- 1013 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
KÜÇÜK DEV ADAM
Bitlis’in Ahlat ilçesinde doğdu.Daha çocuk yaşlarda Enver Paşa’ya mal gibi hediye edildi. Bir köle gibi. Yetmiş santim boyundaydı. Tuhaf kıyafetler giydirdiler ona. Soytarı yaptılar. Kadınları eğlendirdi, çocukları güldürdü. Osmanlı Birinci Dünya Savaşını kaybedince,Enver Paşa apar topar ülkeden kaçtı. Kaçmadan önce biraz da onlara soytarılık yapsın diye, Vahdettin’in kızı Ulviye sultan’ın sarayına verdi küçük adamı...Ulviye Sultan’ın eşi İsmail Hakkı Bey, güzel bir insandı. Küçük adamı korudu, kolladı, alay ettirmedi kimseye. Hatta zaman zaman tavla arkadaşı oldu onun. Gün geldi, Milli mücadele başladı. Yurtseverler akın akın Anadolu’ya gidiyordu. Padişahın damadı İsmail Hakkı Bey de onlardan biriydi. Kuvayi Milliye’ye katılmak için gizlice hazırlıklar yapıyordu. Bu nedenle mecburen, Anadolu’ya geçme niyetini eşi Ulviye sultan’dan bile saklıyordu.Sadece tavla arkadaşı küçük adam’a söyledi gideceğini. Çünkü saraydan çıkarken sadece onunla vedalaşmak istemişti.Pişman oldu...Çünkü, o kocaman yürekli küçük insan, açıkça tehdit etti, ya beni de götürürsün, ya da niyetini sultan’a anlatır, senin gitmeni de engellerim dedi.Hakkı beyin gözleri doldu. Karşısındaki küçük bedende, dağ gibi bir adam duruyordu.Gözyaşları içinde kucaklaştılar. Yiyip içtikleri kuş sütü eksik sofraları, yattıkları kuş tüyü yastıkları bırakıp, sahte kimlikler ve köylü kıyafetleriyle Anadolu yollarına düştüler. Çalı diplerinde, kuytularda sabahladılar. İşgal birliklerine görünmeden Ankara’ya ulaştılar. Onların geleceğini biliyordu Mustafa Kemal...Çağırdı. Gittiler. Hayatının en unutulmaz akşamını yaşadı o akşam küçük adam. Mustafa Kemal’le kadeh tokuşturdu.Sonra? Üç yıl boyunca İsmail Hakkı Bey neredeyse oradaydı. Kah su taşıdı, kah telgraf. elinden gelenin fazlasını yaptı. Çırpındı durdu.Her cephede kelle koltukta yaşadı. İzmir’e ilk giren birliğin hemen arkasındaydı.
Küçük adamın adı, Ali Şamil’di. Ve… Osmanlı’nın zoraki kulu-kölesi Ali Şamil, Cumhuriyet’te eşit yurttaş olmanın onurunu yaşadı. Osmanlı’da “ona gülüyorlar”dı, Cumhuriyet’te o güldü, “Güler” soyadını aldı. 9 Eylül’de girdiği İzmir’den ayrılmak istemedi. Basmane Garı’nda memur oldu.
Ali Şamil, Bitlis’in Ahlat ilçesinde dünyaya gelmişti. Enver Paşa doğudaki birlikleri denetlerken, özgürlüğü elinden alınmış, adeta mal gibi hediye edilmişti. Cumhuriyet ona sadece özgürlüğünü değil, ailesini de geri verdi. Milli mücadeleden sonra, henüz çocuk yaşlardayken ayrıldığı akrabalarını buldu. Evlendi. 1978 yılında hayata gözlerini yumdu. Kozluca mezarlığına gömüldü.Anısı önünde saygıyla eğiliyorum. Işık içinde yatsın.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.