysal /Manisa / Salihli
Ahmet AY 21
Emine UYSAL (EMİNE45)
Ahmet AY 21
Kötü her ırk, din ve gurpta vardır. Toptan kötü olamazlar. Türkiyeyi 28 Şubatta soyu soğana çevirenler Romanlar değldi.
doğada hiçbir şey birbirinin aynısı değildir. bu yüzden evren ahenkli bir dansla sürdürmektedir varlığını. her farklılık bir güzellikle salınır durur. bu farklılıkların tümü, bir ağacın yaprakları gibi rüzgarda özgürce salınırsa meyve verir, üretir.
üretmek için, insanca yaşama hakkının herkese ait olması gerekir. bireyin farklılığı veya bir toplumun veya bir azınlığın farklı oluşu, sorun değil zenginliktir.
insan olmak? bu soruyu iyice düşünmeli.
yoksa hala insansı mıyız?
birbirimize tahammül edemediğimize göre , yanlış bir şeyler var insanlığımızda.
insanca yaşamlar diliyorum hepimize.
saygılar...
Ahmet AY 21
Bu anlayışı yakalayamayan toplumlar ve bireyler hasmane duygular ,için sebe aramaya bilegerek duymazlar.
Çoktan da çok teşekkürler müget'e...