- 1690 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
ESKİ BAYRAMLARA DAİR
Hafızamdan hiç silinmez o eski bayramlar. Yetmiş yaşını doldurmuş bir ihtiyarın çetin mazisinden dolayı derinden ah çektiği gibi ben de çekiyorum işte, o ah’ı. Efkârın ta derinliklerini elleyebiliyorum.
İşte bugün bayram… Yaklaşık 34. defadır yaşıyorum bayramı ve 4. bayramdır hissediyorum bu garip duyguları.
Arefe akşamları bayramın bana verdiği sevincin alametleri; gecenin geç saatlerine kadar uyuyamamak ve nihayetinde elbiselerimle yatmaktı. Ve iple çektiğim o sabah olunca; mutluluğun doğurduğu; başın değil, kalp gözünün görüp idrak edebildiği bir renk cümbüşü…
İşte bugün bayram; ve geçmişten hiçbir iz yok. Ne bayramın getirdiği o sevinç ve ölmeyecek sandığımız lahzalar, nede o renkler… Renk körü mü olduk ne?! Yoksa katarakt mı?! Ne yeşili ne sarıyı ne kırmızıyı nede maviyi; hiç birini göremiyorum artık. Her şey siyah-gri…
İşte bugün bayram; istemeden doğruldum yatağımdan ve çekinerek biraz da tiksinerek baktım sokakların o buruşuk, hüzünlü yüzüne. Dokunsam ağlayacaklarmış gibi. Çocuk patilerine hasret kalmış taşlar, burkulmuş yürekler, çatılmış kaşlar… İçimden biri ağıt yakmaya başlar: “ Neşemi de aldın gittin ey zaman! Ne bir şeker ne kahve ah, aman…”
Havayı titretsem manalar yere yığılacaklarmış gibi. Neşeler ise maziden sökülemeyecek kadar kuvvetli yapışmışlar ve uzaktalar.
İşte böyle; bugün bayram; Üzüntüyle belirtmek isterim ki; bu bayram işte böyle bir bayram…
MEHMET DURAK
25/10/2007 --- DİYARBAKIR
YORUMLAR
Bayram lar yine aynı bayram aslında ama
onlara lezzet veren ibrahimler yok,İsmailler yok....
Hacerler yok....belkide hakiki manada insan yok demek daha doğru olacak....
var olanlarda bir torba kumun içinden ayıklanmayı bekliyorlar...
iş çakılı kumdan ayırmakta....
selam ve duamla....