- 525 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
İLKELİ BİR CUMHURİYETÇİ
İLKELİ BİR CUMHURİYETÇİ
YEKTA GÜNGÖR ÖZDEN
“Olması gereken yerde olamayan insan”
Dr. Sadık ÖZEN
Birkaç gün önce Antalya Kültür Merkezi’nde Sayın Yekta Güngör Özden’i dinleme fırsatım oldu. Sayın Özden, fakülte yıllarımdan, birçok etkinliğe birlikte katıldığımız devre arkadaşım. Aynı ilkeleri paylaştığımız, aynı uğurda mücadele ettiğimiz değerli bir dostum. Onunla her zaman gururlanırım.
86 yıllık Cumhuriyet tarihimizin 78 yıllık bir parçası o. Cumhuriyet ve Atatürk İlkeleri’nin yaman bir savunucu ve koruyucusu. Ömrü boyunca ilkelerinden hiç taviz vermemiş bir hukuk adamı. İçindeki ulus ve ülke sevgisini sonsuza taşıyacak bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Atatürk’ün izinden hiç ayrılmamış gerçek bir Kemalist.
Anayasa Mahkemesi Başkanlığı gibi çok yüksek bir mevkide bulunmasına rağmen, alçak gönüllüğünü ve içtenliğini hiç kaybetmemiş büyük insan. O’na bugüne kadar hep kendi gözlerimle baktım ve içimde ona karşı hep yüksek duygular taşıdım.
Toplantıdan ayrılırken bana, hazırladığı Atatürk Belgeseli’nde benim adımdan da bahsettiğini söyledi. Acaba neler yazmış diye internette şöyle bir gezimdim. Bu gezinti sırasında duyduğum şaşkınlığı söylemeden geçemeyeceğim. Aman yarabbi, bu değerli insana ne saldırılarda bulunulmuş. Üstelik bir zamanlar kendisinin en yakınında yer almaya ve ona yağ çekmeye çalışan bazı yardakçılar onun hakkında neler yazmışlar, inanılır gibi değil. Doğrusu bu kadar nankörlüğe zor rastlanır.
Ben, Sayın Yekta Güngör Özden’i 57 yıl öncesinden tanıyorum. O, beni 57 yıldır unutmamış vefalı bir dost. Fakülte yıllarındaki arkadaşlığımızdan yıllar sonra, kader bizi ilkelerimize uygun siyasi bir parti kurmaya kadar götürdü. Cumhuriyetçi Demokrasi Partisi’ni kurarken, kurucu olarak onunla birlikte olma onuruna eriştim. Amacımız kendimize çıkar sağlayabilmek değil, inanç ve ilkelerimizle ülkemize hizmet edebilmekti.
Ne yazık ki tabanımızdan destek alamadık. Çünkü siyasetin para ile yapıldığı bir ortamda bizler ancak maddi gücümüzün olanak verdiği ölçülerde küçük katkılarda bulunabildik. Para sağlayacak kaynaklarla işbirliğine girmedik. İlkelerimizden ödün vermeyi düşünmedik. Sonunda siyasetin ne olduğunu görerek ve de dersimizi alarak siyasetin çamuruna batmadan siyasi yaşamımızı noktaladık.
Sayın Özden’ i dinlerken duyduğum mutluluk kadar üzüldüğümü de söylemeliyim. Mutluluğum, onunla olan yakınlığım, üzüntüm ise yaşamı boyunca ülkemize hizmet edebilmek için çırpınan bu değerli insana bu fırsatın verilmemesidir. Bu konuda, şu duygumu açıklamadan içim rahat edemeyecek. Ne yazık ki; her yönüyle mükemmel olan, sahip olduğu ilkeleri, Demokratik Laik Hukuk Devleti yönündeki mücadelesi, cesareti, azmi ve deneyimleriyle ülkemizin geleceğine ışık tutacak ve güvence verecek konumda olan bu değerli insan; hak ettiği, olması gereken yerde bulunamıyor.
Bundan Yekta Güngör Özden adına değil, ülkem adına üzüntü duyuyorum. Çünkü o, aynı ilke ve inançlarıyla yoluna devam ediyor. Kazandığı sevgiyi ve saygınlığı koruyor. Bugüne kadar manevi değerlerine hiç gölge düşürülemedi. Hakkında olumsuz şeyler yazanlar, ülke sevgisinden uzak, Cumhuriyetimizin temel ilkelerini ve Atatürk sevgisini içlerine yeterince sindirememiş hain ruhlu insanlar ve meyveli ağacı taşlamaya çalışıyorlar. Hepsi o kadar.
Sayın Özden’in, varlığından ve dostluğundan gurur duyuyor, kendilerine en derin sevgi ve saygılarımı sunuyor, uzun ömürler diliyorum.
12.09.2009
ww.fikirplatformu.net
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.