- 674 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BAŞKALARINI MUTLU EDEBİLME MUTLULUĞU
1987 Ağustosunun son günü Malatya Öğretmenevinin bahçesinde dört arkadaş hem çayımızı yudumluyoruz, hem de öğrenci kayıtlarından ve güncel sorunlardan söz ediyoruz. Hasan adlı arkadaş yeni kiraladığı evin sorunlarıyla birlikte diğer özel sorunlarından da söz etti. Arkadaşlardan biri şöyle dedi:
“Hasan böyledir işte. Başkasının işi olsaydı hemen koşardı. Hemen de yapardı. Kendi işine gelince sürüncemede bırakıyor.”
O anda, “Aynı benim gibi” diye düşündüm.
Özveri...
Çeşitli yazım yanlışlarına yol açacak “fedakârlık” sözcüğünün yerine kullanılıyor “özveri”. Sözlük anlamı şöyle: “Bir şey uğrunda değerli bir şeyinden vazgeçiş…” Yani, “kendi özünden vermek”, “kendinden vermek” anlamlarını taşıyor.
Aslında “insan” denince “özveri” akla gelmeli. Diğer canlılarda olmayan bu bilinçli yardımlaşma duygusu, insanlık, kardeşlik kavramlarıyla daha başka bir anlam kazanıyor. Kişi tek başına var olamayacağına göre, başkalarıyla elbette ki yardımlaşmalıdır. İnsan, insana insanca davranmadıktan sonra dünya üzerinde birlikte yaşamanın ne anlamı olabilir ki?
Bazı insanlar bu özellikleriyle beğeni topladıkları gibi, bazı insanlar da bu özellikleri nedeniyle zarar görebilmekteler. Başkalarını mutlu edebilme mutluluğunu insan özveri yoluyla tadabilmektedir. Bu mutluluktan daha güzel bir mutluluk olamaz.
Başkalarını mutlu gör, gel de mutlu olma!
Süleyman ÖZEROL: Malatya Yorum Gazetesi, 13 Kasım 1993
15:46 | Yorum ekle | Sabit Bağlantı | Bloga al | İNCE DÜŞÜNCELER
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.