- 1104 Okunma
- 7 Yorum
- 0 Beğeni
12 Eylül'ün Yaraları Hala Sarılamadı...
Kenan Evren adı bana Türkiye’nin yaşadığı en büyük utançla eş anlam taşıyor.Sayısız faili meçhul cinayetler 550’den fazla idam-şüpheli ve işkenceden ölüm,sınır dışı olayları vatandaşlıktan çıkarılmalar, basın yasakları,onbinlerce görevden ihraç hele de kitap ve neşriyatların gövde gösterisine dönüştürülen kamyonlar dousu toplatılmaları...
Mantığın almadığı öylesine kötü bir süreç,asker nerdeyse evlerimizin içinde..
-Ağabeylerim Üniversite de.Ailem,komşularımız,tanıdıklarımız hatta bütün ülke pürtelaş herkeste endişe had safhada.Ölüm sessizliği hakimiyet sürüyor dört bir yanda.
-Evler her gün arama ve yakın takip te ama biz aranmıyoruz.Çünkü rahmetli babam önemli bir bürokrat.Mahalleye,saat başı asker geliyor her köşede silahlılar.Çocukların sokakta oynaması bile postalların gölgesinde.Okula gitmek ne çok korkutuyor biz öğrencileri.Hele ki dönüş genelde karanlığa denk geldiğinden daha bir korku.Üstelik çok şeyi idrak edemeyecek kadar cocok sayılırız,hani gençliğe o ilk adımları atmış olsak bile . Neler olup bittiğini de yeterince anlamakta zorlanıyoruz.
-Ne panikler ne dehşet dönem ve şimdi 12 eylülün en suçlu kişisi yıllardır hiç bitmeyen tatil,safahat yaşıyor.Yargılanması için bir çok hukukçuyla görüştük,bazı hukukçular da zaman zaman bu konuya el attılar,maalesef yasada öyle bir madde yok.Türkiye bu utancı kaldıramıyor ve utanç mimarı NÜÜ çizerini yargılayamıyor.Kenan Evren bana en çok ta HİTLER’i andırıyor.
-NEDEN Mİ ? İkisinin de ortak noktaları var.En başta gelen ortak özellikleri,İşkence-adam asmak veya öldürmek ve bundan zevk almak.Dahası ikisi de ressam ama bizimki NÜÜRES.
Yani Marmaris tepelerindeki deniz manzaralı o muhteşem malikanesinin kendisine verdiği haz ve sonsuz ilham ile en müstehcen resimleri çizmekten çekinmeyen bir yaratık.Allahtan ki son bir kaç aydır hasta ve şuuru kısmen kapalı ama ölmesin yooo...bu millete çektirdiği o korkunç acıların,işkencelerin bedelini en azından kısmen de olsa yattığı yerden ödesin.Çok acılar çeksin.Ölüm onun için bulunmaz nimet olsun ...
-Çok kıvransın,yaşama umudu tamamen tükenene değin her gün bin defa ölsün.Çünkü bu millet öyle bin defalar öldü/dirildi ve Evren’in kılı bile kıpırdamadı.
Ve hala çok merak ederim/darağacındaki fidanlar ne suç işlemişlerdi ?
Ve hala çok merak ederim/ Diyarbakır cezaevi onca işkence ile niçin anılr (K.Evren İşkencesi) filistin askısı...
Ve Metrisin duvarlarından niçin kan sızar ? Niçin çoğunluğu suçsuz mahkumların türküleri acı solukludur,onca ceza evi niçin işkence,faili meçhul kokar ? Tarih niçin utanç yazar ?
Ve dağdakilerin çoğu Evren’in işkencecilerinin eseri.12 Eylül’ün amacı dağ yollarını açmak mıydı ?
Oysa ki ihtilalin kelime anlamı:Hatırlatma-Aydınlatmadır...
-12 Eylül’ün amacı 30 yıldır süren bir terör olgusunu ülkeye yerleştirmek miydi ?
Ve niçin yüzbinlerce insan vatandaşlıktan çıkarılmış,işten atılmış,hayatları yıkılmıştır
Ve biz hala niçin sorgulayamıyoruz bu hain komutanı.Komutanla beraber diğer utanç yaptırımcılarını ?
Peki bunca mağduriyetin sorumlularını kim sorgulayacak/kim bize hesap verecek ?
-Biz bu ülkenin milleti değilmiyiz ? Kim bizler için bir adım ileri atacak......?
YORUMLAR
Ve hala çok merak ederim/darağacındaki fidanlar ne suç işlemişlerdi ?
Ve hala çok merak ederim/ Diyarbakır cezaevi onca işkence ile niçin anılr (K.Evren İşkencesi) filistin askısı...
Ve Metrisin duvarlarından niçin kan sızar ? Niçin çoğunluğu suçsuz mahkumların türküleri acı solukludur,onca ceza evi niçin işkence,faili meçhul kokar ? Tarih niçin utanç yazar ?
Bende çok merak ediyorum..Ama bizler gibi yüreğe sahip olanlar hep merak edecek,hiç anlaymayacak...Bizlerin anlaması mümkün değil bu vahşeti.
Duyarlı yüreğinizi kutluyorum...
Sevgilerimle...
mazlumun ahı yerde kalmaz.
bir de C5 vardı... zeki kamanların karargahı olan C5... işkencenin merkezi olan C5... ve onun devamı olam MAMAK... insanların, hayvana reva görülmeyen zulümlere reva görüldüğü MAMAK..! genç yüreklerden Türklüğün ve İslamiyetin parça parça söküldüğü insanlıkdışı yer MAMAK..! milliyetime ve maneviyatıma akla gelmedik her türlü ölümün ve işkencenin reva görüldüğü yer MAMAK..! bunun gibi daha nice yerler, havaalanından alınarak; "sen bu suçları işledin hadi imzala" diyerek zorla suç isnat edilen gençlerimizin kanına giren 12 eylülcülerin kan emme merkezleriydi. o zamandan bu yana Türk demenin aşağılandığı Türkiyemizde bugün gelinen durumuna baktığımızda 12 eylülün ne kadar feci bir darbe olduğunu görüyoruz. darbede elebaşı olan ve onun yardakçılarının bu yüce millete verilecek bir hesapları var ama ne yazık ki yasalar buna engel.
yasalarla kurtulan ucube netekim, ahirette ne yapacak acaba? cehennemde nü çalışmalarına devam eder zahar. karaeylülün tırpanladığı o güzelim vatan evlatlarını rahmetle yad ediyor ve 12 eylül ile 12 eylülcüleri lanetliyorum.
Sevgili şairim bu gün gerçekten çok özel bir gün. 29 yıldır üstümüzde dolaşan karabulutların hesabının sorulmadığını bilediğimiz ve içimizin kan ağladığı bir gün bizim için.
Bu günün neden kara gün ilan edildiğini Ahmet HAKAN'IN bir yazısı ile cevaplamak istiyorum. Onun o yazısını okuduktan sonra ona olan saygım biraz daha arttı. Şöyle diyordu Ahmet HAKAN;
"Benim ailem hacı hoca takımından oluşmuş ve biz de o aile içinde yaşadık. 12 Eylül sabahı geceden bizde kalan y,ne aynı düşüncedeki insanlarla birlik sabah bizim evimizde uyandık. O sabah ailedeki telaşı size anlatamam. Herkes korku içindeydi. Beş katlı bir apartmanda oturuyorduk. Askerler bir anda doluştu apartmana. Herkes dua ediyor kendilerinin tutuklanacağını düşünüyordu. Ama kapımız vuurlmadı. Bir zaman sonra iki kişi askerlerin arasınad çıkartıldı apartmandan. Kimi tutuklamışlar diye sordular babama Babam da" beşinci katta bir sendikanın başkanı vardı onunla,üçüncü kattaki öğretmeni tutuklamışlar. Oh rahatladık demek bize el sürmeyecekler" ded ve herkes nefes aldı. O gün anlamamıştım neden bukadar sevinidklerini ama yılalr sonra anlıyorum." diyordu.
Ama ne yazık ki hala aramızda anlamayanlar var Atiye hanım.
Güne düşen yazınızı kutluyorum. Sevgiler yüreğinize. Suçluların cezasız kalmaması dileği ile
onurumsun tarafından 9/13/2009 2:41:47 PM zamanında düzenlenmiştir.
NEDEN Mİ ? İkisinin de ortak noktaları var.En başta gelen ortak özellikleri,İşkence-adam asmak veya öldürmek ve bundan zevk almak.Dahası ikisi de ressam ama bizimki NÜÜRES.
Yani Marmaris tepelerindeki deniz manzaralı o muhteşem malikanesinin kendisine verdiği haz ve sonsuz ilham ile en müstehcen resimleri çizmekten çekinmeyen bir yaratık.Allahtan ki son bir kaç aydır hasta ve şuuru kısmen kapalı ama ölmesin yooo...bu millete çektirdiği o korkunç acıların,işkencelerin bedelini en azından kısmen de olsa yattığı yerden ödesin.Çok acılar çeksin.Ölüm onun için bulunmaz nimet olsun ...
-Çok kıvransın,yaşama umudu tamamen tükenene değin her gün bin defa ölsün.Çünkü bu millet öyle bin defalar öldü/dirildi ve Evren’in kılı bile kıpırdamadı.
Ve hala çok merak ederim/darağacındaki fidanlar ne suç işlemişlerdi ?
Ve hala çok merak ederim/ Diyarbakır cezaevi onca işkence ile niçin anılr (K.Evren İşkencesi) filistin askısı...
Ve Metrisin duvarlarından niçin kan sızar ? Niçin çoğunluğu suçsuz mahkumların türküleri acı solukludur,onca ceza evi niçin işkence,faili meçhul kokar ? Tarih niçin utanç yazar ?
Ve dağdakilerin çoğu Evren’in işkencecilerinin eseri.12 Eylül’ün amacı dağ yollarını açmak mıydı ?
Oysa ki ihtilalin kelime anlamı:Hatırlatma-Aydınlatmadır...
-12 Eylül’ün amacı 30 yıldır süren bir terör olgusunu ülkeye yerleştirmek miydi ?
Ve niçin yüzbinlerce insan vatandaşlıktan çıkarılmış,işten atılmış,hayatları yıkılmıştır
Ve biz hala niçin sorgulayamıyoruz bu hain komutanı.Komutanla beraber diğer utanç yaptırımcılarını ?
Peki bunca mağduriyetin sorumlularını kim sorgulayacak/kim bize hesap verecek ?
-Biz bu ülkenin milleti değilmiyiz ? Kim bizler için bir adım ileri atacak......?
...........................................
12 eylül utanç yüzleri
hala aramızda dolaşmaktalar.
saygımla.
O yıllar çok korkunç yıllardı.Korkudan binbir emekle harçlıklarımdan biriktirerek aldığım kitapları ağlayarak gizlice yaktığım günleri hatırlıyorum...Sorgusuz sualsiz evlerinden alınan kız ve erkek arkadaşlarımı anımsıyorum...Hepsi de üretken insanlardı...
Zor yıllardı,o yıllar...Bir daha geri gelmesin...
Kutlarım dost...saygılar...
Hanfendi! Duyarlı yazınızı okumaktan yana mutluyum ve sizinle aynı fikirleri paylaşmak gurur veriyor. Ben bu anlattılarınzı yaşamadım ama ama yaşamış gibi öfkelenebiliyorum. Tüm duygularınıza içtenlikle katılırken yazınıza eklemediğiniz Adnan Menderes ve arkadaşları için üzüntüyüde ben ekliyorum. Esenlik dilerim....