- 602 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KARALAMA YAZILARIM...
Karalama yazılarım
. .. ..bu sabahın ilk ışıkları ve sokaklar çok yalnız..şehir derin uykusunda ..aklıma düşünce zaman kavramı kaçıyor..gündüz mü gece mi bilmiyorum yaşadığım anı..ve nisan yağmurlarını bekleyeceğim senin de beni bekleyeceğini bilerek ... ..yüzünün ağlıyor hali içime hüzünler yayıyor .. herkesin ışığı kendine ve ışıkların en güzelini bulur insan gözyaşlarında ve hayatı değişir anlam kazanır aklını toplar ruhu aydınlanır yönünü bulur ...kim bilir..? ..Rabb’inden ona bir emanettir aldığı ışıklar emanetine iyi bakmalı ...seni gördüğüm günlerin birinde böyleydin uzun zaman geçmedi bende bu hal .. ..ne güzeldi tebessümlerin ne güzeldi ...bir tebessümün bin derde şifa gibi gelirdi ruhumun derinliklerinden çıkmazdı izleri .. ...bu yılın nisan yağmurları da geçti ve sensiz hiç mutluluk vermedi .. umutsuzluk hiç beklenmedik zamanlarda insanı yakalıyor ....rüyalar her zaman gerçek olmaz bazısının hiç çıkmasını istemeyiz bazısı da geçmişteki izleridir gördüklerimizin .. ..dalgaların eli var gibiydi sımsıkı tutup girdabıyla meçhul halkalar içinde yuvarlaya yuvarlaya dolanıyorum düşlerimde .. ...bir ömür yaşıyoruz dile kolay az buz değil neticede boyumuz kadar bir mezara sığacak kadar bir hücreye bırakılıyoruz yapayalnız ....ne mutlu dünyada iyilikler ve güzel ahlak bırakarak ayrılanlara onlar hiç yalnız kalmayacaklar ... ..daha dikkatlice baktım sana dün ellerin gerçekten senin bakımın mı ? yoksa yaratılıştan mı ? veya en doğrusu haramlardan kaçınan o güzel ahlaki şuurundan mı ?..ah biz modern çağın zavallı kurbanları estetik kozmetik sanayi köleleri neleri feda edip dururuz hiç durmadan hayatımızla oynayarak....oysa Allah’ın nuru kadar üflediği ruh kadar hiç bir ışık sürekli değildir.....hayatın yokuşlarında tıkanıp kalmamalıyım ruhuma üfürülen sevginin gücüyle yeniden yeniden yol almalıyım .. ..her yol hayatın çekirdeğine götürür insanı ister çocuk ister genç ister yaşlı olsun insan hayat nefeslerimizi açan temiz havadır almasını bilirse ademoğlu ....ve o dokunulmamış beden ruh temizliğine nasıl derin saygı sevgiler yaşatmam ki.. ..kabuslu bir uykunun içinden geliyorum avuçlarımda sımsıkı tutarak sıcak çay bardağımı .. ..şafak sökmemiş ve bu metropol kentin en ürkütücü sokaklarındayım yarı ışık yanan evlerden yükselen sesler acı öfke nefret doluydu en acıklısı da sokak lambaları kaldırımlara düşen gözyaşlarını gösteriyor .. ..insan umutları kendi eli ve iradesi ile yaptıklarından dolayı cam ve buz kırıkları arasında kesile kesile tükenmezse ancak sürdürebilir umutlarını veya asla Allah’dan umut kesilmez yeter ki kalbinde hardal tanesi kadar iman ola.. ..ne güzel o an ne güzel biliyor musun veya ne hüzün dolu ne kadar acı veriyor bana beni farketmediğin yerden sana bakmak ya sevinçli gülen yüzüne ya da ağlamaklı gözlerine kızaran mahzun haline ... ..her geçen gün daha çok yaşanmaz yaptığımız bir dünyayı nasıl süsleyeceğimizi bilemiyoruz.. ..KEŞKE HER ŞEY İLK GÜN GİBİ OLSA hiç solmasa rengi ..fakat bu ancak hayatın tabiatına aykırı bu realist düşüşünce değil bu dünyanın kodları ne ise yaşanılacak da o dur ..bu istediğimiz ancak bie başka hayat ebedi hayat için geçerlidir karanlığın gecenin üzüntünün mutsuzlukların olmayacağı .. ..unutulmak değildir belki..öyle bir derin yaradır ki sevgi kapanması hiç mümkün değil unutulması da..unutulan da sevgi değildir....insanı göklere çeken yıldızlarla dost ve mutlu yapan bulut bahçelerinde gezdiren o sevgiyi düşünüyorum ...sevgini ....hepimizin çevresinde bizi inciten ve yakınmalara neden olan insan yüzleri vardır ve ne çok ağırdır eğer paylaşacak biri yoksa yanınızda.. ..aydan gelen ışığın içinde yuvarlanmak kim bilir ne güzel olur.. ..hiç yağmamazlık etmedi bu yağmur ..ve nisan yağmurları hiç aldatmadı aynı güzellik ve renklilik içinde devam ediyor .. ..şafak sökmemiş ve bu metropol kentin en ürkütücü sokaklarındayım yarı ışık yanan evlerden yükselen sesler acı öfke nefret doluydu en acıklısı da sokak lambaları kaldırımlara düşen gözyaşlarını gösteriyor .. ..şehirlerin iki yüzü var sanırım gece gündüz gibi net bazı mutluluk ve sevgi aşılar bazı acı karanlık ve keder sırtlar ... ..onu her görüşüm bin acı içinde kalmış bir yüzün ifadesi altındaydı ...onu çok az gülerken gördüm veya tebessüm ediyordu işte bu anların birinde sevdim ben de onu .. ..hayali bile güzel gün batarken rengarenk ışıklar arasında boğazda usul usul tüm yıpranmışlık ve dert kamburlarından uzak demlenerek yüzmek .. ...sıcakların tavan yaptığı yaz günlerinden biri bugün ve sıkıntılı yüzlerin çokluğu çöküyor sokaklara...ve istanbul boğazın mavi suyu sayesinde serinliyor ... ..güzel bir gezi ve yürüyüş olmuştu keşke şehrin cazibesi aldatmasa bizleri toprak su dere tepe bağ bahçe kır güzellikleri ile iç içe olabilsek .... ..içimdeki çocuk içimizdeki çocuk başımıza başlarımıza işler açıp dursa da neticede masumcadırlar...değil mi ?.. demek ki bir çok proplemin çözümü sevgi...bağlarını ve kördüğümlerini sevgiyle örenlerin dilini sevgiden anlayanlar bilir ....yaşayan ölülerden olmak ne hazin ve insan için tam bir bitkisel olay kalbi gözleri mühürlü ....ağlamanı istememiştim her okuduğunda seni ağlıyor bilmek bana her zaman hüzün verecektir.. ..hüznün ardından o parıltılı gözyaşlarını nasıl saklamam....hiç bir maddi imkan ve ikramın yoksa tebessüm etmek de mi ? zor...evet ne çok uzaklaştık güven ve sevgi göstergesi tebessümlerimizden en doğrusu insani özelliklerimizi kullanmayalı giderek yok oluyoruz ... ..o gün bir rastlantıydı ya da takdiri ilahi bizi şehrin ortasında buluşturdu ayrıldığımızda çocuklaştığımız hallerimize sen de güldün mü ? sonra ....gökyüzü ne kadar merakımı çekiyor son zamanlarda ..yoksa rüyalarında beni gören her geçen gün sayısı artan dostlarımın beni uhrevi sonsuz bir yolculuğa çıkacakmışım gibi tedirginlikleri doğru mu ?.. ...durakta minibüs beklemek veya yürümek zorunda kaldığımız yerlerde bir ürpertinin içinize düştüğünü hissettiniz mi ? işte böyle bir geceydi ... ...mezarları ziyaret ediniz...zira ölümü ve ahıreti hatırlatır...buyurmaktadır efendimiz....övünmek ve kibirlenmek için değil.. ..kaç bilinmeyenli denklem olmalı gök ve sonu olan sonsuzluğu ürpertiyordur görenlerin .. ..gökyüzü hiç durmaz tükenmez bir hareketliliğin sistematik ve üstün akılcı bir tutarlılığın güzelliği içinde bir emrin altında ne güzel sonsuz boşluk .. ..düşüncelerinin sırlarını yazmak isteyen çıkar mı ? herkesin herşeyin bir sırrı olmalı..ve sırların şifreleri kalp gözü ile görülür...hissedilir...farkedilir..Allah’ın izni ile insan kendi kurtuluşunu bulur.....bütün sokaklar hayatın merkezine çıkar .. ...acılar ve kederler için değil mutluluk ve sevgiler için ağlasın gözlerimiz...ve Allah’ın takdirinde ne varsa ona rıza göstererek .. ..ay ışığının o sonsuz parlaklığı ve gizemli aydınlığı senin o ruh güzelliğine ne çok benziyor her zaman dokunulmamış o mavi derin sular gibi... ..bugün yağmur var istanbul’da veya yağışlara hazırlanıyor serin ve kül renkli bulutlar sarmış dört bir yanı .. ..şehirde hiç rastlamadığım ve o çok merak ettiğim elma kekik ıhlamur tarçın kokularına uğradım kırların yeşil bayırların sık ağaçlı koruların bana verdiği yaşama hızını ve huzurunu hiç unutmayacağım güzel bir gündü .. ..yıllarca sabır ve ümitle bekledim bu nasıl bir vedaydı ki hiç elimden tutmadın hiç dönüp bakmadın ölümden beter olarak .. ..çok zor çözülmesi ...çok zor bir düğüm düşüncelerimin sırrı....siyahın en ’ leri varmıy mış ? ..demek en siyah renk nasıl olmalı ki bir insanın günü bu denli umutsuz..ne ilginç değil mi ? insan ve ona renk veren ruh ...yerinde hiç duramayan hiperaktif afacan çocuk gibi ya da ateşi sık sık değişen ateşli hasta gibi.....boğaz ve gün batımları insanı hiç yanıltmadı her zaman güzeldi .. ..beylerbeyi sahili yine denizden gelen rüzgar en alımlı en siyah mavi en diriltici güzelliklerle esiyordu .. ..bahar sabahlarını sevinçle yaşamak güne iyi güzel bakmak yeniliyor insanı yeniden doğuyor gibisiniz artık .. ..sıkı sıkıya bağlı hatıraları nasıl saklayacağımızı bilemeyiz ve bizimle her gece sarılıp kalırlar ve ömrümüzün sonunda toprak olmak üzere bizimle .. ..gün aydınlanıyor bütün renkler kapıda şehri bir baştan bir başa boyamak için sabırsızlanıyor ... ...dün hafta sonuydu ve boğaza yakın bir yerde serin mavi rüzgarları ile tanıştık şehrin ve martıların neşeli coşkulu hallerinin gölgeleri düşüyordu suya .. ..yağmur sonrası yağmur kokulu saçlarını taramak ve onları örmek benim olmalı ve en güzel bir hatırayı yok etmemeliyim .. ..her gün veda eder gibi yaşıyor gönlüm .. ...ölümü ölmeyi unutarak yaşamak en tehlikeli en yanlış yaşam biçimi ..felaketler karşısında hiç savunmasız ve hazırlıksızlıktır...bir mü’min bu yanlışlığı yaşamaz.. Susuyorum artık derin derin... Ve sessizce soluyorum bir hazan yaprağı gibi... Oysa ne kadar çok hasretim konuşmaya, anlatmaya anlaşılmaya... oysa ne çok istiyorum, tüm bedenimden söküp almanı yalnızlığımı, hicranımı bir tılsımla...
Mustafa kaya
İstanbul / 19.05.2009
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.