- 1605 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
SARIKAMIŞ'TA OLMAK ZAMANI
Bugün yağmur öylesine güzel yağdı ki ,
Tüm duygularımı altüst etti. Biraz melankolik, biraz romantik, biraz da realist yaklaştım yağmura, yağmurun hatırlattığı bir gerçek vardı ki kapalı yerlerin sıcak ve samimi atmosferini özlemişim.
Bu havalarda ;
daha çok uyumak,
daha çok kitap okumak ,
daha çok yazmak,
daha çok sinemaya gitmek ve
daha çok evde zaman geçirmek isterim.
Yağan yağmurların ve fırtınaların çokluğu kışın artık iyiden iyiye misafirimiz olduğunun da bir kanıtı. Yerlerde sararmış yapraklar, bir oraya bir buraya savrulurken insana yalnız kalması gerektiğini de hissettiriyor.
Yağmurlar bunu onaylıyor.
Yaz bitti, sonbahar gitti, geldi kış .
Şimdi Sarıkamış’ta olmak zamanı.
Benim hüzünlü güzel şehrim. Geçmişi ardımda bırakıp , biriktirdiğim anılarımla geldiğim yosun kokan bu şehirde, hep sendeki merhameti ve lapa lapa yağan kar’ını kışını özledim.
Gönlümüz yaz aylarında Bodrum’da , Çeşme’de , Marmaris’te olmayı ister,
Peki ya kış aylarında nerede olmak istersiniz?
Maddi durumu iyi olanlar Alp dağları, Uludağ, Kartepe, ya da Palandöken diyebilir. Elbette buraları kışın en güzel yaşanacağı yerlerdir.
Bir başka gizli kalmış güzellik var ki, kışın muhteşem yaşanacağı yerlerden biridir Sarıkamış.
Bu mevsim de doğa çevreyi türlü renklere boyar, Sarıkamış’ta beyaz hakimdir,
Kayak sevdalıları , aşağıdaki nefis manzarayı seyrederek kayak yapmanın zevkine varma zamanıdır.
Tarih kokan sokaklarını gezerken gündelik yaşam telaşının içinde bile karda yürümenin zevkine varma zamanıdır.
Memleketim olduğu için söylemiyorum, bu şehre aşık olduğum için de söylemiyorum
Sarıkamış en güzel kış şehirlerinden biridir.Kristal karların üzerinde yürümek, çıkan sesleri melodi gibi dinlemek, yoldan geçen bir tanıdığa içten “merhaba” demek, çam ağaçlarının kokusu eşliğinde neşeyle yürürken ağaçlardan düşen karların burnumuza çarpmasıyla , halen daha gülümsüyor olabilmek.
Güneyde yaşanan kışın alt üst ettiği ,yaralanmış duygularımızın bulutlarını aralamak için, şimdi Sarıkamış’ta olmak zamanı.
Geceden yağan taze karlar üzerinde kayak yapmak, sobanın karşısında ellerini ovuşturarak ısınmaya çalışmak, fırından yeni çıkmış sıcaklığı üzerinde ekmeğin başını ısırarak yemek.Sıcacık tarhana çorbası ile yürümekten yorulan bedenlerimizi tazelemek.
Yazmak, okumak hayatın sayfalarını ağır ağır çevirmek. Kendi kendine kalıp hafif bir müzikle düşünmek ,sakinliğin tadına varırken içinin ürperdiğine aldırmadan camı sonuna kadar açıp, Sarıkamış’ı içine çekmek.
Kış ayı her ne kadar gerçekleri yüzümüze vursa da esasen duygusal bir mevsimdir. İnsanın kabuğuna çekildiği başka bir mevsim var mıdır? Başında şapka, boynun da kaşkol, üzerinde kalın bir kazak , ellerinde eldivenle vücudumuzu ısıtmaya çalışıp, ruhumuzu soğuttuğumuz mevsim’dir kış mevsimi.
************
Zamanın yalnızlaştırdığı şehrim şiirseldir,
Çılgın değil ağır duygusallık yaşar ve romantiktir.
Orada yaşamak, sevmek gibi gönüldendir.
Kış geldi,
Şimdi Sarıkamış’ta olmak zamanı.
Bu sabah denizin üzerine yağan yağmur tanelerini seyrettim, Camı açıp karşı kıyıya baktım, deniz bildiğiniz deniz, rüzgar bildiğiniz rüzgar, ben içime Sarıkamış’ı çektim.
HÜLYA TÜRK
YORUMLAR
82-88 yılları arasında Kars-Erzurum arası epey yolculuk yaptım.
Bu beyaz şehrimizden her geçişimde gözüm karları görmez o kar kaplı dağlarında yatan 90.000 şehidimizi ve onların çektiği acıyı hisseder o soğukta yüreğim yanardı.
Yine ismini duyunca onları hatırladım,yine yüreğim yandı.
Allahım onlara gani gani rahmet eylesin.
Onların yüzü suyu hürmetine vatanımızı hainlerrin şerrinden emin eylesin.
Güzel ve akıcı bir yazıydı.Tebrikler.
SAYGILARIMLA.