Güne Dair Duygularım ...
Aslında sabah kalktığımda şikayetim sadece uykusuzluğum du.. Şimdi sakın uykusuzluktan şikayetciyim ve neden zamanında yatıp uyumadım diye sorgulamayın, ben yeterince yapıyorum bunu zaten.
Bilindiği gibi her zaman yaşantımız, hayallerimiz isteğimiz doğrultuda gerçekleşmiyor ve buda doğaldır çünkü burası "cennet" değil dünya hayatıdır, buda bizim gibi eksik yaratılmıştır.
Her sey düzgün gibi görünsede gün başladığı gibi devam etmedi, günün akışında illede beklentilerim ve düşüncelerimin dışına çıkan bir takım ufakta olsa aksaklıklar ve onun getirdiği stresler yaşadım.
Aslında mü’minde stress ve öfke olmamalı diye sık sık hatırlasamda, nefis işte, alışılmışlıklardan kurtulmak hayli zor ama işte bir "an"lık gaflet alıp götürüyor nefsi istenmedik boyutlara ve sabır gec kaldığından "bazen" kendini yeterince ispatlayamıyor böylece.
Ama bazen her seyi düzgün yapmak istememe ve yapmama ragmen bazı tersliklerin "illa" beni bulması, neden niçin diye beni derin "tefekkür"e de salmıyor değil ama şu benim olmayan "benlik" varya dürtüyor beni sürekli ve anlıkda olsa teslim oluyorum öfkemme.
Eskiden olsa sabrederdim, susardım, içime atardım ama artık yapamıyorum, yapmıyorum çünkü bende herkes gibi özelim ve ruh sağlığım için gerektiğinde kendimi korumaya almalıyım, aldımda ve yaşadıklarımla büyüdüm, kendime böylece daha güvenir oldum.
Yaşadıklarımın kader olduğunu bildiğim halde, karsımdaki kim olursa olsun, gerekirse masaya vurup hakkımı savunacak bilinçteyim artık, yeterki haklı olayım.
Biliyorum ki yaratılış sebebimiz "kulluğumuz" ve Allah’ın emirlerinden ayrılmamalıyız velhasır gerçek haklı olanı Allah biliyor ama olgunlaşmak adına yeri zamanı gelince susmamalı, hakkını savunmalı insan ama bunu yaparklende basitleşmemeli, çizgiyi aşmamalı.
Bunca kaderin törpisine, yıkımlara rağmen sabrım zirvede oynuyor ve susuyorum çoğu zaman, hiç bir şey olmamış gibi yaşamaya devam ediyorum..
İkizler burcunda doğanlar bilir,,, ikizlerin biri asi diyeri uyumludur, yani değişken yapıdadırlar ve bende böylece duygularımla hep zirvedeyim, anlık kızsamda nefret tanımam çabuk "gülümserim"
İşte ben buyum. :))
Nerden nereye geldim, söze bir başlamaya gör akıp gidiyor duygular, düşünceler süzülür yürek süzgecimden ve parmaklarımın ucundan tuşlara, ordanda büyük bir hızla, bazende naz ile sizlere.
Seneler önce doktorumun bana "akün" bitmiş, şarj olması gerekli dediği gibi, olmalıydı ama nasıl?
Nasıl olacak, elbette İLİM ile , DUA ile.
Bu gününü son gününmüş gibi değerlendir ve dua edin birbirinize ve benide hatırlayın dualarınızda.
Dualarda buluşmak dileğiyle kalın saygım ve sevgimle...
______________
Şahinde Hülya Kahraman / 16.10.2009
YORUMLAR
EVET ERDEMLİ OLMAK İÇİN SUSMAK GEREKİR..ASLINDA SUSUŞ BİR KONUŞMA BİÇİMİDİR...KARŞINDAKİNİN BEKLEDİĞİ TEPKİYİ VERMEYİNCE ONU UMURSAMAYIRCA İNANIN DURUM SİZİN LEHİNİZE İŞLİYOR...::=)))))...AMA BAZEN SIKI SIKIYA GARDINIZI DA ALMANIZ GEREKEBİLİR ..HERŞEYE HAZIRLIKLI OLMAK GEREKLİ::=)))))........SAYGIM DAİM..
Peygamberimiz bile ne diyor "Kimsenin hakkını yemeyiniz ve de hakkınızı kimseye yedirmeyiniz " ..
O yumruk bir kaç kez masaya indi mi bir daha kimse cesaret edemez hakkımızı ihlal etmeye..
Yapılan haksızlığa susmak hakkımı afiyetle ye demektir bir anlamda..
Yaradan akıl, yumruk, yürek vermişse boşa değil ve gerektiğinde yüreklice inmeli o yumruk masaya..
Hakkını savunanı pek sevmiyor yakınları ama olsun kendimizi sevelim, yaradan bizi sevsin yeter..
sevgilerimle hülya..
"Bu gününü son gününmüş gibi değerlendir ve dua edin birbirinize ve benide hatırlayın dualarınızda.
Dualarda buluşmak dileğiyle kalın saygım ve sevgimle..."
....
çok güzel bir yazi.. anlatim..
en güzel dileklerimle../ dua ile..
sevgi ve saygilarimi gönderiyorum burdan çokca..
dostça..
.......