HARÇLIKLARIMI TOPLADIM
Ayşe kapının açıldığını görünce, elindeki kutuyu hızla yastığının altına koydu. Ama içeri giren annesi, Ayşe’nin yastığının altına bir şey koyduğunu görmüştü:
“Kızım benden bir şey mi saklıyorsun?” diye sordu annesi. “Hiiç!” diyebildi usulca Ayşe. Annesi ısrar edince söylemek zorunda kaldı ve yastığının altından kumbarayı çıkardı. Çok şaşıran annesi “Kızım bu ne?” diye sordu. Annesinin ne kastettiğini çok iyi anlamıştı Ayşe:
“Aç kalmış çocuklar için para topluyorum anne. Televizyonda izledim, aç kalan çocuklar varmış. Eğer yardım etmezsek öleceklermiş” diye cevap verdi.
“Peki kumbarayı neden benden sakladın?”
“Okul harçlıklarımı burada topluyorum. Belki bana izin vermezsin diye korktum.”
“Canım kızım benim!” dedi ve kızını bağrına bastı annesi.
Ayşe harçlıklarını toplamış, aç kardeşlerine bir nebze olsun yardım edebilmek için okula aç gidip aç gelmişti.
Bu olay karşısında çok etkilenen Melek Hanım kızına sarılıp uzun süre ağladı. Ve kendisinin de bir şeyler yapması gerektiğine karar verdi.
Akşam Melek Hanım durumu Ekrem Bey’e anlatınca, o da çok etkilendi. Ve ailecek bu yardım kervanına katılmaya karar verdiler.
Ekrem Bey, Melek Hanım ve kızları Ayşe o akşamı “Biz ne yapabiliriz?” toplantısıyla geçirdiler. Ve neticede “Gerçekten yardıma ihtiyacı olanları arayıp bulma ve her ayki maaşlarının bir kısmını bu ihtiyaç sahiplerine verme” kararı aldılar.
YORUMLAR
Bir defasında bir haberde izlemiştim. Birisinin televizyonu arızalanınca tamire götürüyor. Tamirci açınca içinde ekmek kırıntıları görüyor. Sonra anlaşılıyor ki evin küçüğü televizyonun arkasındaki boşluklardan atmış. Televizyonda aç kalan çocukları görmüş ve sunucu da "eğer yardım etmezseniz bunlar ölecek" gibi bir ifade kullanmış. Çocuk çok duygulanmış ve televizyonun arkasından onlara ekmek göndermeye karar vermiş.
Çocuklarda bu his çok daha taze... Yani aslımızda var ama zamanla araya bir şeyler girince daha bir duyarsız olmaya başlıyoruz maalesef...
Teşekkürler paylaşımlarınız için.