- 890 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
MANTIK HATASI.
Son günlerde, bir yanlış yaptığımın farkına vardım. İçimde bir üzüntü duygusu vardı, sürekli. Ve bu üzüntüyü giderecek, eylem beklentisi. Zaman ilerleyip, eylem gerçekleşmedikçe, üzüntüm; önce kırgınlığa sonra da kızgınlığa dönüşüyordu. Kendimle olan konuşmalarımda, iç sesim “ Yanlış yapıyorsun. Kurduğun zincir de hata var “ diyordu. Ama sesi öyle cılızdı ki, duyamıyordum. Ya da duymak işime gelmiyordu. Sonunda, öyle bir bağırdı ki, kendimi metrelerce havaya fırlatılmış gibi hissettim. Ama iyi oldu.
Yaşamımızda, tercihler yaparız. Tercih yapmamız, seçeneklerimiz olduğunun işaretidir. O seçenekler arasında birisini seçeriz ve diğerlerinden vazgeçeriz.
Tercihimiz, bize kazandırdığı kadar, kaybettirir de.
İşte, olayın düğüm noktası bu’dur. Kazandırdıklarını, başarımız olarak görür, kaybettirdikleri için suçlu ararız.
Doğmak, bizim tercihimiz değildir. Anne, babamızı seçmek. Kırsal ya da kentli bir ailenin çocuğu olmak, bizim seçimimiz değildir. Aile olarak, çocuklarımıza, gelecekte ne olabileceklerinin seçeneklerini sunarız. O seçenekler için iyi beslenme, sağlıklı olma ve iyi bir eğitim gibi donanımları, sağlarız. Ne olacaklarının kararı, çocuklarımıza aittir.
“ Ben size hayat ve isim verdim. İsminizin önünü, hayatınızın içini doldurmak, sizin seçiminiz.” Böyle demiştim, çocuklarıma.
Bazı şeyler hakkında yaşamadan fikir yürütmek, senaryolar hazırlamak kolaydır. Ama gerçek, çoğu zaman, düşünülen şekil ile eşleşmez. Eşleşmediği durumlarda da tercihimizin, kaybettirdiğini düşünürüz. Onca kazancına rağmen.
Bir tercih yaptım. Bana göre, yeterli olacak bir süre, on yıl kadar, düşündüm ve kararımı verdim. Kaybedeceklerimin farkındaydım. Daha doğrusu, tercihimle, nelerden yoksun kalacağımı, nelerin artık eskisi gibi olmayacağını biliyordum. “ Bilmek “ bana biraz ukalaca geldi. Düzeltiyorum; “ Tahmin ediyordum. “
Tercihimden dolayı, pişman değilim. Ama yoksunluklarımın, beni üzebileceğini, incitebileceğini hiç hesaba katmamıştım. Hatta bu yüzden, etrafımdaki insanlara kızabileceğimi, kırılabileceğimi hiç düşünmemiştim.
İnsan varlıklarının, her zaman, olacağı gibi bir yanılgıya düşüyor.
Kalabalık ve birbirine bağlı bireylerin oluşturduğu aileye sahip olmak, muhteşem bir duygudur. Etrafınızda sevdiklerinizin, dostlarınızın, arkadaşlarınızın olması, çok güzel ve mutlu edicidir. Güven verir. Bir sıkıntınız olduğunda, başınız dara düştüğünde, biri olmazsa diğerinin koşup, geleceğini bilmek. Hoştur.
Sorunların ya da sıkıntıların paylaşılması, insanı yanlış bir düşünceye yönlendiriyormuş: “ Yalnızlığımı da paylaşırlar.” Asaf’ın dediği gibi, yalnızlık paylaşılmıyormuş.
Ben tercihimi yaparken, özel günleri hiç hesaba katmamışım. Hatta, tamamen unutmuşum. Hal böyle olunca da, bu konu ve bana hissettirecekleri hakkında, bir ön hazırlık çalışması yapmamışım.
Anlayacağınız, bu yılbaşı için, biraz gafil avlandım. Duygularıma. Hazırlıksız olduğum için de, mantık hatası yaptım. Yalnızlığımı paylaşmayı düşünemedikleri, akıl edemedikleri için, dostlarıma, arkadaşlarıma, kırıldım, kızdım. Onların da, benim gibi, hazırlıksız olduklarını, düşünemedim.
Bu sabah, kahvemi içerken, Göztepe vapur iskelesindeki yolcu vapurlarına dalmış gitmiştim ki;. dalgınlığımı fırsat bilen, iç sesimin, gürlemesi ile kendime geldim:
“ YANLIŞ YAPIYORSUN !.”
“ Ne? Nerede yanlış yapıyorum? “
“ Neler kazandığını düşünsene? “
“ Düşünüyorum. Ama düşünüyor ve farkında olmam beni rahatlatmıyor. “
“ Bir tek gün için. Sadece bir tek gece için. Değer mi? “
“ Değmez mi? Üstelik Yılbaşı. “
“ Yılbaşı ne demek? Yılın başı. Yani devamında, koskoca bir yıl var. “
“ Yani? “
“ Öf ! Eser. Ne oldu senin, çok övündüğün, mantığına? Yakala, hadi şunu. “
“ Evettttt...Bir geceye karşılık 364 gece.”
“ Çok şükür, sonunda. “
“ Seni seviyorum, demiş miydim, sana ? “
“ Demişsen bile, yine söyle.”
“ Seni seviyorum, iç sesim.”
Eser Aslanlı
izmir
YORUMLAR
“ Evettttt...Bir geceye karşılık 364 gece.”
“ Çok şükür, sonunda. “
“ Seni seviyorum, demiş miydim, sana ? “
“ Demişsen bile, yine söyle.”
“ Seni seviyorum, iç sesim.”
Eser Hanım iç sesinizle ne güzel bir muhasebe olmuş.
Keşki her zaman dinleyebilsek iç sesimizi.
çok güzel bir yazıydı. Tebrik ediyorum... sevgiler...
Son günlerdeki iç sesinize, kulak misairi oldum ,birazcık sitemli buldum...
Mutluluklar,ümitler ,hayaler elbette bir güne sığdırılamaz,her şey bu gün yaşanacak diye bir kuralmı var?
Zamanın ,kime nasıl ,bir süpriz yapacağı hiç belli olmaz.
Yeni yılın size gölnünüzden geçenleri,vermesi dileğimle...
Mutlu ve sağlıklı yıllar sizinle olsun...