Hak Ver Kendine
Beklersen, sabır şerbetini tadarsan ve sarılabilirsen acılarına, umudunu yitirmez dileğinden düşürmezsen mutluluğu.. güneşe dokunup mutluluk düşer yüreğine, üşümüş halin kırılır, kırılır buzları kalbinin dönersin bahara.
Kanadı kırık serçelerin feryadı, titreyen sarı yaprakların arkasından kar gelir, açlık gelir, ölüm gelir. Kardelen baş kaldırır ya şaşırtıp papatyaları, hani kıskanır ya papatyalar kar çiçeğinin bu savaşını.. öylesi inat işte ıslak toprakta tohum. Güneşe dokunup tohuma düşer rahmet, döllendirir renkleri, bahara doğum var, bahara serçelerin düğünü.
Köşede ağlayan bir çif sevdalı göze inat gülümseyebilirsen kalp aynanda kendine, önce kendini sevip öğrenebilirsen sevdanın ince çizgisindeki sırrı, o çizgiyi geçmeden sevebilirsen eğer, ağlatmazsın gözlerini kar düşünce avuçlarına. Sahipsiz birkaç türküyü sahiplenip sazının telinde barındırabilirsen, gönlünün sesindeki ahengi yitirmeden sessizce ağıtlarını bitirebilirsen.. bahar yakındır, mutluluk yolda, rahmet taşır sırtında ulaştırır sana, şaşırırsın.
Zahmet edip kaldırırsan bakışlarının önündeki perdeleri, hayata yürürken düzeltebilirsen adımlarındaki o dengesizliği, hani sende başlayıp biteceğine inanabilirsen sevgisizliğin.. sustukça acıyorken dudakların, sandığın kişinin o olmadığını anlayabilirsen ve gözlerindeki o taze öpüşe sarılabilirsen tanıyıp aşkı, belki düşman sandığının aslında dostun olduğunu da anlayabilirsen.. görebilirsen, bakma yeteneğine sahip olabilirsen başka pencerelerden.. bahar en umulmadık zamanında, kışının ortasında, ağıtlarının yarısında, belki başında ve sen kaybettiğini sandığın zamanda / kazanacaksın / yüreğine bir bak, bütün sırlar orada, mutluluk da mutsuzluk da senin sol yanında, bahar yanında.. sahip çık.
Saçmalamak istediğin zaman saçmala, utanma sevinçlerinin huysuz dışa vuruşlarından. Kahkaha atmak istersen at, gülümsemenin bütün yüzünü kaplamasından sanma çirkinleşirsin ve dikkat et, dudakların gülümserken gözlerinle gülümsemenin emrine itaat et..
Acılar kadar mutluluk da ağlatabilir insanı, belki de sen hiç mutluluk için ağlamamışsındır, o kadar sel olup sarmamıştır boğmamıştır belki seni, sen mutluluğunu sele çevir, boğul.
Şimdi içinde çağlayanlar vardır, sesini içine gömdüğün, duyulmasını istemediğin feryatların gibi. Neden tutuyorsun bu yükü içinde, bırak, bırak denizlere dalga dalga gitsin. İzin ver kalbine kanat takıp gitsin.. hak ver kendine sevmek için bahanesiyle sevsin.. bahara ersin..
Nevim Karahan
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.