- 1142 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
Çatı Arası Sayıklamaları / I
Tüm ışıkları yakıyorum eve girdiğimde, sonra soyunuyorum günün kalabalık duruşlarından arınıyorum. Bir bardak çay içsem geçer günün yorgunluğu saçları örgülü, bak güneş masayı yalayıp gitti.Şimdi müzik dinlesem derinliğinden ve uzanıp bir kitap okusam .
Kitap dedim ama ne zamandır elimdeki kitabı bitiremedim. İki satır okusam kendimi başka yerlerde buluyorum. Havadan, kasvetli sıcakların vermiş olduğu bir Oblomov ruh hali var bende .
Bu aralar yazmayı seviyorum. Şiirlere ara verdim veya bana öyle geliyor.Aslında ne yazdığımı bilmiyorum. İçimdekiler dökülüyor sadece,yazınca rahatlıyorum.Kelimelerle dans etmek ,sevişmek bükmek acaip tuhaf birşey..
Bazen yazarken uyuyup kalıyorum. Aynı yazılarım gibi parça parça bazen kitap elimden yana düşüyor.İçindeki kahramanlar kulağıma fısıldıyor.Burada uzanmış sabahı bekliyorsun nefis bir yağmur yağıyor dışarıda saçları dağınık.Cevap veriyorum onlara sanki ,odamın içinde yağmur gezinsin ağırlaşıp ıslatsınlar kitapları ben okurum.
Okumak yığılmak gibi bende , beynimi dolduruyorum ecişlerle eflatunun peşine takıldım çıkamıyorum n3a boria sancılı suya aldırma.
Hani şimdi odun ateşinde ekmek pişirsem, üstüne güzel tereyağ sürsem bir de yayık ayranı olsa. Eski radyoda sezen çalsa ouvsss pencereden mısır tarlalarına baksam.Patika yoldan geçen havize neneye takılsam. Eski aşkları anlatsa bana, hoş anlatmaz ya utanır .
-İncirleri benim için dalında sakla .
-He kızım mısır pişirdum uğra bana
Gedapppaa aysuuuuu
Bu benim uykum akıl dışı deniz aşırı. Cam gözlü kediler bile uyuyor .Balad söyleyen mistikler gibiyim valla bir kısa uyku,uzun uyanışlar toprak altından karıncalar koşuyor yatağıma,tanrım neyim var delilik denizi akıyor ruhuma.
Çocuklar salıncaklarda mayıs çiçeklerinden habersiz. Bülbül dut yiyene kadar ötüyor bahçede. Evcil hayvanlar barınaklara tıkılmış.
Odun ateşinde pişmiş ekmek ha vay be ne yazmışım.
Hani saçımı kestirsem diyorum.Umursamaz bir bıyığım olsa suyun kaldırma kuvvetine tükürsem sokakta, daha mı mutlu olurum veya şairin dediği gibi bir elde ayna diğerinde cımbız penceremi kapatsam dünyaya, bir televizyon saçmalığı izlesem daldan dala daldan dala bağırsa spiker.Zaman midemi bulandırıyor. Eğilip küpeşteden denize dalmak istiyorum. Anne beni affet.
Penceremden izliyorum insanları, bana roman kahramanları gibi geliyorlar. Sinek olup omuzlarına yapışsam neler öğrenirim.Manyak mıyım ben puslu bir silüet gibi daracık kafesler içinden ne çok merak ederiz didiklemeyi.
Didiklemek dedim. Aşk ayrıntılarda mı gizlidir yoksa özde mi güldüm bu duruma tabi; düşünsene her akşam telefon açan bir adam var,
-Ne pişirdin
-Sümüklü salyangoz
Boğar beni fazla ayrıntılar .
Bütün ışıkları yakıyorum eve girdiğimde. Hayat bazen nar rengi bazen siyah olsa da salıncağımdaki mayısa asılıyorum .Sevdiklerime dua ediyorum. Şükrediyorum her gece yıldızlara bakıp..
Uçarken ne çok düşen kuşlar var …
.
.
Aysu